ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
öğrenildiğinde maaşı iki katına çıkaran şeyler
evde recepi besleyeceklere tavsiyeler
-
oksijen motorunun fisini cekin. oyle daha guzel.
başbakanımız gökyüzüne yükselip miraca çıkacaktır
masa da masaymış ha
-
edip cansever'in siiri..
adam yaşama sevinci içinde
masaya anahtarlarını koydu
bakır kaseye çiçekleri koydu
sütünü yumurtasını koydu
pencereden gelen ışığı koydu
bisiklet sesini çıkrık sesini
ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
adam masaya
aklında olup bitenleri koydu
ne yapmak istiyordu hayatta
işte onu koydu
üç ker üç dokuz ederdi
adam koydu masaya dokuzu
pencere yanındaydı gökyüzü yanında
uzandı masaya sonsuzu koydu
bir bira içmek istiyordu kaç gündür
masaya biranın dökülüşünü koydu
uykusunu koydu uyanıklığını koydu
tokluğunu açlığını koydu.
masa da masaymış ha
bana mısın demedi bu kadar yüke
bir iki sallandu durdu
adam ha babam koyuyordu.
mahmut orhan'ın buyrun benim videosu
-
geçtiğimiz günlerde ekşi sözlük'e konuk olarak sözlük yazarlarının sorularını yanıtlayan mahmut orhan'ın pena (video kanalı)'da yayınlanan videosu.
videoyu izlemek için: https://youtu.be/vxfz8jher8i
psykhe
-
psykhe, miletos kralının kızıdır, hatta kralın üç kızının en güzelidir, ki bu güzellik yüzünden tanrıça aphroditenin gazabına uğrayacaktır. psykhenin eşsiz emsalsiz güzelliği, ölümlülerin aphroditenin bir sureti sanarak* ona tapmaya başlamalarına neden olmuştur, bu da aşk ve güzellik tanrıçasının pek hoşuna gitmemiştir. hırsından deliye dönen aphrodite, psykhenin ailesine kızlarını tek başına bir dağa bırakmalarını buyurur ve oğlu erostan, kendisine saygı duymadığına inandığı bu kızı çok çirkin bir ejdere aşık etmesini ister. (bu arada, bir başka anlatımda, psykhe oldukça kendini beğenmiş ve güzelliğine mağrur, kimseleri beğenmeyen bir kızdır, hatta aphrodite'ye kendisi meydan okuyacaktır ve eros annesine jest yapmak için bu kibirli kızı çok çirkin bir deve aşık etmek isteyecek ama yanlışlıkla kendisini vuracaktır.) eros, annesinin emrettiği gibi psykheyi bulur, ama yayını gererken kızın güzelliğine vurulur ve oku hedefini şaşırarak, prensesin kalbi yerine kendininkini bulur. böylece, annesinin emrine karşı gelerek, kızı gizlice bir saraya yerleştirir ve geceleri yanına gelmeye başlar, tek şartı, bilindiği üzere, psykhenin kendisini görmek için hiçbir girişimde bulunmamasıdır. masalın burası, çeşitli kitaplarda farklılıklar gösterir, bir rivayete göre, kendisini gizlice görmeye gelen kızkardeşleri ikisinin arasına fitne sokar ve erosun aslında çok çirkin bir gulyabani olduğunu, bu yüzden kendini kimselere göstermediğini söylerler, bir diğer anlatımda ise, erosun, dokunuşuna çok güzel gelen yüz hatlarını psykhe hiçbir etki olmadan sırf kendisi merak eder. neyse, bir gece erosla birlikte olduktan sonra, psykhe usulca kalkar ve içi yağ dolu kandili alarak eşine bakar. çirkin bir adam görme korkusuyla yatağına tuttuğu ışık, erosun nurlar içinde parıldayan güzeller güzeli suretini aydınlatır... kocasının sırf yakışıklı değil, aynı zamanda bir tanrı olduğunu anlayan psykhenin eller titrer, ve bu yüzden kandilden erosun omzuna kızgın yağ damlar. sıçrayarak uyanan eros, prensesin yaptığını anlar ve kırgın bir şekilde sarayı terk eder. psykhe acıya dayanamayarak kendini bir nehre atar, ama dalgalar güzelliğine kıyamaz ve onu kıyıya geri bırakırlar. o günden sonra, psykhe, yani ruh, erosu, yani aşkı bulmak için bütün dünyayı dolaşmaya başlar. sonunda gururunu da çiğneyerek tanrıça aphroditenin kapısını çalar, aşk tanrıçası sürekli başına bela olup duran bu kızın üzerine atılarak önce bir güzel dövüp parçalar, ona "can sıkıntısı" ve "hüzün"ü arkadaş olarak verip bir sürü tatsız işe koşar. psykhe gık demeden hepsine katlanır. sonunda eros onun kendisine olan bağlılığını anlar ve zeusa giderek sevgilisini kurtarıp ölümsüz yapması için yalvarır. zeus bunları kabul eder ve bütün olymposun katıldığı, ilham perilerinin güzel kokular saçarak dans ettikleri bir düğünle ikisini evlendirir.
