hesabın var mı? giriş yap

  • öncelikle söylenmesi gerekiyor ki bu dizi efsane bir spider-man dizisidir.

    dizinin içeriğini biraz incelemek istiyorum.

    birinci sezon

    açılışı lizard ile hikayemiz spider-man'in hayatının ortasından başlamaktadır. yani peter parker çoktan süper güçlere sahip olmuş, liseyi bitirerek esu'ya başlamış ve daily bugle'da çalışmaktadır. orijin hikayesi seride ara sıra flashback'ler üzerinden anlatılır. birinci sezonumuz sınırları genellikle bir bölümü geçmeyen hikeyeler üzerinden seyirciyi -özellikle çizgiromana alışık olmayan kitleyi- marvel evrenine ve new york'un genel atmosferine alıştırarak spidey'nin karakteri ve kişisel hayatı üzerine yoğunlaşır. peter her zamanki gibi yalnızlıktan yakınır, mary jane watson'ın peşinden koşar, finansal sıkıntılar yaşar, yani klasik bir spider-man portresi çizilmektedir. spidey bu sezonda doc ock, cameleon, scorpion, shocker, hobgoblin, venom gibi villian'ları dize getirir. hepsi sonraki sezonlarda geri döner.

    ikinci sezon: neogenic nightmare

    ikinci sezonla birlikte hikaye genişler. artık kahramanımız villian'larla savaştığı gibi aynı zamanda kendisini neogenic bir kabusun içinde bulmuştur. yani güçlerini kaybetmekte ve mutasyon geçirmektedir. kendi problemleri ile uğraşmakla meşgul olsa da tıpkı kendisi gibi bir neogenic kurbanı olarak vampire dönüşen michael morbius'a da yardım etmeye çalışmaktadır. arada man-spider'a dönüştükten sonra curt connors ve mariah crowford'un yardımlarıyla mutasyonunu kontrol almayı başarır ancak morbius'un başkalarını da vampıre dönüştürmeye çalışması üzerine morbius ile savaşır. bu arada mary jane ile ilişkilerin hem ciddileşmesi hem de kırılma noktasına gelmesi bu sırada olur. mj harry ile çıkmaya başlar. sezon sonunda spidey mutasyon belasından kurtulur.

    genel olarak etkileyici ve karanlık bir atmosfere sahip olan bir hikaye sunulmaktadır bu sezonda.

    üçüncü sezon: the sins of the fathers

    bu sezon gereğinden fazla mistik ögelerle bezenmiş, bana göre en az etkileyici olan sezondur. açılışı doctor strange ile yapan sezon zaten ilk bölümünden itibaren sezonun gidişatıyla ilgili ipuçlarını verir. sezonun geri kalanında madame web ortaya çıkar ve spidey'e bir tür coach'luk yapmaya başlar ki her bölümde verilen mesajları izleyicinin gözüne sokarak bize okuyucu ile kitap arasına giren tanzimat dönemi yazarlarını hatırlatır. zaten spider-man gibi realist ve süper güçleri duvarlara yapışmak ve spider sense'ten ibaret olan bir süper kahramanın hikayesine bu denli aşırı mistik ögeler barındırmak başlı başına bir hatadır. özellikle dormammu'nun yer aldığı bölümler alışık olduğumuz spider-man ambiyansına hiç uymamıştır. madame web'in gözükmediği ve daredevil'ın konuk olduğu iki bölümlük mini-seri ise bana göre sezonun en iyi kısmını oluşturur. peter parker'ın hapse düştüğü vurucu bir hikayesi vardır ve mutlaka izlenmesi gerekir. şimdi bakınca sezonun geri kalanına göre hayli farklı bir havada geçtiği anlaşılıyor.

    madame web soslu mistisizmin ötesinde mj'in harry'den ayrılarak peter ile tekrar çıkmaya başlaması dışında sezonun geneline hitap eden bir hikaye yok gibidir. sezon sonunda spidey green goblin'de köprüde savaşır ve bu sırada mj ortadan kaybolur. daredevil, ıron man, rocket racer gibi kahramanların konuk olduğu bölümler ile iyi bir seyirlik sunar.

