• bir parasut modeli. ucaktan cikilirken bir kolon vasitasiyla kendiliginden acilir. acilmazsa ucagin ardindan gidilir. bu esnada paniklenip yedek parasut acilirsa ucak fren yapar.
  • ilk paraşüt eğitimleri t10b paraşütleri ile verilir. bu paraşütler askeri paraşütlerdir. halk dilinde açık hali mantara benzediği için mantar paraşüt adını alır. 4 kolondan oluşur. statik kanca uçak içindeki çelik halata takılarak atlayış yapıldığında paraşütü otomatik olarak açar. statik kanca çantadaki ipekten yapılan can ipine bağlıdır. (can ipinin kopması ile paraşüt açılmaya başlar) can ipi kopmaz ise paraşüt açılmaz ve uçakta asılı kalınır. uçaktaki koordinatör paraşütçü ile göz teması kurar statik kancanın ipini keser ve paraşütçü yedek paraşüt kancasını çekerek yedek paraşütünü açar.

    not: t10b paraşütleri 90 metre yükseklikten atladığınız takdirde bile açılır.
  • ilk atlayışımı dün sabah 06:10 gibi thk antalya şubesi karain havacılık eğitim merkezi sayesinde yaptığım paraşüt.

    geçtiğimiz yıl da aynı eğitimi alıp sınavını, sözlüsünü, taklasını eksiksiz yapmama rağmen hava şartları müsait olmadığı için atlayamamıştım. bu sefer de rüzgar son ana kadar soru işaretleri yaratsa da atlamayı başardık.

    t10b ile atlayış yapacak olanlara baştan söylemeliyim ki yapacağınız atlayış konusunda kurum ve hocalarınız sizden çok paraşüte güvenmektedir. elbette sizin de yapmanız gereken hayati hamleler olabilir fakat hiç paraşüt deneyimi olmayan her insanın aklına gelen ''ya açılmazsa?'' sorusunun bu paraşütteki değeri yok denecek kadar azdır. t10b'nin açılmaması neredeyse imkansızdır. elbette hatalı açılması, gözden kaçan yanık veya yırtıklarının olması, statik kancanın kırılması veya çıkması, statik kolonun kopması gibi durumların yaşanması neredeyse imkansızdır ama yine de bu gibi durumlarda yapmanız gereken şeyler size öğretilir, defalarca tekrarlatılır, sınavda sorulur, sözlüde sorulur.

    dün 15 kişi atlayış yaptık ve kimsede en ufak bir problem olmadı. yalnızca hatalı kapı çıkışları nedeniyle mevlana olan arkadaşlarımız oldu fakat burada da yine paraşüt zamanla kullanıcısının hatasını da telafi edip kendini toparladı.

    bu tip paraşüte kafanıza estiği gibi yön veremez, kumanda edemezsiniz. rüzgara tabidir ve yalnızca kolonlara asılmak vasıtasıyla havada kaymalar yapabilirsiniz. bu da düşeceğiniz yeri belirlemenizde size yardımcı olur. dünkü atlayışımda rüzgarın beni havada sürüklediğini farkedip muhtemel iniş noktamı tahmin edince kolonlara asılarak kendime uygun bir iniş yeri belirledim. bu da bana nispeten rahat bir iniş imkanı sağladı. ayaklarımın yere temasını hisseder hissetmez rüzgarın beni sürüklediği yön olan geriye sola doğru beş nokta taklasını da atıp atlayışı sonlandırdım.

    rüzgarı yerde daha fazla hissettim ve sürüklenmeye başladım, kalkma çalıştığımda iplerden birinin ayağıma takıldığını farkettim. sürüklenirken yapmanız gerekenlerden biri geri takla atıp ayağa kalkmaktır. ben de öyle yapıp kalkmayı denedim ama ayağıma takılan ip buna da müsade etmedi. tekrar yere atlayıp ayağımdaki ipten kurtulmaya çalıştım ve kurtuldum. hemen ayağa kalkıp paraşütün arkasına koştum ve paraşütün üstüne kapaklanarak içindeki havayı boşalttım ve tekrar şişip beni sürüklemesini engelledim. bunu da başaramasaydım artık son çare klipsi çekip atacaktım. bu sayede paraşütün kolonlarından biri boşa çıkacak ve paraşütün içindeki hava dışarı çıkacaktı.

    paraşütü soyunup toplaması, katlaması derken atlayış artık tam anlamıyla sona erdi.

    27 yıllık hayatımda gerek tatmin gerekse mutluluk anlamında gerçekten doyurucu sayısız güzellikte şeyler yaşadım, bazen içine düştüğüm durumdan kurtulmak da dahil olmak üzere geçmişimde sayabileceğim birçok güzel an ve anı var. tüm bunları saydıktan sonra biri bana ''yaşadığın en güzel an nedir?'' diye soracak olsa belki en güzelini belirlemekte zorlanırım ama ilk 3 için t10b atlayışı çok ciddi bir aday olur. özellikle de uçağın kapısından kafayı uzatıp hocanın atla komutuyla atlayışı gerçekleştirdiğim anı bundan sonra kesinlikle unutamam.
hesabın var mı? giriş yap