hesabın var mı? giriş yap

  • piyasa ortalama fiyatı 170 tl/litre olan virüslere karşı en etkili dezenfektanı yarı fiyatına almışlar. hem de mübarekler için alkolsüz. bu dezenfektan su içerisine 1/20 oranına kadar seyreltilebiliyor.yani kullanımda litresi 3.5 tl’ye kadar düşüyor.

  • bu tip ortamlarda, katılımcıların yarısından fazlası ne konuşulduğu ile ilgilenmez bile. konuşmacı " salonda bomba var, 5 dk sonra patlayacak" dese çoğu kişi duymayacaktır. duyanlar kaçmaya başlayınca onlar da kaçar.

    öğrencilik böyledir biraz. sonuçta tören, herkes kendi derdinde, platonik aşkını saniye saniye izleyeni, kankasıyla sohbet edeni, sağa sola espri yapmaya çalışanı, kamera görünce sırıtanı ile öğrenciler bunlar. aralarında mutlaka ciddi sayıda ilgili konuşma nedeniyle duygulanıp ağlayanlar da olmuştur, öfkelenenler de, hırslananlar da. böyledir. hepimiz öğrenci olduk.

    orada yapılan konuşma, sosyal medya için bir anlam ifade eder, yöneticiler için bir anlam ifade eder, itü gelenekleri için bir anlam ifade eder. kameraya gülümseyen kızlar, anlamından bir şey kaybettirmez.

    bana anormal gelmeyen durum.

  • monster bilgisayar alsam mı diye düşünüyordum, 2/b sınıfından ilhan arkadaşımızın ibretlik kompozisyon çalışmasını görünce vazgeçtim.

    kimler kimler ceo oluyor, ben niye olamıyorum?

  • türk tipi işletmecilik anlayışının sonucu ortaya çıkan durum.
    çalışma saatleri uzadıkça verimlilik düşer. milletçe bunu anlamıyoruz hiç bir zaman da anlamayacağız. iş veren ''ben bu parayı bu personele veriyorsam bir şekilde bu parayı çıkartmalıyım'' zihniyetiyle saat olarak personelini fazla çalıştırmaya çalışıyor. işte vizyonsuzluk nedir en net örneği bu. bu hiç bir zaman düzelmeyecek bir sorun. herkes yaptığı işten, iş yerinden ve iş vereninden nefret ediyor. kimse uzun mesai saatlerinden dolayı kendini geliştiremiyor, dinlenemiyor, yaptığı işe saygı duymuyor ve daha bir sürü sıkıntı.

    edit: evet ben de biliyorum tek sorunun sadece uzun mesai saatleri olmadigini ama ücret, idealizm artık her ne ile motive olduğunuzun tükenmişlik sendromu içine düştüğünüzde bir anlamı kalmayacak. bu çözülmesi gereken ilk ve en temel sorun. kimse harici bir hayat yaşamasına izin vermeyen, eşiyle evlatlarının arasına giren bir işi mecburiyetten yapsa bile sevemez sahiplenemez doğal olarak başarılı ve verimli olamaz.

    edit: format geregi tanim eklendi.

  • 1 eylül 2022 celal şengör'ün ifadeye çağrılması'na cevaben gerçekleştirdiği savunmadır.

    " bu değerlendirme bilimsel bir değerlendirme olup tarihi bir gerçeklik taşımaktadır" denilen savunmada "sayın cumhuriyet savcısı sadece wikipedia'ya bile bakmış olsalar ne demek istediğimizi anlar" ifadeleri kullanıldı. wikipedia’dan yapılan alıntılar savunmada şöyle yer aldı:

    "musa'yla ilgili ilk yazılı kaynak babil sürgünü sırasında üretildiği düşünülen metinlerdir. bu metinler musa’nın yaşadığına inanılan dönemden yaklaşık olarak 1000 yıl sonrasına denk geliyor ve musa veya kutsal kitap ile ilgili bazı anlatıların babil-sümer anlatıları ile benzerliklerine de ışık tutabilir. (…) musa'nın doğumu ve büyütülmesi ile ilgili anlatılan öykülerin bir kısmı akad kralı sargon, hint en:karna ve yunan oedipus öyküleri ile örtüşür, yani belli ki masalsı bir karaktere yakıştırmadır. (…) 21. yüzyılın başlarında arkeologlar, ibrahim, ishak veya yakup'u güvenilir tarihi şahsiyetler yapacak herhangi bir bağlam kurma umudundan vazgeçtiler.

    prof. celal şengör’ün savunmasında bütün bunlara ek olarak nuh tufanı’nın da masallara dayandığı anlatıldı:

    şengör’ün 2003'te dünyanın en prestijlilerinden olan amerika jeoloji derneği tarafından yayımlanan bir kitabında nuh tufanı menkıbesini detaylı olarak inceleyerek onun da 1875'ten beri pek çok eski ahit uzmanı, asurolog, tarihçi ve arkeoloğun da defaatle yayımladığı gibi—tamamen sümer, asur ve babil mitolojilerine, yani masallarına dayandığını, sözde dünyayı kaplayan bir tufan için jeolojik en küçük bir iz bile bulunamadığını belgelemiştir.

    şengör'ün eserinin orijinalliği ilk defa sümer, akkad, babil, yunan ve eski ahit anlatılarını sütunlar halinde dizerek bir ‘deneştirme şeması’ oluşturması olmuştur. şengör'ün şeması hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak bir şekilde nuh tufanı menkıbesinin eski mezopotamya masallarından türediğini ispat etmekte, kendinden önce pek çok bilim insanı tarafından zaten ortaya atılmış bu görüşü desteklemektedir. bu şema dilekçemiz ekinde sunulmaktadır. "

    dipnot: (bkz: benim manevi mirasım ilim ve akıldır)