hesabın var mı? giriş yap

  • doğru bir karardir.

    mercimek çorbasi dünyada ki en reliable yemektir.

    belki de yemeklerin toyota'sidir.

    az acikmissiniz, cok acikmissiniz bir mercimek corbasi her zaman kafi gelir. caniniz birsey yemek istedi, yine ama emin degilsiniz mercimek corbasi her zaman safe bir seçimdir.

    ve her ne kadar kotu yapilirsa yapilsin her zaman belirli bir standardi vardir.

  • biner binmez "teknolojide son nokta budur" deyip dumura kapıldığım araba. lakin yanılmışım. böyle düşünmemin sebebine gelince; patronumla yapacağımız iş seyahati nedeniyle sabahın köründe evine gidip yeni edindiği bir adet bmw 5 20d'sine binme şerefine nail oldum. araca binip kemerimi takdığım an da ise aracın ortasındaki monitorde koca harflerle ismimin yazdığını görünce içimden "ulan bu beni nasıl tanıdı" diye geçirdim. sonra düşünmeye başladım, acaba patron buluşacağız diye hatırlatma notu falan mı girdi diye. ekrana bakıyorum hala benim ismim yazıyor. dedim sorayım bunu. sonra bir kez daha bakınca "ferhat" yazısından sonra "göçer"in geldiğini ve radyonun açık, sesinin ise kısık olduğunu anlamam bir oldu.

  • şu anki ev sahibimin içinde bulunduğu keyif verici durum.

    bizim sülale hep artist, okumuş insanlar. kanundan korkarlar, nizama uygun harekette bulunurlar hep. böyle ahlaki, (namuslu) davranarak vatan için, millet için toplum için faydalı bireyler olduklarını düşünürler. beni de maalesef böyle yetiştirdiler. bunların hepsini "medeniyet" çatısı altında yaptılar.

    ama ben şu an kimin evine kira veriyorum?

    60-70 li yıllarda istanbula gelip, hazine arazisine gecekondu dikip ilk seçimde tapu alan ve şu an bu arsa yüzünden 26 dairesi olan malatyalı ilkokulu bitirmemiş birine. 3000 lira da kiram var. ev sahibimi görseniz gider bir lokantada karnını doyurursunuz.

    ben kimim? yüksek lisansını yapmış biri maaşımın yarısı direkt bu insana gidiyor yani. evet bazılarınızın o meşhur vergileriyle aldığım maaş.

    peki bu insanın vatana millete ne gibi bir katma dağeri var, ben görmedim. belki gizliden gizliye bir şeyler yapıyordur ama şahit olmadım.

    şimdi aileme dönelim, medeniyet çatısı altında vatana millete hayırlı olsun diye yetiştirdikleri çocuk, kirasıdır marketidir yoludur yemeğidir bir tiyatroya bir sinemaya bile ayıracak bütçeye sahip değil. hayatı metroda, metrobüste, tramvayda ayakta yolculuk yaparak geçiyor. çok meraklı olduğu tarih için türkiye dışına dişinden tırnağından arttırarak nadiren çıkabilmiş, vatana millete bir entelektüel olarak dahi katkıda bulunamıyor. fikirleri hiç olmuş öyle solup gidiyor.

    bunu kendim için söylemiyorum, burada bu yazıyı okuyan binlerce insan benim gibi. benden çok daha kaliteli insanlar ulan akşam ne yiyeceğim diye düşünüyor. ticari, ekonomik fikirleriyle istihdam yaratacak, ülke ekonomisine katkı sağlayacak pırıl pırıl binlerce genç, beylikdüzünden levent'e metrobüsle geliyor.

    her neyse başlığa dönelim.
    harika bir olaydır evet.
    istanbul'da 26 evim olsa ne olurdu? aylık 80 bin lira kazanç demek. hadi 10bini düşelim aylık 70 bin. kendi açımdan söylüyorum, ben dünyayı gezerdim. sağlığım oldukça da harika bir hayat sürerdim.
    bunları neden yapamıyorum. ailem medeni, kanuna saygılı bir aile olduğu için.

    hayat mı merhametsiz, biz mi, bilemedim.

    herkese, başar sabuncu'nun namuslu filmini önererek entrymi sonlandırıyorum.

  • istesem de twitter kullanamamamı sağlayan, twitter kitlesinden çok daha kültürlü ve sakin bir kitleye sahip bir sosyal ağ. ben türkçe kitle için konuşuyorum ama tüm dillerde durum muhtemelen budur.

    muhteşem bir ortama sahip olmakla birlikte dijital özgürlük bakımından da çok iyi olan platform. altta detaylı inceliyorum, meraklısı okuyabilir.

    --- neden mastodon? ---

    twitter'dan geçen gün banlandım. aslında aylardır mastodon kullanıyorum. sıkılıp twitter'a uğrayayım dedim, uğramamla banlanmam bir oldu. sebebi ise sadece kişisel network'ümü genişletmek için hızlıca birilerini takip etmem...

    mastodon'da takip ettiğim 1800 kullanıcı var ve hiç böyle bir sorun yaşamadım. sadece 'çok fazla takip ettin hacı az sakin' diye mesaj göndererek bir günlüğüne takip etmeni engelliyor, bi' zahmet o da. ama yeni insanlara bağlanmak asla bir suç olamaz, olmamalı.

    mastodon'un başka bir güzel yanı ise bir federasyon olması. yüzlerce sunucu var ve bütün ağ bu sunucular üzerinden dönüyor, bir başları yok. anarşist bir platform kısacası. banlanan kişi başka bir sunucuda kendine yeni bir hesap açabilir, oysaki twitter gibi merkeziyetçi platformlarda banlandığında artık ip adresin sabıkalıdır. aynı ip adresin tekrar tespit edilirse tekrar banlanma ihtimalin vardır, yani koskoca ağ tek bir gücün tekelindedir ve bu ağa bağlanabilmen bu gücün iki dudağı arasındadır.

    kullanıcı bu yersiz tahakkümün bilincinde olmalı ve dijital özgürlüğünü** elinden geldiğince korumalıdır diye düşünüyorum.

    yine dijital özgürlüğümüz için iyi bir haber, mastodon özgür ve açık kaynaklıdır ve twitter, facebook, microsoft, google gibi teknoloji tekelleri gibi dijital mahremiyetinizi ihlal etmez.

    --- eyyorlamam bu kadar ---

    kısaca mastodon; gerek ortam, gerek özgürlük, gerek mahremiyet bakımından diğer bütün platformlardan 10 gömlek üstündür.

    kullanın, kullandırın efenim.

  • hangi 5 kıtada at sürdüklerini merak ediyordur. asya, avrupa, afrika 3 etti.

    edit: evvel zaman içinde pireler berber develer tellal iken osmanlı'nın 5 kıtada at koşturduğunu iddia eden bir entry vardı. iş bu entry o entrye ithafen girilmiştir.

  • insanları konuşmaları yada şekliyle değerlendirip ezik diyen ezik insanın açtığı ezik başlıktır bu başlık.

  • -seni kimseyle aldattım mı, hırsızlık mı yaptım, ayyaşlık mı ettim?
    +hayır asla
    -sahneye çıkıp komiklik yaptım diye mi beni boşadın?

    +hayır sadece o değil, oyunda teknik aksaklıklar da vardı.