hesabın var mı? giriş yap

  • insanı hayretler içerisine sokan psikopat kedidir.

    sahibi köpeği zor kurtarmış. o da yetmemiş kediyi savunan esnafla tartışan köpeğin sahibi az kalsın katil oluyormuş.

    kedi ağır ruh hastası.
    adam ayrı ruh hastası.
    herkes ayrı ruh hastası.

  • ingilizce olan pneumonoultramicroscopicsilicovolcanoconiosis "çoğunlukla yanardağlarda bulunan çok ince silis tozunun solunmasıyla oluşan hastalık" anlamına gelen ve aslında everett m. smith tarafından yalnızca en uzun ingilizce sözcük olması için yaratılan ve çoğulu da (pneumonoultramicroscopicsilicovolcanoconioses) aynı derecede uzun olan bir sözcük

    pneumono = akciğerlerle ilgili (latince, yunanca'dan)
    ultra = ötesi (latince, "ultraviyole"deki gibi (morötesi))
    microscopic = oldukça küçük (latince/eski ingilizce, yunanca'dan mikron, küçük, ve skopos, görünüş)
    silico = silis (latince)
    volcano = yanardağ (latince)
    coni = toz ile ilgili (yunanca: konis, toz)
    osis = hastalık / durum (yunanca)

    bu şekilde bölüp okunabilir.

    kaynak : wikipedia

  • oha hem bisiklet yolundan gidiyor, hem köpek aniden çıkmıyor insan gibi karşıya geçiyor. çocuk olsa yerinde ona da çarpacak. yapması gereken tek şey önüne bakmak olan adamın bunu yapmaması ve suçu köpekte bulanların varlığını görmek komik.
    köpeğe çarpamasaydı az ilerde başka şeye çarpardı şüphem yok.

    köpeklere bok atmak için bok yiyecek hale gelmişsiniz.

  • - sayid kardeş, seni yakın gördüm ondan anlatıyorum, dinle hele.

    - domuz bana ters locke birader, kusura bakma

    - o gemi batar söyliim.

    - sawyer senin aklını alırım, delikanlı mısın lan!

    - bu adada gömülü hazine var mıdır acaba?

    - japon yenge ilhan mansız'ı bildin mi sen?

    - boy veriyorum!!

    - mis gibi yahu buralar, dönüp de ne yapacağız.

  • yer, şanlıurfa akçakale
    savaşa dair bir inceleme için bir haftalığına bölgedeyiz. öğrencilerin etkilenme düzeylerini incelerken sınıf uygulamaları yapıyoruz. biz ona mehmet diyelim. 6. sınıf öğrencisi. uygulama esnasında fırsat bulup yanıma geliyor:

    - öğretmenim burada hayat çok tuhaftır.
    + hayrola mehmet?
    - mesela ben. bu sınıfta hem halam hem de yeğenimle okuyorum. benim için neyse de yeğenim büyük halasıyla sıra arkadaşı. nerden baksan nenesi sayılır.

  • + elimde bir iki tane ilaç falan bir şeyler var, kime sorsak onları, kime satarız yaa ?
    - eczacıbaşı'na sordun mu ?
    + ona değil de mickey mouse'a sordum, çok selam söyledi annene.*

  • "kasirga212 - 972624 sen aksama benim gibi nba kupon yap uyu o zamn birsey olmuyo :) ben yapiyom yatiyom kalkiyom para gitmis kupon yatmis :) uykuda acimiyo"

    uykuda acımıyo.
    olay budur...

  • üniversite sınavlarının yapıldığı güneydoğu'daki bazı merkezlerde pkk'lı veya pkk sempatizanı salon amirlerinin/gözetmenlerin pkk'lı piçlerin çatır çatır kopya çekmesine müsaade etmeleri sebebiyle rastlanan bir durumdur.

    bu sayede odtü'ye, boğaziçi'ne, itü'ye girebileni çoktur da mezun olabileni pek yoktur. ya ders başarısızlığından atılırlar ya da bir noktada dağa çıktıkları için devamsızlıktan. olmadı eylemde vs geberdikleri için kayıtları silinir.

  • - ben pelin'e aşığım hacı!
    - ben de
    - ben de
    - ben de
    - ben de
    - biz de (bunlar ikiz)
    - ben de
    - ben de
    - bende (türkçe dersi zayıf bunun)
    - ben de
    - ben de
    - bön dö (şişman evet)
    - ben de
    - bin die (ergenlik dönemi ses inceliği muzdaribi)
    - ben de...