hesabın var mı? giriş yap

  • yanlışlıkla seçimi kazanırız diye korkan chp'nin muhalefette kalabilmek için yayınladığı göçmen politikası.

  • 10 yıldır 1.3 multijet motorlu 2005 modelini kullandığım arabam. 130 bin'den fazla yol yaptık beraber. yakında satacağım büyük ihtimalle, o yüzden şimdiye kadar olan tecrübeyle iyi ve kötü yanlarını yazmaya çalışacağım.

    iyi yanları:

    1. yakıt ekonomisi, 60 litrelik mazot deposuyla 1400 kilometre yol gidebilirsiniz boş araba ve 5. vites 80 km/h civarı yumuşak kullanımla.
    2. gereksiz derecede geniş iç hacim. boşuna enişte arabası vs. demiyorlar.
    3. ucuz yedek parça ve usta bolluğu. sanayide en sevilen araçlardan biridir, her türden aksesuar ve parçasını bulabilirsiniz. çok komplike olmayan donanımı ve nerdeyse sıfır olan elektronik aksamı sayesinde kolay kolay arıza vermez.
    4. yakıt pompası ve bujileri. bunlara ayrı bir başlık lazım, 10 yılda sadece bir defa pompa contasından mazot kaçağı oldu ve bujileri değişti(sanırsam), toplam 200 tl gibi bir masrafı oldu. hüp diye çekiyor mazotu depodan, maşallahı var.
    5. lastik ebatları. piyasada en çok bulunan lastik ebatlarıdır, benimkinin üstünde 195/65/14 88h var, ince yanaklı. iyi yanı ince lastik olmasından dolayı az sürtünme ve dolayısıyla az yakması. kötü tarafı ise yol tutuşunun nerdeyse olmaması. (burda bir tezkip yazmam lazım; 185 tabanlı olduğunu gördüm kaputu açınca önerilen lastik ebadında. bir santim geniş tabanlı bir lastiğim varmış :) maguruz nickli yazra teşekkürü borç bilirim. )
    6. motor bakımlarını düzenli yaptırdığınız takdirde sizi yarı yolda bırakmaz, zırt pırt arıza vermez.
    7. şehir içi ortalamam (istanbul) 4.9 litre/100km. sağdan sağdan gidip, fazla heyecan aramıyorum genelde*şehir dışı ise 4.0 litre/100km.

    kötü yanları:
    1. debriyaj. ticari olmasından dolayı sert bir debriyajı var, trafikte sol bacağınız çok ağrıyor. alakalı olarak vitesleri sert, iki parmakla değiştiremezsiniz, o topuzu güzelce avcunuza alıp çekeceksiniz. hele 5'e takarken sağlam bir sağ kol lazım, solak olduğum için az sakatlamadım kendimi 5'e takarken.
    2. yol tutuşu. arabanın altı yüksek, bir de benim gibi ince lastik kullanıyorsanız saatte 90'ı geçince arabanın sağa sola çektiğini hissedersiniz bol bol. aerodinamik diye bir şey yok, kutu gibi araç. viyadüklerden geçerken hızınızı azaltın yoksa bir anda yan şeride zıplayabiliyor.
    3. güvenlik donanımı. sadece bir adet hava yastığı var, direksiyonda. o yüzden sevdikleriniz ve kendi canınız için en asgari hızlarda sürmenizi tavsiye ederim. ncap falan hep doblo üretildikten sonra ortaya çıkan şeyler. *
    4. dizel motor olmasından dolayı emisyonunun yüksek olması ve bakım maliyetlerinin benzinlilere göre daha yüksek olması. emisyon meselesini düşünen tek doblo şoförü benim sanırım.
    5. tuğra, enişte esprileri ve trafikteki kötü ünü. insanlar önünüze kırmaya çekiniyor ya da yol verdiğinizi görünce inanamıyorlar doğal olarak. gülümseyin geçin, bu arabanın doğasında var.
    6. üstteki maddeye ek olarak yılda en az 7-8 defa polis çevirir, kontrol yapar. muayneler, sigortalar vs. hep hazır ve yanınızda bulunsun. cezası büyük, değmez risk almaya.

