ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gökyüzündeki esrarengiz parmak izi
-
videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
bkz: esrarengiz parmak izi
edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
albert einstein'ın evlilik sözleşmesi
-
adam hem çirkin hem ataerkil...
okumak cehaleti alır eşeklik baki kalır imiş... sanki atomu parçalayacak pezevenk!
gıda fiyatlarının çıldırması
-
normaldir. uyarmışlardı her şey 3'e katlanacak diye. bunu halk istedi.
(bkz: başkanlık sisteminde neyiniz varsa 3'e katlanacak)
yangtze
-
bünyesinde bir sürü liman barındırır. bu limanlardan çıkan ufak gemilerin taşıdığı mallar, şangay limanı'na getirilir. buradan büyük ana gemilere yüklenerek uluslararası yolculuğa çıkarlar. yangtze üzerindeki limanlara gelecek mallarsa, diğer işlemin tersi şeklinde ulaştırılır.
sözlük yazarlarının süper güçleri
-
spor ayakkabılarımı giyerek yağmur yağdırabiliyor ve botlarımı giyerek güneş açtırabiliyorum.
anne dayağı
-
"sevimli" gösterilmeye çalışılır hep. "ne var yani? biz de yedik zamanında." bak bak "ben normalim" demeye çalışıyor. he bebeğim çok normalsin.
ne travma dolu insanlar olduğumuzun farkında bile değiliz.
yaran diyaloglar
-
arkadaşımın sigarayı bırakmak istemesi ve sigarayı bırakma hattını aramasıyla olaylar gelişir:
arkadaş:merhaba ben sigarayı bırakmak istiyorum
adam:tamam ablacım
arkadaş: (ablacım mı?)
adam: günde kaç paket içiyorsun?
arkadaş: 3 günde 1 paket
adam: aman sen de, fazla bir şey içmiyormuşsun ki bırakmasan da olur
arkadaş: (nasıl ya?!) ama ben bırakmak istiyorum, kendi çabalarımla olmuyor
adam: e tamam ablacım, o zaman yapacağım şey günde 3 tane içmeye başla, sonra 2'ye düşür, sonra günde 1 tane iç, zaten kendiliğinden bırakırsın. hangi marka içiyorsun?
arkadaş: monte carlo
adam: eh be ablacım, sen de en kötü markayı içiyormuşsun
arkadaş: e peki hekim ile falan görüşmeyecek miyim?
adam: valla benim sana yapabileceğim bu kadar. istersen bir de 171 sigarayı bırakma hattını ara
arkadaş: ? ben nereyi aradım?
adam: orman yangınları 177
gelinin basenlerini görmek isteyen kaynana
-
gelinin adının rukiye kaynananın adının sedef olması da en az olay kadar şaşırtıcıdır
atatürk'ün ingilizce soruyu fransızca cevaplaması
-
amerikalı: afet hanım, would you tell us what you think of the american women? (afet hanım, bize amerikan kadınları hakkında ne düşündüğünüzü söyler misiniz?)
atatürk: excellence, voulez-vous permetre que ma fille vous repond en turc? (ekselans, kızımın size türkçe olarak cevap vermesine izin vermek ister misiniz?)
o dönemde dünya dili fransızca'ydı. muhtemelen atatürk'ün fransızcası da daha iyiydi. yalnız neden türkçe cevap verdirilmiş afet hanıma anlamadım. o da belli ki hem fransızca hem de ingilizce biliyor.
ekip otosunun camını kafasıyla kıran adam
-
-allaam kimse yazmadan yetişebilmişim ne güzel-
ağır başlıdır.
oh.
yerinde olsam kesinlikle o arabayı iade etmezdim
-
sıra aksaray'a da gelecek kaygısının dile vurmuş hali.
şimdiden yolunu yapıyor, ben çıkmam, ben iade etmem, siz de etmeyin diye.
arabada dur diyecek ki iade sırası saraya gelmesin şapşikler.