hesabın var mı? giriş yap

  • izmir'de kıbrıs şehitleri caddesi'nde geçen bir öyküsünü duyduğum şair ve dobra adam.
    hikaye şöyledir: can baba, bir takım hayranları ve arkadaşlarıyla bir yerlerde içer, sohbet eder. aynı grup, sabahın 5'i 6'sı gibi pek de kimsenin bulunmadığı kıbrıs şehitleri caddesinde yürürken, şair birden durur ve yere yatar. yanındakiler de aynı şeyi yaparlar. şair, gözlerini kırpmadan gökyüzüne bakmaktadır. hayranlardan birisi dayanamayıp sorar:
    - baba, ne görüyorsun, bize de söyle...
    üstat, gözlerini gökyüzünden hiç ayırmadan, ondan ulvi ya da şairane bir cevap bekleyen vatandaşa şöyle cevap verir:
    - çok sarhoşum, .mına koyim...

  • bozuk bu test.

    benim için sonuç "obsessed with what other people think of you" çıktı. hiç öyle bir insan olmadığımı belirteyim. hemen test sonucu öyle çıktı diye beni öyle yargılamayın rica ediyorum. 10 tane resim yüzünden bana özgüvensiz yaftası yapıştırmayın lütfen. aslında hiç öyle takıntılarım yoktur. bunu bilin.

  • bu konuyla alakalı literatürde sonsuz bir kargaşa var ve sözlüğe yansıması da çok doğal. ama bana göre, bizzat bu konuyu çalışan bir neuroscience uzmanının başına gelen bir olayla tartışmaya nokta konmuştur.

    sinir-bilimci jim fallon, psikopat katillerin beyin taraması sonuçlarına bakarken orbital kortekslerinde bir hareketsizlik tespit ediyor. bir süre sonra kişisel bir proje sebebiyle kendi ailesinin alzheimer durumunu kontrol etmek için ailesinin ve kendisinin beyin taramaları sonuçlarını alıyor.

    tarama sonuçlarına bakarken jim, ailesinin ok'sinin aktivitesini normal olarak tespit ediyor. ama kendisininkini ile psikopatlar arasında aynı aktivite eksikliği var. sonra annesi jim'e aile geçmişini araştırmasını tavsiye ediyor. ve jim, ilki 1673 yılına uzanan ve anne katili olarak üzere ailesinde tam 7 tane katil buluyor!

    jim bütün kan testlerinde "katil adayı" olarak çıkıyor, öyle ki o zamanki genetikçiler bu durumu peşpeşe 15 düşeş atmaya benzetiyorlar, jim'in şimdiye kadar katil olmaması garipsenmeye bile başlanıyor. düşünsenize bütün gen haritanız sizi "katil" gösterirken siz şaşkın şaşkın etrafa bakıyor durumunda gibisiniz.

    sonuç olarak jim, katil olmuyor ama korkudan kimseyle güçlü duygusal bir bağ da kuramıyor. ileride bir gün şiddetli bir duygusal sarsılma yaşayacağından ürküyor bir yandan.

    bu konu için çok fazla haber yazıldı, şu ayrıca isteyenler için okunabilir: http://www.wsj.com/articles/sb125745788725531839

    defalarca söylendiği üzere, gen size bir "eğilim" verebilir, ancak hiçbir gen sizi tek başına katil yapmaz (xyy bile olsa), suç davranışı çevreden de doğrudan etkilenir.

    her zaman söyleniyor ama biz bunu bir türlü yerleştiremedik, yine ve yeniden: (bkz: nature vs. nurture)

  • "ortaokuldan ayrıldıktan sonra 3 yıl boyunca kuran kursuna giden ve son 1 yıldır evde bulunan kevser’in..."

    bu zihniyetin nasıl türediğini pek düşünmeye gerek yok.

  • nezaket beklentisine kasıntı diyorlar. köylüler şehirleri işgal ettikçe böyle kültürünü de işgal ediyorlar işte.

  • edit: yazdıklarımın yalan ve asılsız olduğunu söyleyenler var buyurun size kaynak
    ayrıca asılsız olduğunu söyleyen arkadaşlara da hodri meydan buyursunlar neye göre asılsız diyorlar kaynağını göstersinler.

    devlet tarafından hariri ailesine peşkeş çekilmiş milletin hakkıdır.
    1.kıyak:6.5 milyar dolara satıldı ama parası ödenmedi vade yapıldı.
    2.kıyak: satıldığında kasasında 2 milyar dolar vardı bu para hortumlandı. göz yumuldu
    3. kıyak: devlete özelleştirme bedelini ödemesi için özel bankalardan kredi kullandırıldı. devlet kefil oldu.
    4. kıyak: aldığı kredi ile devlete olan borcunu ödemedi parayı hortumladı göz yumuldu.
    5. kıyak. danıştay taşınmazların satışına yasak koymasına rağmen satılmasına göz yumuldu
    6.kıyak: 10 yılda 7 milyar dolar kar elde etti bu paradan borcu ödenmedi devlet göz yumdu.

