• geçtiğimiz yaz work& travel programına katıldığım için abd'ye gidiş öncesi girmem gereken randevu. web sitesinden önceden randevuyu ayarlamanız ve randevu gününde orada olmanız gerekiyor. ardından sizin gibi j1 vizesi alacak yüzlerce öğrenciyle randevu salonunda toplanıyorsunuz. önce belgeleriniz alınıyor ve inceleniyor; akabinde ise çağrılıyorsunuz ve ingilizce'nizi test etmek amacıyla çeşitli sorular yöneltiliyor.

    ben itü hazırlığı advanced'da 3. bitirdiğimden yaklaşık 10-15* saniyede randevuyu tamamlamıştım; hatta bölümümden ötürü amerikalı memurdan övgü bile aldım. bu kadar kısa sürede bitirdiğimi gören oturanlar sinirli bir şekilde bakmışlardı bana. ancak diğerleri için durum böyle değildi; benim randevumun gerçekleşmesinden önce, otururken birçok kişi elendiğini gördüm. elbette kendimden emin olduğumdan bunlar beni olumsuz anlamda etkilemedi fakat onca parayı verip bu programa katılmayı göze almış öğrencilerin bu durumunu görmek beni üzmüştü.

    amerika'ya gidebilmek için almanız gereken vize tipi ne olursa olsun girmeniz gereken randevudur efenim.
  • danışman firmalar o belgesi bu belgesi lazım diyor. toparlayıp gidiyorsunuz. randevuda görevli onca belgenin tekine bile el atmadan, şöyle bi sistemdeki genel bilgilerinize bakıp, size gidiş nedeninizle ilgili basit bir kaç soru sorup on senelik vizeyi basıveriyor. (bkz: insan gerçekten hayret ediyor)
  • (bkz: abd vizesi)
    (bkz: #41843599)
  • gittiğinizde sizinle ilgili kararın önceden zaten verildiğini düşündüğüm randevu. tamamen geyik muhabbeti sonucu verilen 10 yıllık vize bana bunu düşündürdü.
  • vakti zamaninda dil okulu icin yaptigim vize basvurusunda, senin ingilizcen iyi bence turkiye'de bir okulda egitim al seklinde uber bir yorumla da basvurunuzu reddedebiliyorlar.
  • salı günü başvuru için randevum vardı, 1 saat içinde görüşmeye geçtik 2 gün sonra ise vizemi ptt den aldım.

    1 tane evrak istemediler benden görüşmede, burada abartı yorumlara takmayınız.
  • çok fazla abartılan, gereksiz terörize edilen görüşme.
    daha önce defalarca amerika'ya gitmiş biriyim ancak bu kez visiting scholar olarak gideceğimden çalışma izni de içeren bir vize almam gerekti.
    gitmeden önce "ankara'dan %90 red var. ilk seferde alamazsınız" diye bir sürü gergin yorum duydum.
    itibar etmeyin.
    elime sadece 3 evrak alarak gittim.
    görüşme yaptığım kişi dünya tatlısı bir adamdı.
    en son postdoc çalışmamın "hypertextuality" kısmını türkçe olarak (hipermetinsellik) söylemeye çalışıyordu :)
    söylentilere, gergin yorumlara kulak asmadan gitmenizi önereceğim görüşmedir.
  • çıkan bir habere göre en erken 13 ay sonraya randevu alabiliyormuşuz..
  • birçok kişi tarafından gereksiz yere abartıldığını düşündüğüm, bu sayede kişiler üzerinde anlamsızca baskı oluşturulan vize görüşmesi. siz kendinizden eminseniz, siciliniz sağlamsa, çalışan biriyseniz ve adam gibi bir işiniz varsa size vize verilmemesi gibi bir durumun çok düşük bir ihtimal olduğunu düşünüyorum.

    özellikle şu kendini youtuber olarak tanıdan serseri tiplere pek itibar etmemek gerek, lafı uzattıkları yetmez gibi ilgi çekmek adına dünyanın en imkansız şeyi gibi anlatırlar bu randevuyu, sanırsın galaksi değiştiriyor şaklaban.
  • belgelerime bile bakılmadan başvurum esnasında onaylanan vizedir. aynı işyerinde çalışan başka bir kadın meslektaşımınki ise reddedildi. kıstaslar nedir anlayamadım. bir komplo teorisi üretseydim, sanırım oraya kapağı atmaya çalışıp çalışmayacağınızı analiz eden bir algoritmaları var derdim. götümden uydurdum tabi öyle olmayadabilir pekala.
hesabın var mı? giriş yap