hesabın var mı? giriş yap

  • irlandalı turistten dayak yiyen esnafın açıklaması. haberin en acıklı kısmı ise

    --- spoiler ---

    "şeref’i dövdükten sonra otele girdi. biraz dinlendi. sonra tekrar dışarı çıkıp eli sopalı esnafı dövmeye başladı. bunu iki defa yaptı."
    --- spoiler ---

    adamların çaresizliği çok acı verici. hepsi öbür gün esnafa rezil olacağından kaçamıyor ama otelden 2. kere çıkmasın diye de dua ediyor belli ki.

    süper irlandalı

  • bugun bir kebapcıdan duydugum soz. yolsuzluk bu kadar sefilce ve salakca savunulamaz herhalde.
    sonra devam ediyor:" demirel, ozal, mesut yılmaz, ciller... hepsi yediler sanki onlar yemedi mi abi?"

    iyi de onları da siz sectiniz zaten be abim...

    ecevit yedi diyebiliyor musun??

  • uzun zamandir izledigim en doyurucu program. iyi ki her gun cekiliyor, onu bile beklerken zorlaniyorum, bagimli oldum.

    biliyorum zaten kendi basina cok yeterli ve keyifli; ama biraz daha eglenelim, bir alternatif olsun diye icki icme oyunu haline getirdim *.

    istedigimiz icecegimizi hazirlayip ekran karsisina geciyoruz. asagidaki listedeki durumlar yasaninca da iciyoruz. shot da yapabilirsiniz, arzuya gore. program ilerledikce listeyi guncellemeyi dusunuyorum.

    genel:
    - kizlardan birisi aglayinca
    - gizem veya nur icin 'sen cok guzel bir kizsin' denilince
    - oyuncu, oynuyor musun, oynuyor muyum benzeri kaliplar kullanilinca
    - 'nar cicegi' denilirse
    - 'boyunu kesmis' denilirse
    - seyirciler coskulaninca
    - birileri baskasinin daha once giydigi seyi giyince veya pisti olunca
    - siyah-pembe kombinasyon yapildigi zaman

    nurella:
    - 'sebastian' dedigi zaman
    - masanin altindan nereden geldigi belli olmayan objeler cikarttigi zaman
    - kuslar gundeme gelince

    ivana:
    - 'bunun aynisindan bende de var' dedigi zaman
    - kendine bedava urun kapatinca

    kemal:
    - yerinden kalkip juri onundeki yarismaciya mudahale edince
    - gozlerini kisarak hafif yan donup elini uzatip tarzsin onayi verirse

    ugurkan:
    - 'ben 60'larda ortaokuldayim' derse

    ozlem:
    - 'ya aslinda' dedigi zaman

    program da uzun zaten kafalar iyice guzel olsun.

  • başlık: ntvsporu arayıp bi dilara gönder

    1. desem ne olur lan acaba.

    2. güntekin onaylar

    offf.

  • daha önce de söylediğim gibi, hatta mark twain benden de daha önce söylediği gibi; mizahın kaynağı neşe değil kederdir, cennette mizah yapılmaz. söylenecek her şeyin söylendiği bu muhteşem yapıta söylenmesi gerekenlerden biri de şu ki; türü absürt değil kara mizahtır. yani çatışmasını direkt güldürü üzerine kurmayan, sizin başınıza gelse gülmeyeceğiniz ama aslında komik olan; komik çünkü anlamsız, çünkü saçma durumları irdeleyen, kurcalayan eserler. absürt nedir? uyumsuz. tabi böyle keskin sınırlar ve kalıplar sanat eserini doğrar, ama bir genelleme yapacak, bir tür belirtecek olursak böyledir. daha çok kara mizah diyelim hatta, sınırlar yumuşasın. yer yer absürte de çalabilir çünkü.