    işte size telekomun kısa bir özeti.
    padişah'ım çok yaşa

  • özdemir asaf'ın bekle dedi şiirinde geçen enfes dizeleridir efendim...

    geleceğim, bekle dedi, gitti
    ben beklemedim,
    o da gelmedi
    ölüm gibi birşey oldu.
    ama kimse ölmedi

  • --- 1 ve 2. bölüm spoiler ---

    ilk iki bölüm itibariyle gizemli ilerleyen dizi. 1. bölümdeki mr. heart'ın boğulma sahnesinde wanda rolü dışına çıkmış ve vision'a "help him" derken aksanı değişmişti. 2. bölümde de arıcı kostümü giyen s.w.o.r.d. ajanını gördüğünde "no" demiş ve zamanı geriye almıştı. buradan anlıyoruz ki wanda tam olarak biri tarafından manipüle edilmiyor. içinde bulunduğu dünyanın sahte olduğunun kısmen farkında ama saadetinin bozulmaması için dış müdahaleleri engelliyor gibi. ayrıca ilk bölümde mrs. heart'ın, wanda'ya "stop it" derkenki ağlamaklı ve korkak hâli de bütün bunları yapan kişinin wanda'nın kendisi olduğu izlenimini veriyor.

    stark endüstriye ait tost makinesi reklamı aslında wanda'nın travmasına gönderme. hatırlarsanız age of ultron'da wanda, kardeşi pietro'yla beraber stark endüstriye ait bir bomba yüzünden saklandıklarını ve bombanın patlayıp kendilerini öldürmesini tam üç gün boyunca beklediklerini söylemişti. reklamda tost makinesinin sanki bombaymış gibi biplemesinin sebebi de bu. benzer şekilde ikinci bölümdeki "strucker watches" reklamı da aslında wanda ve pietro'ya sokovia deneylerinde işkence eden strucker'a gönderme. zaten saatin üstünde de hydra amblemi vardı. sanırım ilerleyen bölümlerdeki reklamlar da wanda'nın mevcut travmalarına dair ipucu vermeye devam edecek ve belki pietro'nun ölümüne ve thanos'un snapına dair göndermelerle de karşılaşabiliriz. ayrıca reklamlardaki kadın ve adam da wanda ve pietro'nun ebeveynleri olabilir.

    vision'ın öldüğü hâlde nasıl hayatta olduğunu merak etmiştik. bunun cevabı "hayatta değil" şeklinde olabilir. mr. heart boğulurken gördük ki vision, wanda ona emir verene kadar hiçbir müdahalede bulunmadı. normal vision ise dayanamaz ve mutlaka bir şeyler yapardı. bu dizide gördüğümüz vision ise wanda'nın aksine wanda tarafından kontrol edilen bir hayalmiş gibi gözüküyor. neyse bakalım.

    ikinci bölümde üzerinde s.w.o.r.d. logosu olan oyuncak bir helikopter görmüştük. belli ki s.w.o.r.d. ajanları bir şekilde dışarıdan wanda'nın bulunduğu dünyaya giriş yapmaya çalışıyorlar. zaten helikopteri gördükten hemen sonra ajan monica rambeau'yu -captain marvel'daki küçük kız- gördük. kendisi bu helikopter sayesinde dünyaya giriş yapmış olabilir ya da o helikopter başka bir amaca hizmet ediyor da olabilir. bununla alakalı iki yorum var: ya o oyuncak helikopter aslında bir drone idi ve sitcom dünyası, bunu ilgi çekmemesi için -malumunuz konsept 60lı yıllar- o dünyanın yasalarına uygun hâle getirip oyuncak helikopter olarak gösterdi ya da helikopter, pym partikülleriyle yapılıp küçültülmüş gerçek bir helikopterdi. bekleyip göreceğiz.

    wanda'ya radyodan ulaşmaya çalışan ve "bunu sana kim yapıyor?" diyen kişi (bkz: ant-man and the wasp)'ta gördüğümüz polis jimmy woo karakteriydi.

    "the devil's in the details", "that's not all he's in" gibi replikler de marvel'ın şeytanı olan mephisto karakterine foreshadowing olabilir. mephisto'nun bu dizinin kötüsü olacağına dair söylentiler dolaşıyordu. ayrıca o tüyler ürpertici, tarikatmış gibi hep bir ağızdan tekrarlanan "for the children" replikleri de pek hayra alamet değil. çizgi romanlarda mephisto'nun wanda'nın çocukları peşinde olan bir karakter olduğunu düşünürsek o replikleri de kafamızda bir yere oturtabiliriz.

    edit: dizinin introsunda dikkatli bakılınca grim reaper'ın kaskı görülüyor. bkz bu karakter çizgi romanlarda vision'ın düşmanıymış sanırsam. ilerleyen bölümlerde görebiliriz kendisini.

    --- 1 ve 2. bölüm spoiler ---