    dördüncü sezon: partners in danger

    bu sezonda düşen tempo artmaya başlar. mj'in ortadan kaybolması üzerinde depresyona giren peter hayata tutunmaya çalışmaktadır. aynı zamanda felicia hardy'nin black cat'e dönüşmesi ve spider-man'e ilgi göstermesi olayları daha da karmaşıklaştırmaktadır çünkü peter felicia'ya yakınlaştıkça mj'in anısına ihanet ettiğini düşünmekten kendini alamaz (pekala, hikayenin orijinalinde mj'in yerinde gwen stacy ve felicia'nın yerinde mj'in olduğunu biliyoruz ama asıl hikayede ölen gwen'in aksine tas'taki mj'in ölmediğini yani dönme ihtimalinin olduğunu düşünürsek peter'ı çok daha büyük bir ikilemde bıraktığını ve bu yönüyle orijinalden daha kuvvetli olduğunu kabul etmeliyiz.). bir ara morbius'un ortaya çıkması ve blade ile işbirliği yaparak avrupa'ya gitmesinden sonra felicia'nın da onlara katılması üzerinde spidey iyice yalnız hisseder. bu sırada mj çıkagelir ve ilişkileri çok daha güçlü bir şekilde tekrar alevlenir. hatta peter gizli kimliğini mj'e açıklar ve ona evlenme teklif eder.

    bu sezonun peter'ın hayatının hem duygusal hem de süperkahraman taraflarını çok güzel bir şekilde aktaran ve aradaki dengeyi çok iyi tutturan bir hikaye anlattığı söylenebilir. sezon prowler'ın konuk olduğu ve arka mahallelerde yaşayan zencilerin sorunlarını ele alan bir bölümle final yapar.

    beşinci sezon: six forgotten warriors, secret wars ve spider wars

    temponun zirve yaptığı sezondur. peter ve mj'in düğünleriyle başlar ve öncekilere göre daha uzun ve derinlikli sayılabilecek mini seriler ile devam eder. spidey amerika'dan rusya'ya uzanan bir serüvende ebeveynlerinin izini sürdükten sonra captain america ve yeniden ortaya çıkan diğer unutulmuş savaşçılara katılarak red skull'un dünyayı ele geçirme planlarını engeller. sonra geri dönen mj'in bir klon olduğunun anlaşıldığı trajik bir maceraya atılır ki bu iki bölümlük hikayenin sonunda ölmek üzere olan klon mj'in peter'a söylediği "before i go, i want you to know just one thing. if any part of me is anything like the real mary jane watson, she loves peter parker more than anything in the world... more than anything!!" sözleri, ardından spidey'nin sular altında kalan labda kendini boğulmaya bırakması ama the jackell tarafından tesadüfen kurtarılması nereden baksan etkileyici bir hikayedir. hemen ardından madame web tarafından secret wars'a gönderilen örümcek bunun sonrasında kendisini the clone saga serisinden hayli esinlenmiş olan spider wars'ta bulur ve stan lee'ye yaptığı ufak bir ziyaret sonrası gerçek mary jane watson'ı bulmak için bir yolculuğa çıkar.

    seri de burada biter. her ne kadar büyük final olarak tasarlanılmamışsa da epik bir finaldir. arkada bırakılan soru işaretleri o kadar büyük değildir bana kalırsa.

    hikayeyi tamamladığımıza göre biraz gözlemlerimizden bahsedelim:

    1) tas kesinlikle başarılı ve çizgiromana sadık bir peter parker karakteri ortaya koyuyor. spider-man tam olarak budur. serideki gözüken diğer karakterler de felicia hardy ve miles warren gibi birkaç istisna dışında çizgiromana sadık bir şekilde yaratılmışlar.
    2) bahsettiğimiz istisnaların hikayeye katkı sağladığını söylemeliyiz. örneğin michael morbius nobel ödüllü bir kimyager değil peter'ın sınıf arkadaşı olarak gösterilmiş ve felicia ile bir ilişkileri var. michael başka bir mutasyon geçirip kış uykusundan geri döndükten sonra black cat'e dönüşmüş olan felicia ile etkileyici bir ilişkiye başlıyorlar.
    3) gwen stacy, stacy ailesi ve betty brant gibi bazı karakterler ise hikayeye dahil edilmemiş. özellikle gwen'in atlanmasının hikayenin başlangıçtan yani süper güçler kazanmasıyla değil direkt peter'ın üniversite hayatından başlaması ile ilgili olduğunu düşünüyorum. gwen spidey'nin başka bir boyuta gittiği son bölümde karşımıza çıkıyor.
    4) kostüm başarılı. sezonlar ilerledikçe çizerlerin bu konuda gelişme göstermeye başladığı görülüyor.
    5) seri boyunca x-men üyeleri, daredevil, ıron man, captain america, fantastic four, shield & nick fury, punisher, doctor strange gibi kendi serilerine sahip olan kahramanlar ve bu isimlerden bazılarının düşmanları red skull, baron mordo, dormammu, doctor doom gibi karakterler yer alıyorlar. hatta pek çoğunun orijin hikayeleri de işleniyor. storm, punisher ve ıron-man iki farklı sezonda konuk oluyorlar. yanlış hatırlamıyorsam bu seri 90'larda çıkan ıron man, x-men ve fantastic four tas'ları ile aynı evrende geçiyordu. o zamanlar tüm karakterlerin hakları marvel'da olduğu için avi arad başka seriden karakterler hikayeye dahil etmekte zorluk yaşamamış. günümüzde bu kadar farklı karakteri aynı yapımda hayal etmek bile zor.
    6) bu yapımın spidey'nin kişisel hayatını, sıkıntılarını, motivasyonlarını ve romantik gitgellerini iyi bir şekilde yansıttığını düşünüyorum. belki buna ayırdıkları süre biraz daha fazla olabilirdi ama yazar ekibi şu anda aklımıza gelmeyen farklı zorluklarla uğraşmış olabilirler.
    8) öncelikle peter'ın simbiotla yaşadığı iki bölüm haricinde klasik kostümünden hiç vazgeçmemesi farkediliyor. bazı bölümlerde siyah kostümünü giyebilirdi, özellikle ağır bir atmosferi olan bölümlerde. yine de spider wars'ta farklı boyutlardan gelen spider'lar sayesinde farklı kostümler gördük.
    9) dövüş tekniklerinin, swing'lerin ve patlama sahnelerinin farklı bölümlerde tekrar tekrar kullanılması. hepimizin dikkatini çekmiştir eminim. çizer ekibinde bir türk mü vardı acaba?*
    10) madame web'in üçüncü sezonda kendisine aşırı yer bulmasını hikayeden bahsederken yeteri kadar eleştirdim sanırım. kingpin ise özellikle üçüncü sezonla birlikte hemen her villain'ın arkasındaki mastermind olarak ortaya çıkıyor. hikaye gelişimi için anlaşılır bir durum ancak biraz abartıldığını düşünüyorum. spidey bir daredevil değil sonuçta.
    11) hikayede peter'ın spider-man olmayı bırakması işlenmemiş. güçlerini kaybettiği için bırakmayı düşündüğü bir bölüm var, evet, ama bir şekilde kostümünü giyiyor ve güçleri hemen geri geliyor. spider man no more'da peter'ın yaşadığı ikilemler hikayeye pek yedirilememiş. genel bir eksiklik olarak bu da sayılabilir bence. peter'ın birkaç defa örümcek kariyeri nedeniyle kişisel hayatında sıkıntılar çektiğini görüyoruz ama biraz yüzeysel kalmış gibi.
    12) venom'un geri döndüğü mini seride anlatılmak istenenler dormammu ve bordo'nun büyü atmosferinin içinde kaybolmuş ne yazık ki. eddie brock daha iyi bir vedayı hakediyordu.
    13) murat şen seslendirmesi çok başarılı.
    14) 1987'de çıkan kraven's last hunt serisi bu hikayeye uyarlanmamış. uyarlansa çok iyi olabilirdi. çocuklar için biraz ağır kaçtığını düşünmüş olabilirler.
    15) türkçe dublajda kahramanımızdan örümcek-adam değil orijinal ismiyle spider-man diye bahsediliyor hemen her zaman. düşmanlarda da genellikle orijinal ismine sadık kalınmış. zaten gördüğüm kadarıyla marvel çevirilerde bir standart yok. venom seride zehir ismi ile çevrilmiş, mysterio kendi ismi ile kalmış mesela. scorpion veya chameleon gibi türkçesi bariz olan isimlerde pek şaşma olmasa da carnage veya shocker gibi karakterlerin çevirileri farklı yayınevlerinde birbirini tutmayabiliyordu eskiden.
    16) bu dizinin introsu bir harikadır!

    sonuç olarak bu yapım bir efsanedir. türkiye gibi çizgiroman kültürü pek gelişmemiş olan bir ülkede birkaç jenerasyonu spider-man ve marvel ile tanıştırmıştır. büyük gücün büyük sorumluluk getirdiğini öğretmiştir bizlere.

  • kadınlar vnl kazanmış, üstüne avrupa şampiyonu olmuş, yetmemiş olimpiyat elemelerinde yedide yedi yapıp tüm grupların en iyisi olup dünya kupası şampiyonu ilan edilmiş , 22 maç üst üste kazanırken dünya sıralamasındaki ilk 10’un hepsini yenmiş.

    bizim dallamalar geliyor abartmayın ya, amma abarttınız diyor. bu ülke insanının bir bölümü harbi tam tiksinmelik , ayrı bir tür.

  • kahveyi bilmem de, bu "her sabah duş alıyorum" olayına kıl olan, amerikanvari bulan, entel kuntel işler olarak değerlendiren ampuller daha birkaç ay önce "metrobüste herkes ter kokuyor" diye şikayet edenler değil mi? her sabah duş alan adam amerikanvari, ter kokan adam pis türk. allahtan belanızı mı istiyorsunuz anlamadım ki

  • dar gelirle denilen kesim aylık 27 bin ödemeyi nasıl yapabilecek?

