hesabın var mı? giriş yap

  • arkadaşın ablası hamile ve bebeğin erkek olacağı belli olmuş, isim düşünülüyor. ailenin aklında modern isimler var ama abla olacak olan 3 buçuk yaşındaki kızlarına da fikrini soruyorlar:

    + berencim ne olsun kardeşinin adı?
    - bilo olsun
    + başka bir şey mi olsa acaba?
    - erkek bilo olsun o zaman

    günlerce gülünmüş eğlenilmiş ama... bebeğin doğmasına günler var şimdi. arkadaş ablasıyla telefonda konuşurken bilo nasıl diyor, annesi bebek eşyası alırken bilo'ya aldım diyor vs. sanırım çocuğun adını kaan falan koyup aile içinde bilo diye çağıracaklar. pardon erkek bilo.

  • iceride kaymakam varken ayağa kalkmıyorlar ceza sebebi bu. haklılığını konuşmuyorum cezanın sebebini söylüyorum.

  • emperyalistlere karşı savaş açan ve bu savaşı kazanarak mazlum milletlerin umudu olan mustafa kemal atatürk ile emperyalist daşşağı yalamaktan vazgeçemeyip işi 'biji serok obama'ya kadar vardıran it sürüsünü aynı kefeye koymaya çalışan gerizekalıların ortaya attığı hezeyan cümlesidir.

  • istanbul sıcağı falan değildir. adana mı, antalya mı artık kiminse gelip alsın lütfen.

  • ortadaki çocuğun, eğer ömrü yetmişse, büyük bir savaşı, imparatorluğun yıkılışını, cumhuriyeti gördüğü ve doğduğu dünyadan bambaşka bir dünya içinde öldüğü... *

  • ülkedeki en zeki kişilerin taksiciler ve dolmuşcular olması gerektiğini ortaya çıkartan müthiş tespit. ancak taksiciler zekalarından çok başka özellikleriyle ortak bilinçte yer alırlar.

  • geniş aile zekai de para sıkıştırıyor ulan zekai

    vitaminsiz zekai. cenaze namazına diye çıkıp cuma namazına giden zekai

    edit:imla. kecicim'e teşekkür ederim

  • geçen gün kafka, sartre ve plath okuyorum aynı anda... kocam eve geldi, "yemek yok mu" dedi. "yok" dedim, "niye" diye sordu, "okumam gereken çok kitap var çünkü" dedim. "senin azını burnunu kırarım" demedi ama dedi ki "keşke önce bi pilav bi salata ne bileyim bi çorba yapsaydın da ondan sonra kitaplarını okusaydın" dedi. "bak ben bütün gün it gibi çalışıyorum eve geliyorum bi tas çorba bile koymuyorsun önüme, açım aç" dedi. keşke önce knut hamsun'dan açlık'ı okusaymışım.

  • "fakir misin nesin?" demesinler diye ayni kiyafeti ust uste 2-3 gun giymek yerine her gun yeni bir kiyafet giyip bir kere giydigin eski kiyafeti de dolaptaki tertemiz kiyafetlerin arasina geri sokamamaktan kaynaklanan durum. simdi saydim, sandalyenin uzerinde 4 farkli kiyafet var. sandalyede biriken kiyafetler sayesinde yataginda kitap okuyup, ders calisan ve laptop kullanan bir nesil yetisti.