hesabın var mı? giriş yap

  • hanımefendi, nelson mandela'nın, "büyük bir tepeyi aştığında insanın bulacağı şey, daha aşılacak çok tepelerin olduğudur." sözünü yerleştirmiş yazısına. lakin, mandela'nın şu sözünü de hatırlatmak isterim kendisine: "özgürlük için gökyüzünü satın almanıza gerek yok. ruhunuzu satmayın yeter." yaptığı taraflı yayınlarla rengini belli ediyordu açık açık. recep tayyip erdoğan'a karşı asla yapamayacağı bir şeyi kemal kılıçdaroğlu'na yapıp, ardından kahkaha atarak gülmesi buna bir örnek. hakkında hayırlısı olsun.

    edit: imla.

  • "çevresine duvar örmemiş, kazandıklarıyla, biriktirdikleriyle, öğrendikleriyle kendini yük altına sokmayan, zamanın dışında, zamanın ötesinde, güven aramadan, güven peşinde koşmadan yaşayan bir zihin. işte böyle bir zihin için yaşam olağanüstü güzel bir şeydir. böyle bir zihin başlı başına yaşam, yaşamın ta kendisidir."

    jiddu krishnamurti

  • - kerimcan kanka naaptık biz....
    + ....
    - bak kerimcan çok içmiştik sarhoştuk. bunlar aramızda kalacak taaammmı.
    + taam.

    - aşkım ben geldiiiiimm.
    ğ hoşgeldin aşkııım nası geçti tatilinnnn.
    - sıkıcıydı yaaa.. sen yoktunnnn ki :(( ygg:fdg..
    ğ oooo aşkımmm bidahakine beraber giderizz..

  • kaçılın (bkz: kaçıl) ben de laf söylemeye geldim. bu arkaaş kimdir, necidir daha önceden görmüşlüğüm/bilmişliğim yoktu. taaa ki kapı komşumuz olana kadar. kendisinin az ünlü olmasında değil, ben alakasız birisiyim bu isimlerle. kimseyi tanımam genelde.

    bahçeli bir evde oturuyordu kendisi. hani şu yan komşusunun (bkz: nursel ergin) duvara kulağını dayayıp kavgalarını dinlediğini ayan beyan televizyonlarda söylediği evden bahsediyorum. demiştim ki "ulan yazık insanlara, özel hayat denen bir şey var. nasıl bunu yapabilirsin". çok net hatırlarım. ben de o sitede oturuyorum efem. site dediysek öyle mütüş bir yer de değil. yanlış anlaşılma olmasın.

    sonrasında bir köpek geldi bu arkaaşın bahçesine. dalmaçyalı gibi. sevimli bir şey. zaten köpeklere bayılan bir çift olduğumuz için uzaktan seviyoruz eşimle biz. duyduğum kadarıyla sahiplenmiş barınaktan. araştırıp bakmadım. doğrudur.

    köpek sürekli havlıyor. sürekli ama. çünkü dışarıda kalıyor. artık ilgi mi istiyor yoksa içeri girmek mi bilmiyorum. ama mütemadiyen ben köpek sesiyle yaşadım uzun bir süre. çok da sorun değil. diğer komşumun küçük köpeği çok daha fazla havladığı için :) alışkınım zaten bu sese. artık umursamıyordum bile.

    sonra bu köpek gitti. yerine bir tane golden geldi. goldenlar zaten default olarak aşırı sevimli oldukları için biz eşimle daha da seviyoruz bunu uzaktan. diğer köpek neden gitti bilmiyoruz. sonrasında farkettik ki bu köpek de bahçede yalnız... kimse yok ilgilenen. biz "yok canım öyle şey olur mu" falan diyoruz ama oluyor öyle şey işte. hayvan yalnız...

    yazın hava leş gibi. oturduğumuz yere güneş günün belki 8-9 saati direkt olarak vuruyor. aynı şekilde o bahçeye de. hayvan yine yalnız. garibim gölge buluyor falan küçük bir yer oraya yatıyor. gölgede bile 35 dereceyi bulan sıcakta hayvan bunalıyor. saatlerce. günlerce. haf-ta-lar-ca...

    işim gereği evden çalışma lüksüm var ve geçtiğimiz yaz bizzat şahit oldum bu duruma. birisi gelip muhtemelen suyunu ve mamasını veriyordu o hayvanın ama mevzu su ve mama değil. mevzu o hayvanın haftalarca o kavurucu sıcakta yalnız başına yaşamaya bırakılması.

    hani hayvansever falan diye biliniyorsa söyleyeyim dedim. benim gözlemlerim tam olarak o değil çünkü.

    konuşmasını da dinlemedim (dediğim gibi hiç alakam yoktur ama gündemden düşmedi günlerdir) ve dinlemeyeceğim de ama eğer herhangi bir yerinde hayvan sevgisinden bahsediyorsa aklıma hemen zamanının meşhur videosu geliyor. hatırlayan hatırlar...

    - hass...tr demek istiyorum.

    bunu da çok düşündüm yazsam mı yazmasam mı diye. sonra dedim ki sonuçta ben kulağımı duvara dayamıyorum. ortada eziyet çeken bir hayvan var. birileri de -bir şekilde hayvan sevgisi üzerinden prim yapıyorsa- en azından bu saçmalığı bilsin bir kısım insan istedim.

    ne de olsa sadece konuştuklarımızdan değil, sustuklarımızdan da sorumluyuz.

    lanet olsun debe editi: bir ton mesaj geldi. inanan inanmayan. tek bir entrymin olduğundan yola çıkarak yalan söylediğimi sananlar. sözlük zamanında çok güzel yerdi ama sonrasında bu hale geldi işte.

    (bkz: 28 şubat 2016 ekşisözlük direnişi)
    (bkz: bütün entry'lerini silen yazarlar listesi)

    bi bu kadar da yerin altında vardık. peeeeh. (dede efekti)

  • oha dediğim haberdir yok artık amk! kılıçdaroğluna linç girişiminde bulunup, darp edenler serbest bırakılıyor saçma bir video için adamların geleceğini yakıyorlar lan!

  • kaldı ki kürdistandaki elektrik kesintisini neden t.c. devleti yapsın? kürdistanda elektrik kesiliyorsa kürdistan devletinin işidir.