hesabın var mı? giriş yap

  • yalandan bi web sitesi yapiyosun,ici bos,devamli az calisarak cok para kazanmayla motive ediliyorsun,e bisey urettigin de yok, bununla ilgili guzel bir insanin guzel bir sozu vardi ;

    "çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."

    mustafa kemal atatürk

  • arkadaşa tecrübelerini paylaştığı için teşekkür ederiz.
    aile boyu bu işi yapıyorlarsa demek.

  • vedat milor taksim gezi parkı'ndaymış. biber gazı atmışlar, “aslında bunu akaretler'de yiyeceksin” demiş.

  • daha önce filmle ilgili eleştirimi yapmıştım. (bkz: #152809664)
    filmde hukuki açıdan gerçekliği azaltan anlar ve bazı ciddi hatalar var:
    --- spoiler ---
    1- savcı, taşrada bile öyle bir evde konaklamaz. orta-üst düzey gelir grubuna ait hiçbir bürokrat bu tip bir evde yaşamaz, mümkünse lojmanda yoksa en yakın ilçeden ev kiralar.
    2- savcı, daha ilk sahnede suçu meslek edindiği her halinden belli olan şahin gibi bir karakterle ertesi günün akşamı içkili alem yapmaz. hayatın olağan akışına aykırı.
    3- savcı, avukatı tecavüz suçlamasıyla gözaltına alıp ifadesine başvuruyor. zorunlu müdafii atanması gerekirken sahnede avukat yok. üstelik tutuklanıyor.
    4- savcı, kendisine uygunsuz mesajlar ve tehditler atan telefon numarasının bulunmasını kolluk kuvvetinden talep etmez. intranet üzerinden yargı portalından (uyap) zaten telefon numarasını sorgulayıp kişinin gerçek bilgilerini öğrenebilir ve doğrudan şahsı ifadesi için hazır ettirebilir.
    5- savcı, yaşı küçük pekmez'in ifadesini pedagog, avukat vs olmadan alıyor. ne bir kamera kaydı var ne de çocuk izleme merkezine sevk yapılıyor.
    6- yeni yanıklar isimli bir gazetede, savcının gece bağ evinde şahin ile olan sızmış bir fotoğrafı yayınlanıyor. türkiye'de yerel bir gazetede savcı gibi bir otoriteye böyle bir itibarsızlaştırma yapılması beklenecek bir hadise değildir. dahası böyle bir fotoğraf çıktığı anda hsk, müfettiş görevlendirilip savcının yerini değiştirebilir. bu da olmazsa, bağlı oldukları adli yargı komisyonun başkanı ya da ilin başsavcısı olaya müdahale ederdi. hiçbir gelişme yaşanmıyor. hakim ise sadece fotoğrafı göstermekle yetiniyor, durumu üstlerine arz etmiyor.
    --- spoiler ---

    filmin credits kısmında hukuk danışmanı falan yok mu diye baktım. ay yapım'ın 3 tane hukuk danışmanının ismini gördüm ancak kendileri filmin hukuk danışmanı olmayıp, yapım firmasının avukatları olmaları muhtemeldir. neden böyle basit hatalara sebebiyet verilmiş anlayamadım. emin alper'i çok seven bir sinemasever olarak film çekimleri boyunca mutlaka danışmanlarla çalışmasını tavsiye ederim naçizane.

  • özet:

    - türbanlı bacımız tırnaklarını yaptırmaya giderken yanında oturan kızla dedikodu yapmış.

    - dedikodu yaparken konuştuğu çocuğun fotoğrafını instagram'dan göstermiş.

    - fotoğrafını gösterdiği kız, çocuğa yürümüş ve çocuğu kapmış.

    burası şokomelli, çocuk 28 yaşındaymış. bu detayı unutmayacakmışsınız.

    edit: burnuna kadar ruj süren birini ilk kez gördüm.
    edit2: 28 detayını soranlar için tekrar izledim videoyu. diğer kız 28 detayıyla yürümüş, olgun erkeklerden hoşlanıyorum vs. gibisinden. daha da beni bu başlığa döndürmeyin manyak herifler.

  • şımaran çocuğunu, "şöyle sert bir bakış atarak" susturmakla övünen bir arkadaşım vardı.

    çocuğu, önündeki yemeği bitiremediğinde tek bir emriyle tabağını yalatan bir başka arkadaşım...

    halam, kendi annesinin yeterince yaşadığını, herkesin iyiliği için artık ölmesi gerektiğini düşünüyordu.

    bir gece çok sevdiğim bir dostumla sarhoş olduk, otobüs durağına yürürken karşımıza çıkıp bize mendil satmak isteyen bir çocuk için, "bunlar hep yalan" dedi, "bizi soymaya çalışıyorlar." (bir çocuk ne kadar sahtekar olabilir ki!)

    annem, bir erkek çocuğum olmadığı için hep üzülmüş, dua etmiştir "gerçek" bir çocuğum olması için. (hala ediyor.)

    patronum bütün içtenliğiyle, "iki ay maaş alamadı diye neden problem çıkarıyor insanlar?" diye sordu, baş başa yaptığımız bir iş toplantısında.

    "köpeklerden nefret ediyorum!" dedi karnı tok bir arkadaşım, üstelik öğle tatilinde.

    birkaç mağaza dolaştıktan ve kızım tüm alış-veriş tekliflerimi reddettikten sonra girdiğimiz son mağazada kendisine, "neden bu kadar mutsuzsun?" diye sorduğumda beni kenara çekti ve "baba, neden böyle sorular soruyorsun bana, neden rezil ediyorsun beni?" diye sordu.

    adem abi yıllarca karısını dövdü, fatma teyze bahçesine dadanan çocukları kovaladı. (üstelik yıllarca)

    karım, çıkarlarını düşünmeyen bir ahmak olduğumu iddia etti.

    "ve biz onlara diyeceğiz ki" dedi kutsal kitabım...

    insan kötüdür.

  • tribi iyice abartmak için..:

    - aa alp film başlıyor napıyorsun kulaklıkla..
    - yeni bir cd aldım izlerken onu dinleyeceğim..
    - saçmalama lütfen, film alt yazılı değil ki..
    - olsun ben dudak okuyorum..
    - müthişsin..(hemen veresim geldi)