hesabın var mı? giriş yap

  • geceleri kayalıklarında oturmaya bayıldığım yer. hafif esinti ve belki bi miktar dalga sesi, iyot kokusu, mehtap, melankoli...

    bir de seneler evvel askere gitmeden önceki gece saatlerce aval aval denize baktığım yer, ne günah işledim de doğubayazıt çıktı bahtıma diye beynimi kemirerek...

  • yds’den mi kaldın çen. vasıfsız çeni. çalışmak koyuyor di mi lan? alışmışsın var yemeye çalışmak gerekince tutuşuyorsun. adım gibi eminim torpili vs ayarladın barajı geçemedin diye ‘hakeden’ birisini alacaklar ona tutuluyorsun.

  • yıllardır yazılımlar ve veritabanları ile uğraşan biri olarak şunu söyleyebilirim ki,
    eğer yazılımlar ve sistemler üzerinde doğru düzgün bir şeffaf denetleme mekanizması yoksa toplam 1 saat içerisinde bile 8 farklı cevap anahtarında çalışacak 8 farklı şifreleme yöntemi ile şıklar belirlenebilir.

    zaten işin içinde olan biri için son kpss skandalındaki olaylar nedeniyle güvenlik artırıldıysa, soruları dışarı çıkartmak yerine belirlenmiş cevap yapısını içeri sokmak daha kolaydır.

    bu tip bir durumun gerçekliği durumunda iki ihtimal ortaya çıkıyor.

    a) ösym içerisinde bu algoritmayı uygulayan ve yazılımlara doğrudan müdahelesi olan kişiler tarafından daha sonra bu algoritmanın dışarı satılmasını sağlayan "çıkar amaçlı suç örgütü" söz konusudur.

    b) bu sınavdan yüksek puan alarak kazanılacak üniversite ve bölümlere bazı "özel" insanların yerleştirilmesini amaçlayan ve bunun sonucunda hakim/avukat/mühendis/doktor lardan oluşan ülkenin her noktasında söz sahibi olacak özel bir nesili amaçlayan bir "terör örgütü" söz konusudur.

    her ne kadar hakkında açılacak soruşturmanın bile, körler sağırlar birbirini ağırlar ekseninde olacağını bilsem de,
    soruşturmada yer alacak onurlu birileri okur umuduyla yazayım.

    bu işin olası sorumluları aşağıdakilerden biridir ama hangisidir?
    a) şıkları karıştırma algoritmasını yazan yazılımcılar.
    b) şıklar karıştırıldıktan sonra veritabanına erişebilecek veritabanı kullanıcıları.
    c) veritabanına ve programa erişim kontrollerini elinde bulunduran sistem yönetimi.
    d) hangi öğrenciye hangi kitapçığın geleceğinin bile belli olduğu bir sisteme onay veren idari kadro.
    e) hepsi.

    şimdi ihtimal dahilinde yukarıdaki şıkların gerçek olması durumunda.
    başka neler yapılabilir?

    1- hangi öğrencinin hangi okulda, hangi sınıfta sınava gireceği, hangi sırada oturup hangi tür kitapçığın geleceği belirlenebilir.
    2- istenilen öğretmen istenilen sınıfta görevlendirilebilir.
    3- istenilen öğrenciler bir sınıfa toplanıp, istenilen öğretmenlerle buluşturulabilir.

    sınav sonrasında yapılabilecek diğer müdahaleler farkedilebilir ve fiziksel evraklarla karşılaştırılabileceği için bu risk büyük ihtimalle alınmayacaktır.

    böyle bir durum söz konusu ise, sorumlu kişiler, onları bu konuma getiren amirler, amirleri atayan bürokratlar dahil olmak üzere dürüst bir soruşturma yapılmalıdır.

    ve hükümetimizin halkına birazcık bile saygısı varsa, şu dakikadan itibaren sınav ve seçim sistemlerini denetleyecek, tüm siyasi partiler ve ilgili bilişim dernekleri tarafından belirlenecek uzmanlardan oluşacak bağımsız bir bilişim denetim kurulunun oluşturulması için adım atmalıdır.

    yoksa öğrencilerin girecekleri okulu belirleyen bir sınavda bile bunlar olabiliyor ise, bir vatandaş olarak ülke kaderini belirleyen bir seçim sistemine güvenmemiz beklenemez.

  • kız isteme, söz, nişan, kına, düğün, balayı şeklinde seri albüm yapan, her albüme ortalama 200 fotograf ekleyen bağyan arkadaşın duvar'ına doğru;

    "aman bu gazla gerdek gecesi resimlerini de koymayasın banu'cum"

  • -hangi okul?
    --hacettepe...
    -maaşallah! tıp yani!
    --yok alman dili ve edebiyatı.
    -ankara üniversitesi mi?
    -- yuoo! hacettepe...
    - e tıp o zaman!?
    --hayır teyzecim almanca bizim...
    -ama hacettepe demedin mi?
    -- evet teyze doktorum ben
    -maaşallah! tü tü tü...

