ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kızların en çok söylediği yalanlar
-
yoo kızmadım
uğur ışılak'ın über şerefli dolar yorumu
-
bu durumda bile hala artistlik kasıyo.. kafa yapısına bak ya..
ailenin komik kısa mesajları
-
yillar once kulagimi deldirmistim, babam gormeden once mesajla soylesem daha iyi olur diye dusundum:
ketch: "sekiz delikli tokmak, bunu bilmeyen ahmak hehehe"
babasi: "alnindan vurulmus cocuk?"
merve'me hikayeler
-
(bkz: özelse biz çıkalım)
isveç'in 80 bin mülteciyi geri göndermesi
-
muhtemelen türkiye'ye yapılacak geri göndermedir.
yalnız isveç devletinden ricam, düzgün mültecileri değil de,
seçebilirlerse, hırsız, tecavüzcü, barbar tipleri bize göndersinler.
biz de kırmızı halılı devlet töreni ile karşılarız.
çünküm bu tarz insanları halkımız baştacı etmeyi çok sever ve onlar da bizden birisi gibi olacağı için rahatça kaynaşırız.
gülşen'in zorlu center'dan 5 milyon $'a ev alması
-
bebek sebebiyle alınmıştır. ortalama 2 kilo 250 gr herhangi bir bebek 350 metrekare eve anca sığar, siz ne anlarsınız ki fakir pislikler?
yaran olaylar
-
debe editi: evet insanlarla
konusurken agizlarina bakiyorum hala...
2003 yazi.
universite yillari,
alanyada 5 sap tatil yapmis donecegiz.
ben 1 gun erken donecegim;
kol kola, hafif cakir donus biletini almak uzere kamilkoc yazihanesine girdik.
sonra bizimkiler cikti ben kaldim tek yazihanede.
eskiden ,konustugum kisilerin suratina pek bakmazdim. ne yalan soyleyeyim hala agizlarina bakiyorum, yuzyuze konusurken insanlarin...
neyse yazihaneye girdik topluca sonra ben tek kaldim.
bilet tarihimi netlestirmek icin yazihanenin sol duvarindaki takvime baktim. sag kolumu bankoya dayadim. omzum elemana donuk...
yan donuk vaziyette bilet saticisiyla konusmaya basladim.
iste su tarihte su saate istanbul’acam kenari bilet istiyorum.
eleman tamam dedi.
ben yine omuzum elemana donuk parayi verdim ustunu avcumun icine tutusturdu.
bi garipsedim bu hareketini zira insanlara donukmayi daha dogrusu insanlarin bana dokunmasini da pek sevmiyorum.
neyse dedim.
eleman bileti kesti.
bileti de ayni sekilde elimi tutarak icine tutusturdu.
icimden bi tovbe cektim.
ben tovbemi cekerken eleman bankonun arkasindan cikti koluma girdi!!!
ben yardimci olayim size dedi.
basamaklardan nazikce indik.
arkadaslarimin yanina dogru ilerliyoruz...
ben durumu anlamistim, kas goz isaretiyle arkadaslarima izah etmeye calisiyorum.
beni yillardir taniyan arkadaslar da durumu anlamis olacak ki caktirmadilar...
eleman beni arkadaslarimin arasina birakti.
2 arkadas koluma girdi, tesekkur etti.
eleman yazihaneye girince kahkahalarimizi tutamadik...
2003 yilinda alanya merkez kamil koc calisani; sen ne kadar naif, iyi niyetli, yardim sever bir insan ki yuzune bakmayan bir düdüğün kör olabilecegini dusundun.
bir de yardim ettin...
ben kör degil bir hödüktüm, sayende biraz törpülendim.
sana tesekkur ederim...
298 milyar 824 milyon 679 bin 965 tl
-
kuruşlu hali 298.824.679.965,58 tl olan paradır.
aynı zamanda gelir idaresi başkanlığı tarafından https://intvd.gib.gov.tr/…kellefler/1b.jsp?pageno=1 adresinde yayınlanan vergi borcu 1 milyon türk lirasını aşan mükellefler listesinde yer alan 47029 adet vergi mükellefinin toplam borcudur.
yazı ile ikiyüzdoksansekiz milyar sekizyüzyirmidört milyon altıyüzyetmişdokuz bin dokuzyüzaltmışbeş türk lirası elli sekiz kuruştur.
garibanda olan bir kuruş alacağını dahi söke söke alan devletimizin büyük işadamları, siyasiler, torpilliler ve batakçılar karşısındaki acziyetinin resmidir.
nba'de tüm zamanların en iyi ilk beşi
-
adam jordan'ı ilk beşe almamış aq. ibrahim kutluay'ı yazmayı unutmuşsun kardeş.
esenler otogarı tuvaletinde yere düşmek
-
hamile bile kalınabilir.
japonya'daki bulaşık makineleri
-
konu sonrası araştırdım. çünkü ders çalışmam lazımdı. bunu yapmak daha mantıklı geldi.
japonya'da bulaşık makinesi kullanım oranları ailelerde %26
tek yaşayan kişilerde %2
kaynak: https://www.japantimes.co.jp/…20expensive%20option.
tokyo'nun hane başına oranlarda %90 gibi bir yüksek oranda haftada 6,5 gün ortalama ile çamaşır yıkıyorlar. berlin'de bu oran %25. sıcak su yok çamaşır makinelerinde. bebek kıyafeti gibi kaka çiş temizliği için lavabo tıkaçları var. lavaboya su doldurulup içine atılıyormuş. ya da çamaşır makinesine üstten sıcak su fıskiye ile dolduruluyor.
https://okinawahai.com/hot-water-wash/
kurutma makinesi sahip olanların ise %90 kısmı güneşte kullanmayı tercih ediyorlarmış
https://www.japantimes.co.jp/…erence/laundry-logic/
sonuç; ev işleri hayatlarının bir parçası. temizliği yük olarak görmüyorlar. makinelere devretmeye ihtiyaç duymuyorlar.
bu kısım ise kişisel görüşüm;
bizde neden şart.. gelişmiş ülke değiliz. bir konuda profesyonelleşemiyoruz. angarya iş yükümüz çok fazla. en taşşaklı mühendisim, yöneticiyim diyen bile bir sürü angarya iş ile uğraşıyordur. zaman çok değersiz tükeniyor. beslenmek için yiyoruz. italya yemek süreleri ile karşılaştırmak lazım japonyayı
külot yırtmak
-
herhangi bir yerine kesik atmadan yırtabilmek ciddi anlamda efor gerektirir.
not: tekstil mühendisiyim.