masalın başka bir versiyonunda ise, eros aşk sarayını terk ettikten sonra, ikisi de bir süre korkunç bir aşk acısıyla kıvranırlar, sonunda aphroditenin ana yüreği baskın çıkar ve oğlunun sevdiği bu kıza acıyarak bazı görevleri yerine getirmesi karşısında onu affedeceğini söyler. perilerin yardımıyla bu görevlerin üstesinden gelen psykhe sonunda aşkına kavuşur.
bu güzel öykü, aynı zamanda pek çok simgesel anlamla yüklüdür, ama azra erhatın belirttiği üzere, genel teması şudur: sevgi ile ruh birbirinden ayrılmaz, ama bu birlik br çok engeli korkusuzca aşmak ve düşmanları alt etmekle gerçekleşir.
hatunların en güzel oldukları yaş
-
60 olabilir. bilemedim. belki de 70...
ömrünü sizinle geçirmiş, size evlatlar vermiş, bayat esprilerinize bir ömür gülmüş, sizi olabileceğiniz en iyi versiyonunuza çevirmiş...
ve bunların hepsini sadece sizi sevdiği için yapmış kadını, kucağında torununuzla otururken seyreder ve içinizden söylersiniz, "ne güzel kadın ya bu" diye.
evet, bir kiza öyle aşık olun ki, hiçbir kadın ona olan sevginizi kendi güzelliğiyle satın alamasin. yaslaninca kaybedeceği fiziksel çekiciliğine, geçmiş günler hatırına katlanmayin. o günleri görmek zaten asıl amaciniz olsun. bugün ona sarilinca düne ve yarina da sarılmış gibi hissedin.
bir kadına olan sevginiz güzellik anlayışınızı bu tür bir noktaya getirmiyorsa evlenmeyin o kadinla siz. çünkü aşık falan degilsiniz.
evsiz adama kazanan piyango bileti vermek
-
bir insanın, karnının aç olmasıyla gözünün aç olması arasındaki farkı gösteren ve duygulandıran videodur.
chuck palahniuk
-
her kitabında okuyucuyu yerden yere, zamandan zamana savuran pratik bilgilerin öncüsü yazar. ilk kitabı olan görünmez canavarlar, yazarın dünyaya karşı olan tüm tepkisini içinde barındırıyor tahminimce. dünya, toplum, düzen, güzellik, cinsiyet, aile ve daha birçok konuyu yerle bir edebiliyor bu adam. onu okuduktan sonra okuyacağınız diğer olay örgüsü romanlarından da bir hayli sıkılmanıza sebep olacaktır.
yeni bir kitapla geliyormuş, reklamın içine batmış diyorlar ama hiç sorun değil. yazarların çok para kazandığı bir dünya kimsenin zoruna gitmemeli bence.
fikret orman
-
geldiğinden beri yıldırım demirören'in pisliğini temizliyor.
borçlarla başladı, statla devam ediyor, en son dün de liverpool meselesini halletti.
yıllar sonra editi: ellerim kırılaydı da şunu yazmayaydım. efsane başladı, kestane bitirdi. beşiktaş tarihinde süleyman seba gibi yâd edilme şansını kendi elleri ile itti.
başörtülülerdeki ezileceğiz korkusu
-
şu ülkede, başörtülülerden başka hiç kimsenin mağdur olamaması çok acayip değil mi ya?
ölüyorsun, yakılıyorsun, aç kalıyorsun, devlet sana hergün hakaretler ediyor, ibadethanelerde her gün hedef gösteriliyorsun, ama mağdur olamıyorsun.
ama türbanlı bacım öyle mi? heryerde ve her koşulda mağdur. korkuyor, aşağalarız diye korkuyor, ezeriz diye korkuyor.
biz mi? biz zaten kafirleriz. katlimiz vacip.