• dokuzuncu nesil bir yazar.
  • (bkz: greenplastic)
  • doğru bildiğini yazan birisiymiş kendisi. kıskanıyorum kendisini. zira geçen haftanın en kötülerine girmek benim hakkımdı.
  • maşrapa,ibrik ve bilumum tuvalet malzemeleri üreten plastik sanayi markası.
  • badilerin kralı, ezilmiş balkabakları ve radyokafa hayranı güzel insan.
  • çevreye zararı olmayan tek plastik türevi. gülen plastik. çalış plastik, hüzünleri başımızdan savmak için yeni bir aşı üzerinde çalıştığın söyleniyor. genel temayül kendini ortaya atmaktan, konuşan olmaktan ve takdir edilmekten yanadır. kendini geriye çekebilmek dünyanın edinilmesi en zor erdemlerinden biri. sahnenin en parıltılı kısmını başkasına bırakabilmek ve karşıdakini takdir edebilmek insan soyunun en soylu hali. doresi lamesi ne derseniz. iyi bir okuyucu olmak iyi bir yazar olmaktan bazen çok daha iyi görünür bana. çünkü iyi bir yazar iyi bir konuşmacıya benzer oysa iyi bir okuyucu iyi bir dinleyiciye. pekçok insan var yazan ama dinleme becerisi hele de çok laf etmenin popüler olduğu bir yerde bence zenaattir. neredeyse bütün ilişki türleri aktif dinleyici bulamadıkları için sarsılırken bu adamın dinlerken gösterdiği o anlayan ve insanı değerli kılan hali sanırım iyi okuyuculuğundan geliyor. ille de birşey söyleme çabası göstermediği için kendine çok güvendiğini düşünüyorum. bencillik hayatın dayanılmaz hafifliğinden geçiyor. kulağını sadece kendine çevirmekten. köşe dönmeci bir mal varlığı bencillik ve hoyratlık. bunlardan yoksunsan zamanın geçer akçesi yok elinde demektir. bencil olmadığın için seviyoruz seni. dinlemek için konuşmaktan ve puan toplamaktan vazgeçmenin sırrına ermiş plastiğim.
  • o artık bir baba.
  • izlemediği diziler ve dinlemediği gruplar hakkında ahkam kesen suser, elitist, bir nevi ne nevisi düpedüz jacobin*
  • dört yanlışın bir doğru götürmesine hep bir haksızlık olarak baktığımı söylemek istediğim plastik. biz birçok kitabı yazarını hiç tanımadan okuyoruz. birçok binanın önünde dururken kapısına dokunup, vitraylarına bakarken o mimar şimdi yaşamıyor oluyor. şarkılar var sabahtan başlayıp defalarca söylerken besteleyeni hiç bilmiyoruz bile ismen. çiçeklerin arasından geçip yürüyoruz renklerine aklımız ve içimiz düşüyor ama sahipleri yok. bütün bunlar hayatımızda mı? evet.
  • an itibariyle 500.entry'sini giren meczup.
hesabın var mı? giriş yap