ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sevgilisi cezaevine girip çıkan kızın paylaşımı
facebook'un kasiyer kızı önermesi
-
alakası yoktur. kasacı kızın yakasında isim soyisminden hemen elindeki telefondan facebooka girip bakıp kızın manitası olduğunu gören suser, bir kac hafta sonra ayyyy kız benim önerilenler listemde kartıma bakmış bla bla.. sie.
bir sms'e iki kontörün gittiği dönemler
-
kısa yazmak için sesli harfleri feda ettiğimiz yıllardır. o gün bugündür toparlayamadık.
iphone kırıp samsung alan mhp'li vekil
-
milli servetten harcadığınız parayı neden çöpe atıyorsunuz?
hiç mi kafanız çalışmıyor sizin?
megafonla adam azarlayan trafik polisi
-
caddebostan - bostanci sahilyolunun lodos sebebiyle sagdaki uc seridinin gole donusmesi sonucu trafik soldan tek serit akmaya calismakta. surucusu cok darlanmis olacak ki bir sahin sag seritten suyu yardira yardira ilerlemekte. bu esnada yurdum trafik polisinin anonsu insanlari kopartir :
"sahin! sahin! soldan git! bogulacaksin.."
keşke bizim de evimiz yansaydı
-
çok gaf yapıldı bu güne kadar, ama böylesi gelmedi. mükemmel.
zampara seyfettin
-
bu filmi özel yapan şey, olabildiğince doğal ve amatör olması sanırım. filmde göze batan ve akılda kalan herşey sanki film setinde toplanılmadan az önce bulup buluşturulmuş gibi. filmin esas adamı acıbademli'nin, "abi sen şu hamsi tişörtünü giy, alta da al şu yeşil donu giy, çorabı çıkarma kalsın abicim öyle o" şeklinde oluşturulduğunu tahmin edebiliyorsunuz.
film bu denli rahat ve geyik olduğu için tam bir kafa dağıtma aracı olmuş izleyenlerin gözünde. gördüğüm kadarıyla filmi izlemiş olan herkes bu filmi hatırladığında keyifli bir anını, büyük olasılıkla yazın gündüz vakti evde mayışmışken televizyon karşısında geçirdiği bezgin ve keyifli anını hatırlıyor.
beşiktaş'ın 184 milyon tl vergi borcunun silinmesi
-
beşiktaş başkanı ahmet nur çebi'nin itirafı.
demiş ki;
"200 milyon tl'lik vergi borçlarını 16 milyon tl'ye indirdik." git-gel ankara... yalvardık, yakardık. allah yapanlardan da razı olsun. çoğu da beşiktaşlı dostlarımızdır."
https://twitter.com/…zun/status/1530536333848059905
bir türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak bu kepazeliğe vesile olan, uygulayan, o parayı çatır çatır yiyen herkese haram olsun o para.
sadece beddua değil, vatandaş olarak yasal yollar da neyse gerekenin yapılması için herkes adım atmalı.
bu işin takım rengi ile vs'siyle alakası yok.
devlet, vatandaşın cebindeki parayı vatandaşından habersiz şekilde alıp milyar dolar borcu olan kulübün borcunu indiremez kardeşim.
beşiktaş, galatasaray, trabzonspor, fenerbahçe, o, bu, şu fark etmez.
millet kirasını ödemek için, yemek için para bulamıyor ama milyar dolarlıklık şirketlere parasını hibe edecek öyle mi?
lan siz kimsiniz de 80 milyon vatandaşın cebindeki parayı kafanıza göre şirketlere vergi indirimi olarak dağıtabiliyorsunuz?
ben vergimi 2-3 ay ödemeyemediğimde devlet evime haciz gönderiyor. öğrenci çektiği krediyi ödeyemediğinde devlet maaşına haciz koyuyor.
ama aynı devlet milyar dolarlık şirketler ferahlasın, yayıla yayıla daha çok borçlansın diye elini 80 milyon vatandaşın cebine atıp oradaki parayı bu milyar dolarlık şirketlerin kasasına koyuyor?
lan siz kimsiniz ya?
kimsiniz kardeşim kimsiniz?
kahvede çay ısmarlar gibi milletin yüz milyonlarca tl'sini alıp nasıl
"tamam hadi iyisin senin 184 milyon tl borcunu sildim birader, ben de beşiktaşlıyım zaten"
diyebiliyorsunuz?
bu cüret, genişlik hali, "zaten kimseye de hesap vermiyoruz" rahatlığı nereden geliyor?