ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gezegen
-
yörünge dinamikleri, iki gaz devinin (büyük oranda gazdan oluşan gezegen) çarpışmasını pek olası kılmasa da, bir gezegen sisteminin oluşumu sırasında böyle bir etkinin gerçekleşmesi için küçük bir olasılık vardır. bu tip bir çarpışmanın sonucu esas olarak çarpma hızına ve açısına bağlıdır.
kafa kafaya çarpışmalar genellikle gaz devlerinin katı çekirdeklerinde veya gaz zarflarında herhangi bir malzeme kaybı olmaksızın tamamen birleşmesine yol açacaktır. bununla birlikte daha hızlı bir kafa kafaya çarpışma, iki çekirdek birleştikçe gaz zarfın çoğunun kaybına yol açacaktır. çok yüksek hızlar ise her iki gezegeni de tamamen parçalayıp yok edecektir.
kafa kafaya olmayan çarpışmalar (eğik çarpışmalar olarak bilinir) farklı sonuçlar verebilir. örneğin, iki çekirdek birbirinden tamamen kaçınırsa, her iki gaz devi de gaz zarflarının önemli bir kısmını kaybedecek, ancak birleşmeyecektir. çekirdekler bir açıyla çarpışırsa, gezegenler birleşebilir veya birleşmeyebilir, ancak her durumda büyük miktarda gaz zarfı kaybolacaktır.
çok eğik çarpışmalar gezegenleri hiç bozmaz ve her ikisi de neredeyse aynı yörüngelerde kütle kaybetmeden devam eder. gaz devleri arasındaki eğik etkiler şekillerinde değişikliklere veya yavaşlığa yol açabilir. bu, diğer yıldız sistemlerindeki gaz devlerinin erken etki tarihini incelemenin bir yolu olarak kullanılabilir.
jüpiter veya satürn'ün daha küçük gaz devlerinin birleşmesinden oluştuğuna dair somut bir kanıt olmasa da bu bir olasılıktır. jüpiter ve satürn, güneş'ten daha yüksek ağır element* oranına sahiptir, bu da bunlardan birinin veya her ikisinin böyle bir çarpışma sonucu oluşmuş olabileceğini düşündürür.
kaynak
lüks mağazada kendini bir şey sanan tezgahtar
sarar reklamındaki ideal aile
-
http://www.sarar.com.tr/images/blacktie/25.jpg
çok fantastik ailedir. hani böyle bir ailem olsun istermiydim diye soruyorum kendime dünden beri. bu ne olm böyle? ortalama bir tip ile aile içerisinde gollum muamelesi görmem işten bile değil. ailecek bir iftara neyim gitsek, dışarıdan direkt olarak uşak damgasını yerim bu tipimle.
ayrıca o anne ne öyle? çocukken veli toplantısına, üniversiteden mezun olurken diploma törenine çağırmaya çekinir insan. psikolojim bozulur, katil olurum şerefsizim.
yok lan yok. böyle aile benden uzak olsun. bu reklam da kaldırılsın, yasaklansın. kültürümüzde yok böyle şeyler!!1
edit: kortle kan alp urungu sağolsun patlayan linki tekrar gönderdi
http://cf.kizlarsoruyor.com/…-ae15-d78c6aa08001.jpg fotoya tıklayınca pc ye indiriyor çözemedim amk. haberiniz olsun
https://www.youtube.com/watch?v=7cilga14zyo
http://www.kokteylde.com/…qh41h4658mjh23m31glbi.jpg
gelmiş geçmiş en büyük yalan
roman okumanın hiçbir faydasının olmaması
-
uzun zamandır yazmak istediğim bir konu gündem olmuş. öyleyse yazalım bakalım. roman okumanın faydası olmadığını iddaa etmek kolaydır. çünkü kurgu olmayan kitaplar daha net ve pratik bilgiler paylaşır. oysa romanlar bunu alttan alta işler. romanların insanları kişisel gelişim kitaplarına göre daha çok etkilemesi de bu yüzdendir. insanın bir bilgiyi hazmedebilmesi için onunla yaşamayı öğrenmesi ve onunla anı biriktirmesi gerekir. romanlarda olayları yaşarsınız ama kurgu olmayan kitaplarda nasihat alırsınız.
