hesabın var mı? giriş yap

  • buraları şenlendirecek açıklama.
    amerika için tamam da, henüz 12.yy'a geçmemiş ortadoğu'yu ne yaparız moruk. herifin elinden keleşle toyotasını alsan karanlık çağ amk.

  • bir entrym o kadar begenildi ki, takip ettim basamaklari birer birer cikti, diger entrylerimi birer birer solladi ve sonunda bir numarayi da gecerek listeden kayboldu. nereye gittigini cok merak ediyorum ama olsun performansindan dolayi entrymi kutluyorum.

  • hardaliye olgun yaş üzümlerden hazırlanan bir içecektir. bu sebeple eski dönemlerde son üzümlerden olan papazkarası ve pamit cinsi üzümler tercih edilmekteydi. şimdilerde bu durum biraz değişmiştir. cardinal ve alphonse cinsi üzümler daha çok tercih edilirken, nasıl sonuçlar alınacağının tesbiti için cabarnet,cinsaut ve öküzgözü cinsi üzümlerle de üretilme yoluna gidilmektedir. eski dönemlerde şöhretini dilden dile dolaştıran hardaliyenin geleneksel lezzetine en yakın sonuçları elde edebilmek için bu araştırma ve üretim faaliyetleri sürdürülmektedir.

    hardaliyenin hazırlanması üzümlerin en olgun dönemlerine rasgelecek şekilde bağbozumu sonrasında başlar. bu sebeple eylül ortalarından itibaren, ekim ve kasım ayları boyunca hardaliye yapımı sürdürülmektedir.

    hardaliye yapımındaki püf noktalardan birisi özellikle meşe odunundan hazırlan alt kısmından 10-12 cm yükseklikte bir de musluğu bulunan fıçılardır. bu fıçılar gibi toprak küplerde de hardaliye üretimi yapıldığını biliyoruz. ne yazık ki artık bu geleneksel gereçlerden biraz uzaklaşılmıştır.

    olgunlaşmış kendine has kokusu ve rengi olan üzümler yıkanıp, ezilmeden dikkatlice saplarından ayrılırlar. hafif çatlatılan ( fakat ezilmemesi şarttır ) üzümler bir sıra fıçıya dizilir. üzerine bir kat vişne yaprağı, onun üzerine de hafif çatlatılmış siyah hardal tohumu dizilir. bu dizme işlemi fıçının üzerinde 5-6 parmak boşluk kalıncaya kadar sürdürülür. dizme işlemi bitince üzerine üzümlerden dökülen şıra ve üzüm tozu dökülür. hardal tohumu üzüm şırasının mayalanmasını engelleyecek, dolayısıyla alkole dönüşmemesini sağlayacaktır.

    hardaliyenin olgunlaşması için ortam ısısının 20-25 derece olması tercih edilir. birer gün arayla musluktan alınan şıra, fıçının üst kısmından yine ilave edilir. hardaliyenin içime hazır olması için 20-22 gün beklenir. elde edilen şıra tortusundan arındırılması için süzülüp içime hazır hale getirilir.

    saklanması sırasında da serin gölge bir yerde muhafazasına dikkat edilir. çok sıcak veya soğuk ortamlar hardaliyenin nefasetine olumsuz etki eder.

  • devamında da demiş ki; “ bununla birlikte, suudi arabistan, ıran veya işid'in uyguladığı sistemin adı şeriat olsa da, resulullah s.a.v efendimizin getirdiği şeriat değildir.”

    bak hele bak, lan ne hikmetse bu şeriatı arabistan bilmiyor, iran bilmiyor, afgan paki bilmiyor ışıdi talibanı kaidesi hizbullahı bilmiyor bi siz biliyorsunuz amk.

    yok evladım sizin anladığınız manada şeriat diye bişey yok. mevzu uzun, anlatsak da işinize gelmez ama yok.

  • birbirine zıt çalışan.

    biyolojide antagonist kaslar vardır örneğin. kolunuzu ileri doğru düz tutun. sonra dambıl kaldırıyormuş gibi bükün. pazu kısmının üstündeki kaslar kısalıp toplanırken, alt kısımdaki kaslar uzayıp incelir. bu iki kas grubu birbirine zıt çalışır, antagonistlerdir.

    edebi yapımlardaki* antagonistler ise baş karaktere yani protagoniste karşı çalışan kişilerdir. batman ve joker gibi. antagonistler kötü karakter (bkz: villian) olmak zorunda değillerdir! ana karakterimiz kötü bir karakterse, örneğin bir kiralık katil, ve onun peşinde de 3 çocuklu mutlu mesut evine ekmek getiren bir dedektif var ise katil protagonist, dedektif antagonisttir. dexter morgan ve james doakes mesela.

  • deri koltukta hareket ettiğinde çıkan sesi çevrendekiler yanlış anladı düşüncesiyle tekrarlıyorsan sen eşittir ben demektir.

    7 sene sonra edit: osurdum zannetcekler diye korkan ne çok insan varmış lan, hala oylanıyor şok oluyorum.

  • anadolu çomü'lerine dert olan bira kutusudur. isteyen istediğini içer size ne kardeşim ha benim kafama takılan tek nokta kutuyu çöpe atsa iyiydi.

  • ''babadır, savunur'' denmiş ama ben böyle bir suç işlesem babam ilk önce ağzıma örük örük sıçar, sonra da nüfus müdürlüğüne gidip kütüğünden sildirir.