ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
genel anestezi
-
simsiyah bir rüyanın içinde olmak gibi. tat yok, koku yok, his yok. her şey karanlığın içinde. yaşamınızda zihninizin nerede olduğunu bilmediğiniz birkaç saat kayıp.
çok tuhaf bir duygu. en güzeli de ayılma anı. herkes bi çeşit ayılıyormuş, öyle dediler. bense kendi ismimle, sayıklayarak uyanmıştım.
anestezi getirin bana!
uçakta yanık kokusu gelmesi
-
eğer hostes "merak etmeyin koku dışardan geliyor" derse bilin ki kelime-i şehadet zamanı gelmiştir.
madem akıllı ve zekisiniz neden kaybediyorsunuz
-
(bkz: çan eğrisi)
muharrem ince 15 temmuz gecesi neredeydi
-
adam yine iyi, ben pokemon avlıyordum aq
şirinler'in kürtçe yayınlanması
-
(bkz: sırrı süreyya şirin)
aşisfkljhadşfgjkhaşldfkş düşünsenize göstermelik çıkışlar yapıyor, sonra gargamel'le anlaştığı ortaya çıkıyor falan.
saniyelik salaklıklar
-
var mısın yok musun izlerken "lan niye hep en alttaki 500.000'ler önce açılıyo, bi gün de aradaki bi 500.000'in açıldığını görmedim, vay canına lan" diye şaşırmak. saniyelik lan ama, alo saniyelik olm, olur öyle yani bence.
edit: guijarra uyardı 500.000ler en alttan diil en üstten başlıyomuş açılmaya. ne desem bilemedim. çok komplike bi yarışma heralde bana göre.
ailenin komik kısa mesajları
-
kizini almanya'ya kisa dönem staja yollamis ama bu kisa dönemi kendi icinde büyük bir dram yapmayi basarabilmis anne sms'i:
-bir tanem bugün dünya mülteciler günüymüs. ben de seni hatirladim. en kisa zamanda evine dönebil ins.
bilgisayar oyun tarihinin en şerefsizi
-
mario'da 2-3'deki uçan balıklar... üzerine tanımam.
edit: düzeltme için requant'a teşekkürler.
mesai saatleri dışında ulaşılamayan çalışan
-
ücretli köle arayan dallamaların salladığı çalışan türüdür. yerden göğe haklıdır.
açık söyleyeyim, yukarıdaki üç soruyu bana biri iş görüşmesinde sorsa, kalkar giderim. her insan evladının da bu üç soruyu soracak kadar haysiyetten uzak bir işletmeyle karşılaştığında kalkıp gitmesi taraftarıyım. kimsenin size köle muamelesi yapmaya hakkı yok. üç kuruş maaşa çalıştırdığı adamı tapulu malı zanneden şerefsizler çalışacak adam bulamayınca akılları başlarına gelir diyeceğim ama o zaman da "işsizlik yok iş beğenmiyorlar" diye ağlamaya başlar bunlar. cehennemin dibine kadar yolları var. çalıştıracak adam bulamayıp topu atsınlar da meydan insanlığını kaybetmemişlere kalsın.
vişne süt bımbık deyince uyuyan kuzunun kaybolması
-
arkadaşlar geçen bölümü kaçırmışım tavşana ne oldu bilen varsa yeşillendirsin.
debe editi: hepimiz sandro'nun hayal dünyasının birer karakteriyiz.
şahsen ben; bebek patiği yediği için köyden dışlanan civciv'im. saygılar.
17 ekim 2016 istanbul trafiği
-
işe toplu taşıma ile 15 dakikada gittiğim için hissetmediğim trafiktir.
ofis penceremden bakarak e-5 kozyatağı civarının tamamen durduğunu söyleyebilirim.
sırf trafik nedeni ile daha az ücret aldığım bir işe geçtim, her gün 3 saat yerine 30 dakikayı trafikte geçirme lüksünü satın aldım kendime.
geri kalan arkadaşlara sabır dilerim.