  • şimdi gördüğüm video.
    yemin ediyorum çok az şeyi böyle zevkle izledim..
    o korumaların acizliğini gördüm ya dünya gözüyle bu bile bana yeter..

    şşş noldu la korumalar.!! bi tarafınız yemedi değil mi, protestoculara dokunmaya, bırak göz altına almayı, bırak ağzını kapatmayı, bırak iktirip kaktırmayı, elinle dokunamıyorsun bile..
    elinden gelen sadece öööeeeeeeeaaaaaağğğğğğhhhhh diye bağırmak..

    noldu yemedi di mi?
    şu acizliğinizi görmek bile yetti bana. ahahahahhaha..

  • son derece sağlıklı ve normal bir davranıştır. esas bütün çizgi film boyunca tek yaptığı içgüdülerinin sesini dinleyerek atalarının yüz yıllardır yaptığı gibi fare kovalamak olan ve hatta evde beslenmesinin sebebi de büyük ihtimalle farelere karşı beslediği bu içgüdüsel garez olan tom'un kötü olduğunu düşünmek abesle iştigaldir ve hatta gerzekliktir .

    tom gerçek hayatta olsa kedilerin şahı seçilebilecek derecede zeki ve becerikli bir hayvanken senaryo yazarından torpilli olan jerry'nin gerektiğinde fizik kurallarını bile ihlal ederek her defasında bu fedakar kediye karşı galip geliyor olması esas büyük haksızlıktır.

    bunca zaman senaristler tarafından olduğu kadar animatörler tarafından da kayrılan jerry'nin tom'a göre daha sevimli çiziliyor olması kitleleler üzerinde yoğun ve bilinçli bir tom düşmanlığının ve jerry sempatizanlığının pompalanmasına sebep olmuş, bunun sonucu olarak da yılardır pis ve hastalık taşıyıcısı olduğu bilinen, lağamlarda yaşayıp bokun bucağın içinde yetişen bildiğimiz boklu fare baştacı edilmiştir.

    bunun yanında yine yüz yıllardır insanoğlunun en büyük dostlarından biri olan ve fare gibi haşeratları evlerden uzak tuttuğu için sevilen beslenen yeri geldiğinde bir top yumakla boğuşmasını neşeyle izlediğimiz yumuşak tüylü sevimli kediler tom'un nezninde yerin dibine sokulmuş, insanlar daha küçük yaşlardan itibaren medyanın çirkin ve taraflı yayınlarıyla yanlış yönlendirilmiş adeta beyinleri yıkanmıştır.

    hal böyleyken her daim insanın en yakın dostlarından biri olmuş, evlerimizi açıp kışın gerek şömine önünde gerek sobanın yanında en güzel yeri verdiğimiz kedi dostlarımızı bir kalemde tukaka etmek esas garabet değil midir? tom elbette her ne kadar jerry ismiyle sempatik bir hava verilmişse de eninde sonunda hastalık taşıyan bir fare olan o pis yaratığı kovalayacak elbette yakaladığı yerde anasını bile belleyecektir.

    bilinçli bir televizyon izleyicisi olarak bunca zaman hiç bir propagandanın etkisinde kalmayıp sabırla tom'un jerry'nin kafasını koparacağı aydınlık günün hayaliyle yaşayan çilekeş insanlar işte gerçek aydınlar bunlardır. hepsine benden selam olsun.

    dünyanın tüm tom severleri birleşin!

  • zeka geriliği detected. cilveli reprezant, 6-7 kazanıyorlar. nasıl bu kadar kafanızda karikatürize ediyorsunuz? para mevzusundan başlarsak çok para kazansak doktorlar da çok paracı dersiniz, az para kazansak "kim lan bu doktorlar 5 bin liralık adam işte" diyorsunuz. kazancımızdan ne istiyorsunuz anlamıyorum ama isteseniz de istemeseniz de aç kalmayacağız. ayrıca hepi topu bir yıl içinde bir kaç kere reprezantlar ilaç sundu hepsi de erkekti ve verdikleri tek şey ışık kaynağı ve kalemdi. ve özgüveninizin kaynağı da var ayrıca, ve bu ne para ne pul ne de makamdan ileri geliyor. bugün 16 yaşında kalbi duran çocuğu hayata ben döndürdüm. geldiğinde kalbi atmayan kızı ben yaşattım. al sana özgüvenimin kaynağı. ben insan hayatı kurtarıyorum, ben insanların ağrılarını acılarını kesiyorum, ben hayatımı başka insanların hayatına adadım ve bunun da hem madden hem de manen karşılığını görüyorum. benim hastalarım bana, hiç tanımadıkları adama kurbanın olayım, allah razı olsun diyor. bu da bana yetiyor. aklınız almıyor ama biz doktorlar bu dünyanın şanslı seçilmiş kişileriyiz. kusura bakmayın. karşımızda kompleks yapıyorsanız bu sizin sorununuz.

    (bkz: haters gonna hate)