    şimdilik aklıma gelenler bu kadar, eklememi/düzeltmemi istediğiniz yerler olursa buyrun, editlerim. sorunuz varsa da(usta, parça gibi) elimden geldiğince yardımcı olurum.

  • ahmet çakarın kulakları çınlasın zamanında;
    "arda turan barcelonada oynayacak kalitede bir futbolcu değil" demişti..

    şimdi anladık seni hoca..

  • çekemez diye bir şey olamayacağı için yanlış yanıtlanmış soru.

    bankalar size istediğinizde paranızı geri vermekle yükümlüdür. burada sorun sizin çektiğiniz paranın ne statüde olduğudur. yani vadesiz hesapta duran parayı zaten çekebilirsiniz. banka açısından tek sorun nakit bulmaktır ve çok sıkışırsa merkez bankası'ndan nakit temin eder. sonuçta kağıt bu. mb'ye rakam ya da kağıt devreder, karşılığında kağıt para alır ve size verir.

    eğer vadeli hesaptaki paranız çekecekseniz de durum aynıdır aslında ama bu durumda banka başkalarına kredi olarak verdiği paranızdan olacağı için sorun daha büyüktür. banka (eğer mümkünse) kendi özkaynakları ile bunu karşılar ki bankaların belli bir miktar özkaynak ve hazırda nakit bulundurma zorunluluğu vardır. bankaların sağlık ölçeklerinden biri kredi/özkaynak oranıdır. yani adam başkasına sattığı paranın belli bir oranını elinde hazır bulundurmalıdır ki istendiğinde geri verebilsin. iç yüzü biraz daha karışık aslında çünkü bu hazır para esasında bir tür kağıt (hazine bonosu vb) olarak da durabiliyor. yani banka onları yine devlete ya da mb'ye verip para alabilir.

    esas sorun tüm bankacılık sistemine emanet paranın tamamına yakınının çekilmesinin istenmesidir ki abd'de büyük buhran öncesinde olan olaylardandır ve çok nadirdir. böyle bir durumda zaten ya savaş ya da çok büyük ulusal afet vb olmuş olmalıdır yani sistemin genelinde sorun vardır. yine de olduğunu varsayarsak bankalar zaten devlet kontrolüne geçer, devlet paranızı gerekirse basar verir ama artık o durumda o parayı tuvalet kağıdı olarak mı kullanırsınız, yakar da ellerinizi mi ısıtırsınız siz bilirsiniz.

    normalde kesirli bankacılık sistemi sonucu verilen krediler her zaman toplanan paradan büyük olduğu için aslında çekilen para tek başına sorun değildir. bankalar açısından esas sorun verdikleri kredilerin geri gelmemesidir. yani onlar para bulamazsa sorun daha büyük. yoksa çok zora düşen bir banka bddk yönetimine geçer ve devlet zaten mevduata verdiği destek gereği paranızın belli bir miktarını size hemen verir. üzerindeki kısım ise insafa kalmıştır. birden çok banka bu duruma düşerse yine devlet para bulur, yaratır verir.

    kesirli sistem bankaya yatırılan 1 birim paranın şu an da 7-8 kat kadar fazlasının krediye dönüştürülmesine izin vermekte. yani siz 100.000 tl yatırdığınızda banka bunu 700.000-800.000 tl'ye kadar krediye dönüştürebilir. siz paranızı isterseniz tek sorun nakit bulmasıdır ve devletten temin eder. ama o 700-800.000 gelmezse işler sarpa sarar, banka (yeterli özkaynağı yoksa) elden gider.

  • size bir şey söyliyim mi? muhtemelen erkek tarafı bu şartları kabul etmiştir. o kadın bunları yazacak cesareti erkek tarafından almıştır.