• psikozlar tanımlanırken, ıcd kodu olarak (bkz: icd-10) f20 ile f29 arasındaki rahatsızlıklar arasında gezinen, genellikle f28 ile kodlanan psikiyatrik hastalık.
    tam olarak sınıflandırılamama sebebi ise geçişkenlikleri olması. bu durumdaki hastalarda psikoza ait belirtiler türler arasında ortaklıklar gösterir. şöyle ki; a psikozuna özgü bir şartı sağlarken b psikozuna özgü iki şartı sağlayabilir. kesin olan tek şey ortada bir psikoz olmasıdır.
    (bkz: psikoz)

    tanısı bu şekilde yazan hastalar ise çoğu kez atipik psikoza sahip olmayabilir. neden?
    malesef "bâzı" doktorlarca tanımlamada ufak bir tereddütte dahi hastanın psikozu, bu gruba atılabiliyor. bunun rahatlığı ise psikotik rahatsızlıklarda zaten ortak ve kapsayıcı ilaçların kullanılmasından.
    bir diğer neden ise uzun süreli takip gerektiğinden karşılaşılan bu psikoz, kararı kesinleşene kadar atipik olarak tanımlanabiliyor.

    psikozlarda geçicilikler mevcuttur. dönemlik olarak gelip bir daha uğramayabilir. ama her tekrar alevlenme şiddetini daha da artıracaktır. bu yüzden iyiyim ya bırakayım ilacı, oh bıraktım yirmi gündür harikayım gibi kişisel tedaviler zihninizden gitti sandığınız elli kilogramın yüz elli kilogram olarak gelmesiyle hüsrana dönüşebilir.
    hekimin kontrolüne sadakat gösterilmeli.

    ayrıca bir takım yersiz yorumları da görmezden geliniz, çevresine zarar verme ihtimali grip bir insanla aynıdır.
    birisi canlı bomba demiş. yok atom bombası amk.
    neyse sağlıklı günler efenim.
  • su an sahip olduğum tanı. duzenli ilac kullanımı ile tamamen iyileşme olmasa da, kısmi iyileşme gerçekleşiyor. yani ne bir canlı bombasınız ne de toplum için bir tehdit. hatta bir ipucu vereyim mi? psikoloji bölümünü bitirip psikolog olup insanlara ruh sağlığı alanında hizmet bile edebiliyorsunuz. umutsuz olunacak, korkulup cekinilecek bir tarafı yok. ama lütfen doktorunuza güvenin ve size önerilen ilaçları doğru ilaç ve doz bulunana kadar kullanmaya devam ediniz. sevgiyle ve sağlıcakla kalınız.
  • yaşayana hayatı zindan eden bir hastalık. öyle ki sürekli hezeyanlar, korkular, takip ediliyor muş hissi, kabuslar, ilahi mesajlar... yakınlarının durumu ise çok daha kötü bir hal alur, ilaçsız tedavi imkansızdır. depo iğneler ilaç almak istemeyen hastalar için işe yaratabilşr fakat yan etkisinden kaçamazsınız
  • bu psikoz hakkındaki genel kanaatim, bir çok hastalığın iç içe geçtiği bir tür olmasıdır.
  • (bkz: şizofreni)
  • tüm mental hastalıklara yönelik bi destek ve memes grubumuz var. boomerlara, lgbt+fobiklere, ilaç, doktor ve psikiyatri karşıtlarına, mizah anlayışı olmayanlara ve kadın düşmanlarına göre bi grup değil baştan belirteyim.

    gruba anonim hesaplarla da katılabilirsiniz, gerçek hesabınızla facebook'un yeni özelliklerinden isimsiz paylaşımlar da yapabilirsiniz.

    grup üyelere özel bi gruptur. yani paylaşımları ve üyeleri sadece gruba üye olan kişiler görür.

    https://www.facebook.com/groups/psikiyatrikdestek
  • canli bombadir. ne zaman ne yapar ne dusunur bilemez ve ongoremezsin. hele ilac kullanmiyorsa kendisi ve toplum icin ciddi tehlike arz edebilir. sizofreni, okb gibi farkli hastaliklarin semptomlarını gosterebilir. demansiyel bulgular gorulur. kisi yemekten bir saat sonra yemek yemedim diyebilir. velhasil, zordur.
  • tedavisinin bir hayli zor olduğu bir hastalık.
    ilaçlar düzenli kullanılmadığı takdirde davranışta anormalliğe sebebiyet veriyor.
    hasta hem kendi hayatını hem çevresindekilerin hayatını cehenneme çevirebiliyor. fakat sabırlı davranmak lazım.
hesabın var mı? giriş yap