hesabın var mı? giriş yap

  • 3 yıl boyunca sıfır araçtan daha pahalıya 2. el araç sattılar kazanacaklarını çok çok fazla kazandılar daha ne istiyorlar. kimsenin ekmeğinde değilim ama beter olsunlar.
    edit: hızımı alamadım geçirmeye devam edeceğim. bir gece de vergi artışlarıyla ellerindeki arabların fiyatları arttı. dolar kuru arttı saniyesinde dolar olarak aracın fiyatını arttırdılar ama dolar düştüğünde araç fiyatları yerlerinden kıpırdamadı. dola 25 aralıkda 18'den 11'e düştü ve doların tekrar 18'i görmesi 7 8 ay kadar zaman aldı. anasını satayım hangi aracın fiyatı düştü amk. ulan 1 yılda baktığım aracın fiyatı 30.000 $ 'dan 40.000 $ 'a yükseldi. doların yıllık enflasyonu en fazla yüzde 8'i gördü. bu artış ayıptır başka bir şey değildir. sadece oto galericiler değil bayiler de çok büyük suçlu bu konularda ama galericilere dediklerim konusunda onlarda üzerlerine alınırlar umarım.

    bak yine geldiler bana. mercedes bayilerin araç liste fiyatlarının çok üzerinde satmaları ve galericilere araçlarını vatandaşa göstermeden direk olarak vermelerinden dolayı mercedes kendi sitesinden araç satmaya başladı. bayileri aradan çıkarttı yani. bu oto galericiler ne yaptılar. gittiler sağlam bir yazılım yaptılar mercedes sitesinde araç stoğu gözüktüğü an yaptıkları yazılım sayesinde otomatik aracı siteden satın aldılar. sonra koy üstüne 300 500 bin aracı sarı siteye koy. insanlık mı bu anasını satayım. toptan beter olsunlar zerre acımam.

  • birisi bir şey ikram ettiğinde otomatikman yok ben istemiyorum demektir. halbuki başkalarının elindekileri görünce bakakalan çocuklardandır o insan.

    sonradan kazanıyor insan, parası da oluyor, imkanı da. ama bir iz mutlaka kalıyor.

  • tomas karakas adli 80 yaslarinda bir amca, 1959'da gelmis brezilya'ya. büyükelçilik araciligiyla beni bulmus. isyerime geldi, kapida "merhaba tomas bey" diyerek karsiladim. burada çok az turk oldugundan 1974'de karisi oldugunden beri türkçe konusmazmis, turkçe duyunca bana sarilip hungur hungur agladi. 8 tane ince belli çay bardagim vardi, dordunu tomas amcaya hediye ettim ozlem gidersin diye. tavla da oynadik.
    (bkz: birden duygulanmak)

  • yeğenimle konuşuyorum. 5 yaşında koyu beşiktaşlı... çok cool.

    -sedef sen artık galatasaraylı olacaksın tamam mı?
    -tamam.
    -o zaman sorunca hangi takımlıyım diyeceksin?
    -beçiktaş

    -ama hani galatasaraylı olacaktın?
    -tamam aytık olucam.
    -peki o zaman hangi takımlısın?
    -beçiktaş.

    -sana sorulunca galatasaraylıyım diyeceksin.
    -tamam
    -hangi takımlısın sedef?
    -beçiktaş.

    her beçiktaş dediğinde biraz daha kavurmaya benziyor. "sonra beni niye ısıydın?"

  • cevabı "içeride değildir ki lan" olan sorudur.

    tam tersine bütün odaların düğmeleri içeride iken tuvaletlerinki dışarıdadır. ha siz oturma odasına sıçıyorsanız onu bilmem.

  • laboratuvarda üretilen elmaslar, doğal elmaslarla aynı karbon yapısına sahiptir. ancak birincisi milyonlarca yılda oluşurken, diğeri günler veya haftalar içinde oluşur.

    genellikle yüksek basınçlı ve yüksek sıcaklık yöntemi (hpht) yöntemi kullanılarak üretilirler. general electric'teki bilim insanları, 1954 yılında dünya yüzeyinin derinliklerindeki elmas oluşumunu taklit etmek için ilk hpht yöntemini tasarladılar. hpht, büyük boyutlu elmasların yetiştirilmesi için en ekonomik yöntemdir.

    laboratuvar pırlantası gerçek bir pırlanta olsa da asla doğal pırlanta kadar değerli ya da nadir değildir. müşteri gözü ile farkını anlamak mümkün olmasa da sertifika sürecinde kolayca tespit edilebilir.

    süreç şu şekilde işler.

