ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
lee mi duncan mı diye tartışan efsanevi nesil
-
ortaokul zamanlarım geldi aklıma , hürriyet ve milliyetin dergileri (trendy ve salsa ) başta olmak üzere blue hele hele duncan varsa alırdım . tüm albümleri vardı atmadım da duruyor. yaşlandık lan . valla
2 yıllık mı 4 yıllık mı mezunusun diye soran kız
-
sorusunu 7 yıllık diye cevaplayıp şok ettiğim kız.
edit: debe'den selamlar, takip ettiğim ve yönlendireceğim bir kampanya yok üzgünüm. varsa hayırlı bir şey paylaşayım.
edit 2: tıp okumadım, öğretmen de değilim. 4 senelik fizik bölümüyle 7 yıl mücadele ettim.
garip alışkanlıklar
-
telefonla konuşurken el kol hareketi yapmak..
sayfa kenarlarına kedi merdiveni çizmek..
tuvaletini yaptıktan sonra klozetteki şaheserine bakmak..
kurşun kalemlerin arkasını dişlemek..
doğum kontrolüyle kısırlaştırdılar
-
tanrıyı oynamaya kalkışan rte nin serzenişidir. yalan söylediğinin açıklaması maalesef kendisidir. türk siyasi ve tarihine maalesef boktan harflerle kazımıştır kendisinin adını.
pazar günleri her şeyin kınanabilir olması
-
başına "pazar pazar" eki getirmek suretiyle mümkündür.
örnek veriyorum:
"pazar pazar böyle müzik mi çalınır?"
"pazar pazar ne balesiymiş bu?"
"pazar pazar brent petrolü mü satın alınırmış?"
"pazar pazar sen anandan yine çıkardın amma, baban kimdi bilemezdin şerefsiz!"
vb...
nejat işler kaan tangöze ve teoman'la eve çıkmak
-
aşırı cool takılmak zorunda kalacağınız bir ev olacaktır. diğer türlü çok sırıtırsınız. bu adamlar sabahları "günaydıııın. kahvaltı yapıyorum yer misiniz? bugün beraber alışverişe gidelim." gibi bir enerjiyi kaldıramazlar. daha ziyade kısa cümleler ve gözleri kullanmalısınız. sabah ki bütün konuşmanız bakışınızla bulaşıkları işaret edip "sıra sende" demek olabilir. nejat bulaşıkları yıkamak için odasında uyuyan hatunlardan birini uyandırmak zorunda kalabilir. ya da teoman işi varmış gibi yapıp kazağın üstüne ince kravat takıp dışarı fırlayabilir. kaan sizi hiç tınlamayıp yeni tabak çatal takımı sipariş edebilir her seferinde.
teoman'ın ve duman'ın şarkılarında kendinize yer bulabilirsiniz. teoman'ın odasında şarj aleti aradıktan iki gün sonra "odamdaki gereksiz" diye bir şarkı duyup zan altında kalabilirsiniz. ya da kaan'ın yanında ki kadınlardan birini çok beğendiğiniz için arada attığınız bakışlar yakalanıp "içimizdeki fazlalık" diye bir single çıkarılabilir.
riskli bir iştir yani.
azınlıkların istanbul'un iyi yerlerinde oturması
-
şimdi oturdukları yerlerden sökülüp topluca esenler'e yerleştirilseler, 50 sene sonra bu başlık güncelliğinden bir şey kaybetmez. *
23 haziran 2019 binali yıldırım'ın ağlaması
2 çocuğunu köprüden dicle nehrine atan kadın
-
bu tarz olaylarda ben çocuğumun eline çöp batmasın diye şöyle böyle yapıyorum diye anlatanlar etrafa nasıl bu kadar pembe bakıyorlar merak ediyorum. herhalde zannediyorlar ki herkes en az onlar kadar pamuk hayatlar yaşıyor ama masallardaki gibi sırf kötü oldukları için kötülük yapıyorlar. onları kendileriyle karşılaştırabilecek kadar benzer hayatlar yaşadıklarını zannediyorlar sanırım. sizin çocuğunuza nasıl güzel baktığınızla bu olayın ne alakası var bilmiyorum. o kişinin hayatına doğsa belki daha beterini yapacak adam kendi iyiliğini anlata anlata bitiremiyor. zannetmeyin ki çok mükemmel olduğunuz için böyle üzerine titriyorsunuz çocuğunuzun, sadece buna imkanınız var. kadın kötü ama biz iyi miyiz onu henüz bilmiyoruz, o yüzden karşılaştırmanın pek bir anlamı yok.
lavaboya kusmak
-
eşimin yaptığı eylemdi. kızımıza hamileydi. allaam o ne kusmalar. arabayı filan yolda durdurup kaldırıma yapacak kadar. o kadar ani olurdu ki bu his, kusulacak yerin müsaitliği vs. hiç önemli olmazdı. banyoya koştuğunda da klozete yetişemezdi mecburen lavaboya.....
bir gün, yine o klozeti temizlerken farkettim, hiç rahatsız olmadığımı. sonra bu kusmalara sebep olan o küçük kız yüzüme kustu başka bir gün, kustu dediğim içtiği tüm sütü çıkardı şerefsiz. o zaman da hiç rahatsız olmadım. hatta gülmekten sütün bir kısmını çocuğa geri püskürttüydüm.
velhasıl hep öyle içilen, sıçılan, iğrenilen ortamlarda olmuyor bu iş diyip, aile bakanlığı kamu spotuna çeviririm mevzuyu.
ağızda olaysız dağılan kurabiye
-
kurabiye gibi kurabiye. hiç öyle çamur haline gelmiyo, basın açıklamasını yapıp olaysız dağılıyo. mis.
bim şok a101 boykotu
-
pahalı diye bu marketleri boykot edip daha pahalı olan bakkallardan alışveriş yapalim diyorlar.
güzel kafaymış, güle güle kullansınlar.
milli takımın helallik istemesi
-
paraları iade edin koçum. paraları aldık, rezillik yaşattık. eee? beklenen nedir? bir yere bağışlamanız, binlerce hasta var işi parayla çözülür. binlerce muhtaç var, okul var, lösev var, doğayı koruma vakıfları var. var oğlu var!
bunların yaptığı: helal edin.
-biz bi bok beceremedik. bunun için parayı peşin aldık.
+iade et?
-helal edin:(
bu ne lan?