hesabın var mı? giriş yap

  • sabah kahvaltımın süsü. gece rüyalarıma giren cenıfır lopez'ım o benim..

    ilk gördüğünüzde "bu ne lan!", tadına baktığınızda ise "baba bundan 10 koli istiyorum" dediğiniz muhteşem bir peynir. zeytinyağına bulanmış bir koca kaseyi tek başıma mideye indirmek boynumun borcudur.

    (bkz: yaparım bilirsin)

  • şu "çıkın sosyalleşin, bisikletinizi scooter'ınızı alın dışarı çıkın, tüketmeden eğlenebilmeyi öğrenin" diyenler nasıl bir kafa yaşıyor anlamak güç. bisikleti olmayan birisi için şu an kafadan 2000 lira harcattınız. scooter'ın rayici nedir bilemiyorum, bisikletten hallicedir diye tahmin ediyorum. "çayımı alayım termosa koyayım" desen termos fiyatları 3 hafta önce 250 liralardan başlıyordu. şimdi kaç olmuştur allah bilir. zaten istanbul'da bisiklete mi binilir amk siz delirdiniz mi? sinir stres sahibi olmayı geçtim 3 kişilik aileye gereken bisiklet miktarı x asgari bisiklet fiyatı zaten asgari ücreti geçiyor. herkes tek başına mı yaşıyor zannediyorsunuz?
    haydi her şeyi geçtim, tüm bunlara daha önceden sahip olduğumuzu ve tek başımıza yaşadığımızı düşünelim, sandviçimizi de evde yaptık çayımızı çorbamızı da... birisi bana "dışarı çıkıp sosyalleşmek" tam olarak ne demek, bir anlatabilir mi? ben dışarı çıktığımda kuşa, buluta, güneşe selam mı vereyim sosyalleşmek için? parka gidip bankta sap sap oturayım mı? arkadaşlarımla buluşsam mesela bankta termos kapağından çay mı içeceğiz? ulan ekonomi sıçmış batırmış, boğaza kadar batmışız adamlar hala iyimserlik sıçmaya çalışıyor ya ayar oluyorum. ne sosyalleşmesi lan?!

    edit: @iknowwhatyoudidlastsummer'in eklememi istediği mevzu da elbette arkadaş grubundan birisinin mutlaka sizi kafeye, yemeğe bir yere çağırması. bu yüzden görüşülemeyen insanlar var amk.

  • mikrofonun karşısına kendini atıp dakikalarca propoganda yapıyorsan sonuçlarına da katlanacaksın. dede mede fark etmez.

    neden bizim dedemize ninemize böyle şeyler yapan olmuyor acaba bir düşünelim bakalım. belki parti örgütünden fırlamış gibi konuşmalar yaparak insanları dellendirmedikleri içindir.

    ek: bu entry'i düşünce ve ifade özgürlüğü açısından eleştirenler olmuş. ben dede fikrini açıklayamaz demiyorum, açıklar. ama onun fikrine katılmayanlar da bunun karşılığında dedenin eline verm- protesto hakkını saklı tutar. sonuçta burada akp'lilerin diğer partililere yaptığı gibi sözlü ya da silahlı bir saldırı yok. basit bir tepki gösterme var. demokrasi böyle bir şeydir. öğreneceksiniz zamanla.

  • dunning kruger effect denilen hadiseyi sık sık gördüğümüz olay.

    internetten flight radar izleyip, "pegasus'a sivil havacılık otoritelerince ceza verilmelidir" yazan adamın özgüveni bende olsa amerikanya başkanı olurum kuran evliya çarpsın.

  • kadincagizin dedigi, "konu neden hep bizim aldigimiz maasa geliyor'u" iste bu baslikta tum ciplakligi ile gorebilirsiniz.

    kadin onca sey anlatmis, ucret/vergi bunlardan sadece biri! kadinin dediginde bir tane yalan varsa ne olayim. bak az demistir, cok degil! olum tehditleri, fiziksel ve sozlu saldirilar, hastalarin ve hasta yakinlarinin mobbing'i, fazla calistirilma, imkansiz performans beklentileri, yasamak zorunda birakildigi psikolojik cile ve daha bir cogu seni zerre ama zerre rahatsiz etmemis, aklinda bir tek maas olayi kalmis! cunku sana gore para aliyorsa, her sey mubah.

    senin ben ta amk! iste o kadinin benim gibi acik acik diyemedigi sigir, tam olarak sensin!

  • burada böyle övüp övüp reelde kadın dediğin uzun saçlı olur diyorsunuz sonra kısacık saçlarla oğlan çocuğu gibi ortada dolaniyoruz. şaka şaka çok rahat ondan kestiriyoruz sizin lafiniza bakıp yola cikilmaz.

  • tayyip'in edebini aşacak kadar ne hareket yaptıklarını merak ettiğim kadınlardır. gerçekten merak edilesi bir hareket yapmış olmalılar.

  • efsane bir diyaloğun içindeki adam.

    + hayvan bizi ısırır, bir şey falan yapar.
    - la hayvan ne hayvanı, aslan falan değil, kaplan falan değil.
    + köpek de olsa.
    - köpek de değil.
    + kedi de olsa.
    - kedi de değil.
    + neeey?
    - tafuk. ( en masum ses tonuyla )