    absürt nedir peki? uyumsuz. orada da çatışma yine direkt güldürü üstüne kurulmaz, (çatışmayı direkt güldürü üsten kuran sitcomdur, fenomen sinemasıdır, fetöcülerdir) uyumsuz durumların bir araya gelmesiyle oluşur. leyla ile mecnun da onun zirvesidir. döner satan, çay satan bakkal; iş arayan iyimser, ev hanımı taksici vs şeklinde özetlenebilir. genel olarak kavramsal biri olmasam da kavram kargaşası anlam kargaşasına dönüşünce müdahale etmek gerekir. gibi'deki karakterler c tipi yaşam süren, birbirleriyle ve başlarına gelenlerle uyumlu gibi gözüken ve bu c tipi yaşam standartları gereği saçmayı ve anlamsızı örtemeyen; şık elbiseler, lüks mekanlar, şatafatlı partilerle anlamlıymış gibi gözükemeyen, bundan sebep de ayan beyan anlamsızlıklarına profesyonel tepkiler verip saçmayı zamanla anlamlı hale getiremeyen…

    bizi ne güldürüyor aslında biliyor musunuz? hangi tip yaşam standardına sahip olursanız olun, yaşamın çoğunluğu gibi'deki gibi anlamsızlıklarla, saçmalıklarla doludur ve biz hepimiz öğütlenmiş idealizm için kalıp anlamlarla, yama anlamlarla onları kapatırız. bu yamalar olur olmadık yerde cart curt sökülür ve biz öğütlenmiş idealizm gereği çoğunlukla utanır ya da sinirleniriz. gibi'deki kahramanlar ise dönüşümlü olarak bu yamaları kazayla da olsa kaldırır ve öğütlenmiş idealizmle cesurca savaşırlar. bu, süpermen'in dünyaya çarpmak üzere olan göktaşını durdurmasından daha çok ferahlatır içimizi çünkü ne kadar pelerini olursa olsun, süpermen'in gerçek olma ihtimali yılmaz'ın gerçek olma ihtimalinden zayıftır. yılmaz direkt bize çarpan göktaşlarını durduran, artık cam bezi ya da tencere tutacağı yapma zamanı geldi dediğimiz tişörtleri giyen bir kahramandır.

  • dogru bir es secimi sonrasi tadindan yenmez nedenlerdir:

    - uyku sersemi ortalikta dolasip, kahvalti yapmaya vakit bulamadan hizla evden ciktiktan sonra cantaya her sey tamam mi diye bakarken, sevdicegin hazirlamis oldugu peynirli minik sandviclerin icinde " afiyet olsun:) " yazisini bulmak.

    - aksam eve biraz erken gelip, enfes yemeklerle süpriz yapmaya calisirken siz, onun da tesadüfen eve ciceklerle gelip, sizi öpücüklere bogmasi.

    - birlikte bilgisayarin basina oturup, gün agarana dek, nereye-nasil-ne ile tatil yapacaginizi özgürce planlamak, sonra hazir uyku da kacmisken, sabahin 6`sinda misir patlatip film izlemek.

    - esli davetlerde, evlilik hikayenizi merak edenlere, suratlar kipkirmizi hep ayni heyecanla ayni seyleri anlatip birbirine sevgiyle bakabilmek.

    - kavga edince öteki odaya gecip ayni evde azicik ayri duramayip, sarilip barisivermek.

    - ciddi bir rahatsizligi birlikte güle aglaya yenip zafer kutlamasinda zeytinyagli, kekikli, biberli zeytin yemek, sarap icmek.

    - gecenin bir yarisi kötü rüya gören esin kiyafetlerini giydirip sokaga cikmak, birlikte nefes almak.

    - siz evde yalniz kalamiyorsunuz diye harika bir yaz okulu firsatini tepen esin üzerine bir de "yasasin bir hafta ayri kalmayacagiz" cigliklari atarak size sarilip uyumasi.

    - istedigi yerine gelmedigi icin salonu pankartlarla doldurup eylem yapan esle kahkahalar esliginde uzlasabilmek.

    not: tabi önce cilgin, yaratici ve sevgi dolu bir es bulmak sarttir.

    edit: bana güzel dileklerini mesaj yolu ile ileten herkese cok tesekkür ederim. en begenilenler arasina girecegini tahmin etmeden öyle ic döker gibi yazivermistim oysa. darisi bekleyen ve isteyenlerin basina diyorum. daha fazlasini merak edenler icin: (bkz: #31925566)