şimdi bir tane örnek verelim. elon musk mesela, adamın hayat felsefesini otostopçunun galaksi rehberi belirlemiş. tabii bu adam 6-7 yaşından beri günde neredeyse 1 kitap bitiren bir herif. adam erken bir yaşta, 14 yaşında varoluş sıkıntısına girip; bu kitabı okuyup hayatındaki anlamı bulmuş. bir de kitap okumayanlara bak; adam 20 yaşını geçmiş hala varoluş sıkıntısı çekiyor, hayatında ne yapacağını bilmiyor. neden peki? çünkü insanın hayatının anlamını bulabilmesi için olabildiğince tecrübe edinmesi gerek. bunun en kısa yolu da kitap okumaktır. resmen dahi olarak görülen adamların yazdıklarını okuyup, kahramanların yaşamını eleştirip özümseyebiliyorsunuz kitap okurken. yüzlerce seçenekle karşılaşıp "hmm, ben burada böyle davranırdım", "bence bu seçim yanlış, hayal kırıklığına uğrayacak" diye düşünüp hayat felsefenizi oluşturabiliyorsunuz.
bir roman okumak insanı lap diye değiştirmez. adım adım gelişirsiniz. tıpkı vücut çalışmak gibidir. aylardır uğraşırsınız, "ulan hiçbir değişiklik yok" dersiniz. fakat 6 ay sonra bir bakmışsınız ki vücudunuzda daha önce fark etmediğiniz kaslar var. roman okumak da böyledir, insanı alttan alta bilgeleştirir. insanlar sizle konuşmaktan daha çok zevk almaya başlar; çünkü hikayeleştirerek anılar anlatabilir, bir konu hakkında kimsenin düşünmediği bir bakış açısıyla yorum yapabilirsiniz. en basitinden kitap okumak karmamı 300'lerden 460'lara taşıdı. ki uğraşmadım bile, yazmayı da geliştirdiğini buradan görebiliyoruz.
ekleme: empati olgusundan bahsetmeyi unutmuşum. roman okumanın en büyük getirisi empati yeteneğidir. eğer belli bir miktarda kitabı geçerseniz otomatikleşiyor bu olay. yani isteseniz de istemeseniz de empati yapıyorsunuz. bu gerçekten faydalı mıdır, bilinmez. ben şahsen bu aralar biraz da olsa empati yeteneğimi köreltmeye çalışıyorum ama olmuyor. o kadar güçlü öğrenmişim ki, farkına bile varmadım.
külotlu çorap giydirirken ayağı yerden kesen anne
-
işte o anne yüzünden kıçıma kaçan çorabı çıkarmaya uğraşmaktan ders bile dinleyemedim ben adam gibi, yoksa var ya çok okurdum ben.
evlilik teklifi alınca travma geçiren kezban
-
çömeldi,sağa sola gitti,demirlere dayandı,en son oturdu ama bir kere bile adama sarılmadı.
adamı değil evliliği istediğinin kanıtı bir video olmuş
ekşi itiraf
-
küçükken annemin dikkatini çekmek için salıncakta sallanırken kendimi yere atmıştım. annem görmeyince belki duyar diye avazım çıktığı kadar bağırmaya başlamıştım, duymayınca da kalkıp salıncağa geri binmiştim.
hulusi akar'ın putin'i görünce verdiği tepki
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
x: adamın babası çok zengin belli
y: ingiltere'de doktormuş ya
x: hadi yaa
y: sen ingiltere'de doktor ne demek biliyor musun?
x: doc?
6 temmuz 2020 arçelik buzdolabı yangını
-
burada konu gündem olduktan sonra arçelik bu ailenin zararını karşılayacaktır. illa yapmanız gerekeni yapmanız için toplumsal utanç mı devreye girmeli. illa kavga mı etmeli. kırk yıllık marka imajınızı tek bir hareketinizle yerle bir etmeniz an meselesi sayın arçelik.