    2 milyona ev var mı?

    *çok basit iki soruyu aklıma getiren finansal hazırlık.

  • 1- türkiye'de yayınlanan ve yayınlanmış olan gazetelerin geçmişten günümüze tüm sayılarına ulaşabileceğiniz bir platform

    2- dünya üzerinde çekilmiş tüm filmlerin çarpıcı sahnelerinin olduğu bir arşiv

    3- müzik aleti notalarını algılıyan ve akor düzeltmesi yapmanıza yardımcı olan bir site

    4- şarkılardan sözleri çıkarıp enstrümantal hale getiren site

    5- dünyanın her yerinden yüzlerce üniversitenin ortak çevrimiçi kütüphanesi

    6- nasa'nın uzay ile ilgili keşiflerini ve fotoğraflarını bulabileceğiniz online arşivi

    7- ses kayıtlarınızı metne dönüştürme aracı

    8- pdf escape ile hiçbir uygulama yüklemeden, oldukça basit ve kullanışlı bir arayüz üzerinden pdf dosyalarınızı düzenleme aracı

    9- önemsiz bir siteye üye olmak için kullanabileceğiniz tek kullanımlık mail servisi

    10- ücretsiz ve yüksek kalitede stok fotoğraflar indirmek için harika iki site.
    1
    2

    11- filmlerde geçen mekanlar hakkında tanıtıcı bilgilerin olduğu, bu mekanların aslında hangi kentte bulunduğunu gösteren site

  • --- spoiler ---
    kuru yapraklarla dolu bir mecrada yürürken atılan adımlardan dolayı hışır hışır sesler çıkar.öndeki döner ve şşşş der.sonra aynı adımlarla aynı mecrada yürümeye devam ederlerken bu sefer hışırtı çıkmaz.
    --- spoiler ---

  • bu kadıncağızı nasıl bu kadar büyüttünüz de reklam filminde özcan deniz'le görünce hayal kırıklığına uğrayıp veryansın ettiniz anlamış değilim lan.

    sonuçta tırıvırı şarkılar yapıp ekmeğine bakan bi popçu kişisi değil mi bahsedilen?

    tamam, kendi janrı içinde hoş, dinlenip geçiliyor işte de ne ara, kim tarafından ve ne amaçla bir ella fitzgerald muamelesi görmeye başladı lan ben orayı kaçırdım? yani hangi noktada coca cola reklamında özcan deniz ile oynaması üzüntü yarattı? bir seveni ufak da olsa bi çıtlatırsa çok memnun olurum...

    en nihayetinde reverans - feveran - bumerang - referans kafiyesinden şarkı yapıp cayır cayır söyleyen bi insandan bahsediyoruz değil mi? bu yukarıda okuduklarım da aynı sıla için söylenenler herhalde, farklı kişilerden bahsetmiyoruz?

    allah'ını seversen şu sözlerin yazarından söyleyeninden ne umdun da ne bulamadın güzel kardeşim benim, bi açıkla da bilelim? bildiğin çocuk şarkısı değil mi olmm bu, hem de kötüsünden, manyak mısınız siz bi de kadını üzüp hastanelere düşürmüşünüz...

    --- spoiler ---

    önüne gelene eğilip reverans
    bende karşılığı ağır feveran
    üzerim seni çocuk
    bakmam gözyaşına
    döner bumerang
    al sana referans

    --- spoiler ---

  • - lisedeki sevgilinizle ayrılacaksınız. ayrılmayın.
    - bölümün en güzel ve popüler kızına yazılacaksınız. yazılmayın.
    - yurttan ayrılıp eve çıkacaksınız. çıkmayın.
    - kız arkadaşınızın evine yerleşeceksiniz. etmeyin.
    - öğrenim kredisine başvuracaksınız. eylemeyin.
    - tavsiyeleri iplemeyeceksiniz. canınız saolsun.

  • türkan şoray 'ı sevilesi kılan şey salt güzelliği değildir. bu toprakların gördüğü en mütevazi insanlardan biridir.

    birkaç yıl önce kendisini bodrum'da gördüm. bildiğin gördüm dibindeydim çünkü. 3 günlük "şöhretler" koruma ordusuyla gezerken türkan hanım çıkmış sokağa sevenleriyle (ki sanırım sevenleri tüm türkiye oluyor) hasret gideriyordu.

    kendisine birşeyler söyleyen herkese cevap verdi, sarıldı, öpüştü, gözlerinin içi gülüyordu. demek gerçekten varmış böyle birşey insanın içinin güzelliğinin dışına vurması.

    türkan şoray bu toprakların en güzel kadınıdır, en güzel insanıdır. ilelebed de öyle kalacaktır.