• d.c. pierre tarafindan yazilmis, 2003 man booker odulu kazanmis muthis bir kitap.

    vernon god little, amerikada, texas da, ilgisiz annesi ile yasayan, zamanini rap muzik dinleyip, video oyunlari oynayarak geciren, yanliz bir cocuktur. birgun vernon'in en yakin ve tek arkadasi okula silahla gelir ve onalti kisiyi oldurdukten sonra kendini de vurur. sucluyacak birini arayan medya ve texas polis departmani, olaylardan vernon' i sorumlu tutar.

    fakat, vernon kendi kucuk dunyasi icinde yasamina rahatca hic bir sikinti cekmeden devam etmektedir, vernon kendi kendine sole dusunmektedir:"neden filmler hep mutlu sonla biter, cunku hayat mutlu sonla biter."

    ancak,cok gecmeden vernon mahsumiyetini kanitlamazsa kendini elektrikli sandalyede bulacagini anlar ve texas dan kacarak, kendini temize cikaracak bir ipuc lari bulmak icin yolla atilir. tabi vernon'in bilmedigi sey tum amerikanin pesinde oldugudur.

    okurken kimi zaman vernon i dovmek istemekle, vernon a gidip sarilip ona herseyin sonunda guzel olacagini solemek arasinda bocalatan, yer yer gulduren, cogunlukla dusunduren. az da olsa goz yasi dokturen, amerikanin rap muzik le fastfood restrauntlari arasinda sikismis yanliz, mutsuz, gencliginin anlamsiz ve korku dolu yasamlarini yalin ve basit bir dille anlatan guzel bir kitaptir.
  • (bkz: dbc pierre)
  • cok catcher in the rye, 80nci sayfadan sonra daha okunur hale gelen sey. guzel sey.
  • holden caulfield 50 yıl sonra vernon little olarak karşımıza çıkarılmış ama...bi 50 yıl daha beklememiz gerekiyor sanırım vernon'un holden'ın popülaritesine yetişip yetişemeyeceğini görmemiz için. yine de ben pek zannetmiyorum. işin zor be vernon. sana mı kaldı postmodern holden'cılık?
  • the polysyllabic spreede nick hornby; salinger'in "catcher in the rye"da büyümek istemeyen cocuk temasını tekeline aldığını, benzer konulu her metnin salingerden özenilmis diye elestirdiğini anlatır. vernon god little da aynı kaderi paylasıyor yorumlardan anladığım kadarı ile. halbuki holden'den daha farklı bir gecmisi ve geleceği olan vernon'un hikayesi ve kesinlikle zaman kaybı olmayacak bir kitap.
  • taylor'un penthouse ve elektrikli sandalyeyle imtihaninda peak yaptigina inandigim roman.
  • ilk iki üç sayfasını okudum ve bir sürü küfürle karşılaştım. özgür bir dille yazılmış. hoşuma gitti.
  • national geographic'te "kabusa dönen yolculuklar" diye bir belgesel var. aynı o eksende ilerleyen harika bir kitap, pierre'in anlatımı çok akışkan, okurken sıkmıyor özellikle diyaloglardaki mizah unsuru ustaca ayarlanmış. kadın karakterlerin genelinde bir sıkıntı var pek güvenilir bir portre çizmiyorlar. onun dışında çok yerinde medya ve gençlik eleştirileri inceden inceye okuyucuya zerk ediliyor. yaz günü okumak için birebir harika bir kitap. okuyun!
  • kanımca hak ettiği değeri görmeyen kitap. etrafımdaki kimse okumamış, gece gece aklıma geldi buraya bakayım dedim. burada bile iki elin parmaklarını geçmiyor girdi sayısı. hayret.

    son derece akıcı ve eğlenceli bir kitaptır, kafa dağıtmak için birebirdir. tavsiye edilir.
hesabın var mı? giriş yap