    1) tohum ekimi görsel

    hpht süreci, tohum kristali olarak bilinen küçük bir elmas parçası ile başlar. bu elmas parçası nikel veya demir gibi bir metal katalizör ile birlikte bir pres içindeki hücreye yerleştirilir. üzerine grafit gibi bir saf karbon bloğu konur.

    2) basınç uygulaması görsel

    pres, hücreyi 1.600°c'ye ısıtır. sonrasında yoğun basınç uygulamak için metal örsler kullanır. metal katalizörü eritmek için basınç ve sıcaklığın yeterince yüksek olması gerekir.

    3) atom birikimi görsel

    erimiş metal, karbon atomlarını grafitten tohum kristaline üzerine biriktirir. kusurların önlenmesi için tohum kristalinin büyüme hızının kontrol altında tutulması gerekir. bu süreç ve hız kontrollü ve sorunsuz şekilde gerçekleşir ise oluşacak elmas loop clean olarak çıkacaktır.

    4) kesim ve cila görsel

    oluşturulan elmas soğuduktan sonra doğal elmaslardaki gibi fasetlerinin kesilmesine ve cilalanmaya uygun hale gelir. bu işlem bittikten sonra renk, karati kesim ve berraklık açısından (4c) değerlendirilmeye hazır hale gelir. katalizör olarak kullanılan metalin türü elmaslara renk vermek için de kullanılır.

    kaynak

    süreci gösteren video: youtube
    laboratuvar pırlantası üretim tesisi: görsel

    yukarıda basitçe laboratuvar pırlantası konusunu anlattık. ancak pırlanta konusuna hakim değilseniz bazı terimler size yabancı gelebilir. onun için sizleri daha önce el emeği göz nuru hazırladığım şu yazıya alalım:

    sektörün içindeki birinden: pırlanta satın alırken dikkat edilmesi gerekenler

  • baslik: 16 ay kızıl bi hatunla çıktım

    1.entry: öyle kızıl kızıl diye yollara düşecek kadar bi numara yok. 2 hafta sonra alışıyo insan.

    2. entry : eline kına yakmış beyler

    14 sayfadir herkes @2 ye sukranlarini sunuyor.

  • gezi parkı'nın devriyle ilgili açıklama yapan vakıflar genel müdürlüğü, galata kulesi, selimiye kışlası, adile sultan sarayı, pera palas otel, vefa lisesi, şişli etfal hastanesi, sait halim paşa yalısı gibi birçok önemli yapı ve taşınmazın mazbut vakıflara devredilğini açıkladı, "görevimiz" ifadesini kullandı. ayrıca beyoğlu öğretmen evi ve istanbul sanayi odası binası da vakıflara devredilmiş durumda
    hız kesmeden talana devam ediyorlar. gitmeden kazanabilecekleri tüm parayı kazanıp, tüm tarihi ve kültürü mahvedip gidecekler. buna inanmayan saftır.

    vakıflar genel müdürlüğü, türkiye genelinde 1014 taşınmazın bu tip vakıflara devredildiğini duyurdu ve devir işlemlerini açıkladı. buna göre galata kulesi ve 3. selim döneminde inşa edilen selimiye kışlası kule-i zemin vakfı adına, adile sultan sarayı 1. mahmud vakfı adına, pera palas otel, vefa lisesi, şişli etfal hastanesi, sait halim paşa yalısı ise beyazıt hanı veli vakfı adına vakıflar genel müdürlüğü'ne devredildi.
    https://www.gazeteduvar.com.tr/…dildi-haber-1516877
    https://www.gazeteduvar.com.tr/…orlar-haber-1516856

    düzeltme: bir yazar arkadaşımızdan mesaj geldi onu buraya bırakıyorum.
    olanlar paravatan kitabındaki ukrayna'da yapılanlara benziyor . o zamanki lider ingiltere'deki sahte şirketlere , ülkedeki milli serveti aktarmış, şu an o lider devrilmiş ama halk hala o yapılara giremiyor . çünkü mal ülkenin üzerine değil.

    ikinci düzeltme: başka bir yazardan da bilgilendirme geldi. onu da paylaşıyorum.

    selamlar. galata kulesi ile ilgili birtakım araştırmalar yapıp vikipedi sayfasını yazdım, bakabilirsin. birazdan pcye geçince detaylı anlatırım ama kule-i zemin vakfı dedikleri şey aslında şu: galatadaki surlar yıkılınca ortaya cikan arazinin mülkiyeti belirsiz kaldi. bu vakıf kuruldu ve bu arazilerin vakfa verilmesi kararlaştırıldı. ama bunlar belgeleri çarpıtarak kuleyi de vakif üzerinden vgm'ye devretti. ayrı bir başlık açmayı bile hak eden bir konu aslında,