ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran inci sözlük entry'leri
-
ağlattığı da görülmüştür.
başlık: babamın bilgisayar alacak parası yoktu
entry: sene 2003. maddi durumumuz bir bilgisayar alacak kadar iyi değildi.ben gta oyununu ilk bir misafirlikte görmüştüm. ama oynatmadı evdeki cocuklar sen ne anlarsın diye. babama dedim tek kelime etmedi.eve geldik bir kağıda klavye çizdi bildiği kadarıyla. oyuncaklarımı dizdi. kağıtta çizilmiş tuşlara basmaya başladım. ben basarken babam oyuncaklarımı benim komutlarıma göre hareket ettiriyordu. bütün gece bu şekilde oynadık. tamam belki bi bilgisayar alamamıştı, ama bana hayatımın en güzel gecesini yaşatmıştı, teşekkür ederim tekrardan baba, mekanın cennet olsun.
güneydoğu anadolu'nun covid başarısı
-
meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz.
(bkz: test yaptırmamak)
30 mayıs 1993 ankaragücü galatasaray maçı
-
galatasaray, o sezon ankaragücü'nü istanbul'da 3-0, ankara'da, ligin son maçında 8-0 yendi.
11 gol attı, hiç gol yemedi.
averajla şampiyon oldu...
beşiktaşlılar'a göre, 'şaibeli şampiyon' oldu.
* * *
beşiktaş, o sezon ankaragücü'nü istanbul'da 4-0, ankara'da, ligin bitimine haftalar kala 6-0 yendi.
10 gol attı, hiç gol yemedi.
averajla ikinci oldu...
yine beşiktaşlılar'a göre, 'şerefli ikinci' oldu.
* * *
o sezon, son maçlardan önceki tabloya bakalım:
galatasaray'ın attığı 66, yediği 21, averajı 45...
beşiktaş'ın attığı 65, yediği 22, averajı ise 43...
galatasaray'ın hem 2 gol artı averajı, hem de gol fazlası avantajı vardı.
son maçlarda, galatasaray ankaragücü'ne 2 fark yapsa, beşiktaş'ın gençlerbirliği'ne 5 fark yapması gerekiyordu.
yani averaja ihtiyacı olan beşiktaş'tı.
yazarin editi: gercekler neden kotulenir? gercekler kotulenerek saklanabilir mi?
seni seviyorum'a verilebilecek en acı cevap
-
bak.. la başlayan cevaplardır.
baba kız diyalogları
-
ıspanaktan açılan muhabbettir. nereye gideceği ise meçhuldur.
baba: ya bu ıspanak yemeği ne kadar güzel oldu. ıspanaklar mı iyiydi, yoksa elimin bereketi mi?
kızı: sevgini katmışsındır.
baba: seni yaparken de sevgimi kattım, ama hiç güzel olmadın.
kızı: (oha!?!?)
sosis satan adamla bir değilim
-
allah'ın donattığı meziyetle şunu nasıl yaptığını açıklasın başka bir şey istemez.
(bkz: dongi dongi dongi daga daga)
gerçekten hoşlanılan kişiye karşı mesafeli durmak
-
hoşlanılan kişi illa ki farkındadır bunun. iddia ediyorum öyledir. bunu yapan adamın yaptığı şey şudur: "a noktasına bakıyormuş gibi yaparken b noktasına bakmak". şöyle ki:
hoşlanan adam hocaya bakıyor gibi görünmeye çalışır. tahtaya bakar... masaya bakar... ama gözünün ucuyla hep "o"na bakmaktadır. gözleri tahtaya bakarken kafası "o"na dönüktür. kafası tahtaya dönükken göz ucuyla "o"nu izler... ikisinden biri yani. (ama illa ki bakar.)
hoşlanılan kişi eşek değilse bunu görür, anlar, daha da olmadı, hisseder: "yav sanki şu dersi dinleyen çocuk bana mı bakıyor ne? boynu pek bir garip kasılmış..." gibi. ve genellikle -hayatında biri yoksa- merak etmeye başlar: "evet yahu, resmen göz ucuyla beni kesiyor bu. kimmiş ki?". ardından ilgilenmeye başlar: "hmm, gri giymiş bugün, hoş olmuş aslında". sonra takip etmeye başlar: "allah allah, derse gelmedi bugün..."
sonra karşılıklı çaktırmamaya çalışarak birbirini kesen bir çift olurlar. müstahaktır ikisine de. herkesle can ciğer kuzu sarmasıyken bir sürü ortak arkadaşları varken, boş koridorda birbirleriyle karşılaşınca konuşmaktan öyle korkarlar ki, nefeslerini duyabilirsiniz. milisaniyelik gözgöze gelmeler yaşarlar. herşey o kadar ortadadır ki...
işin kötü tarafı, bazen hiç açılmazlar birbirlerine: "bunca zaman hoşlanıyor olsa bir selam verirdi, ben yanlış anladım demek ki" derler. ama içinde bir merak kalır hep: "acaba?.."
of, bu ne böyle ya, konuşun kurtulun, karşılıklı delirtmeyin birbirinizi.
ailemi bu işe karıştırmak ahlaki değil
yaz saati uygulamasının tüm yıla yayılması
-
olaya iyi tarafından bakmak gerekirse; artık öğleden sonra 4-5 gibi hava kararmış olmayacak.
çocukluk hayalimdi lan! *