ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tüm hayallerden vazgeçip memur olmaya karar vermek
-
mallıktır. vazgeçecekseniz yine vazgeçin de memurluğa bok atmanın lüzumu yok.
dünya turu yapmak için de everest'e çıkmak için de en iyi meslek memurluk türkiye'de.
siz başka bir ülkede yaşıyorsanız bilemem.
karneye reklam almak
-
-aferin evladım hepsi pekiyi
-pelikan sayesinde baba
-ha?
-pelikan silgileri olmasa, biliniz ki başaramazdım. pelikan, başarının anahtarı.
nusret mayın gemisine binen evliyalar
-
(bkz: kaptan burdan 1 tam 1 evliya)
izmit'e pişmaniye şeklinde stadyum inşa etmek
-
mantıklı.
misal ingilizlerin de futbolu meşhur olduğu için stadyuma benzeyen stadlar yapıyorlar
can havli ile evrim geçiren hayvan
-
ayaklarından sakat olup polis gelince tabanları yağlayan dilencilere benzeyen hayvan.
https://youtu.be/apfgl6rhwg4
debe: yazacak slogan bulamadım. konu evrimden açılmış* şunu paylaşayım bari.
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeylere de selam olsun, pomodoro tekniğini öğrenmeyen kalmasın.
edit: link düzeltildi.
ekşi sözlük tenis oyuncusu veritabanı
efsanevi cimrilik hikayeleri
-
tlc'ye "bir gün extreme cheapskates'i türkiye'ye uyarlarsanız elinizin altında böyle biri var" diye haberini vermek istediğim eski sevgilim, evde demlenen çayın hesabını yapardı. çok uzun bir süre -3 hafta- düşünüp taşındıktan sonra arkadaş grubuyla karaköy namlı gurme'ye kahvaltıya gitmemize karar vermişti, yerken öğürdüğü halde sırf almış olduğu için rokfor peynirini canı çıkarak yutmuştu. hesabı (bozuk 4 tl'si hariç ben ödedim) görünce kısmi felç indiği için arkadaşlarına "hadi bana gidelim otururuz" dedi, birlikte yola çıktık, tramvayda buna "gidince bir çay demleriz şimdi" dedim ama vay babovv demez olsaydım. adam gözümün önünde titredi lan titredi. zangırdaması geçince "çayı az önce kahvaltıda içtik ya" diye azarladı beni. "salçalı makarna yaparken salçayı yağı yağ yarı suyla kavuruyorum daha soft bir tadı oluyor" demişti. ailesi dubai'yle ticaret yapıyordu, kendisi mühendisti. ne sebepten ayrılırsam ayrılayım herkes cimriliği yüzünden ayrıldığımı düşünecek diye jet hızıyla ayrılmaya utanıyordum; neyse ki seviyeli birlikteliğimizin 45. gününde "ortamda senin esprilerine benimkilerden daha çok gülünüyor, bu kabul edilemez" diyerek benden ayrıldı. aro kardeşim, cennette peygamberle komşu olasın.
otomatik vites
-
bu vitesten nefret eden ne sennalar ne schumacherler varmış da haberimiz yokmuş. 250 ms tepki süresiymiş, sürüşün temposuymuş. mahmutbey - maslak arası gidip geliyorsun, havan kime yabancı?
erzurum'da yazılan efsanevi doktora tezi
-
ben de parasızlıktan doktorayı yarım bıraktım. bu da burada dursun.
cezzar ahmet paşa
-
cezzar, deve kasabı demektir.
cidde yöresinde isyan eden bedevilere karşı savaşlara katıldı. abdullah bey'in isyancı bedeviler tarafından öldürülmesi sonucu onun yerine buhayre kaşifliğine getirildi. misilleme olarak 70 kadar bedevi'yi öldürdü. bu nedenle kendisine arapça'da "deve kasabı" manasına gelen cezzar lakabı takıldı. bulutkapan ali bey, ahmet paşa'nın isyanı bastırmadaki cesaretini beğenip kendisini beyleri arasına dahil etti.
rüzgar çetin'e hayatın zehir olduğu gerçeği
-
rüzgar'ın etrafındaki arkadaşları ve peşinde koşan kızlar zaten onunla aynı karakterde olduğu için etkilenmeyecektir. hatta teselli bile edeceklerdir "mağdur" arkadaşlarını. çünkü bura türkiye, ne bekliyon.