ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
trt spikerinin canlı yayında bayılması
-
türkiye'nin özeti gibi videodur. cumhurbaşkanı erdoğan diye diye bir suya muhtaç kalıp düşüyoruz
cemaate yapılan haksızlıkları kimsenin konuşmaması
ingilizce
-
ingilizceyi bir noktaya kadar öğrendiniz. tenseleri biliyosunuz, modalları biliyosunuz, çok geniş vocabulary'niz var ama akıcı olarak konuşamıyor musunuz ? öyleyse bağlaçları (conjunctions) öğrenin ve bunu konuşmanıza yerleştirmeye çalışın. bunu size pek çok ingilizce öğretmeni söylemeyebilir.
maalesef öğrenim süreci boyunca bize öğretilen bağlaçlar and, or, but, for, because, yet, so... bunlardan öteye pek gidemiyor. bağlaçlar ingilizcenin en önemli konularından birisidir. binlerce bağlaç vardır ve bağlaçları bilmeden akıcı konuşabilmeniz mümkün değildir. bir cümle söyler durur bekler diğer cümleyi söylersiniz. ingilizceyi geçtim kendi anadiliniz olan türkçede bile bağlaçları kullanmadan akıcı konuşabilmeniz mümkün değildir. (son cümlede bile bağlaç vardı (bkz: unless) hatta bile derken bile bağlaç kullandım. (bkz: bile) (bkz: even) hatta da bir bağlaçtır. (bkz: hatta) (bkz: moreover)
ingilizce konuşurken çok ihtiyaç duyduğumuz ama bilmediğimiz için cümleyi bitirmek zorunda kaldığımız bağlaçlardan birkaç tanesini yazayım. eminim bunları gördüğünüzde neden öğrenmedim ki diyeceksiniz.
as if = sanki
even if = "...sa bile - olsa bile"
as a result = sonuç olarak
only if = "yalnızca ....ması durumunda"
unless = "...madıkça -....medikçe"
besides = üstelik
due to = yüzünden "'den dolayı"
otherwise = aksi takdirde
providing = "....ması koşuluyla"
gibi gibi. daha binlercesi vardır. ingilizce öğrenme noktasında tıkandıysanız bağlaçlar konusunu kapsamlı bir şekilde gözden geçirmenizi ve pratiğe aktarmanızı öneririm. bağlaçlara hakim olmadan akıcı konuşmak pek mümkün değildir. adı üstünde bağlaç (bkz: bağlaç) (bkz: bağlamak)
türkçe konuşmaya çalışan yabancılara dikkat edin birçoğu bağlaçları bilmediği için cümle aralarında takılırlar. ingilizce konuşurken birçoğumuz öyleyiz maalesef.
emekli olacak imamı son rekatta sırtlayan cemaat
-
jübilesinde imama son kıyağını yapmış cemaattir.
- nasıl kıldık namazı ayasofyadaaa... sofyadaaaaa... sofyadaaaağağağa..
polis kullanabileceği şiddetin %10-15'ini kullandı
-
"ama kullanabileceği vicdansızlığın %100'ünü kullandı" şeklinde devam etmesi gereken cümle.
240 saat uykusuz kalmak
-
uykusuz kalma dunya rekorunu az farkla kacirdiniz demektir..
http://en.wikipedia.org/…dy_gardner_(record_holder)
uzulmeyin, gotunden sallama rekoru hala sizin..
samsung tablet kutusundan hıyar çıkan çocuk
-
çıkan hıyarı bile hak etmeyen çocuktur.
boyd bushman'ın ifşa ettiği uzaylı fotoğrafları
-
muhtemelen başarısız bir prank'tir. uzaylıların insan formunda yani humanoid olarak tasvir edilegelmiş olması sinemada bugünkü cgi tekniklerinin olmaması, bu tip kostümler üretmenin daha kolay olması ve bu şekilde onu insanla akrabalaştırarak ruh vermenin ve iletişim kurmanın kolay olmasıyla ilgilidir. farklı kıtalardaki canlılar bile bu kadar farklı evrimleşirken farklı bir galaksiden gelen bir canlının toplama kampından kaçmış kemikleri sayılan koca kafalı bir insan gibi görünmesi akla ve mantığa aykırıdır. bu ancak "insanı uzaylılar yarattı" teorisiyle birlikte ileri sürülebilecek iddia olabilir, lakin 200 bin sene önce gelip dünyada insanı yaratan uzaylının 200 bin sene sonra gelip motor arızası nedeniyle nevada'ya falan çakılacağını düşünebilene de herhalde bir ödül falan vermek gerekir.
debe editi: gezi şehitleri ölümsüzdür.
kırşehir şeker fab işçilerinin işten çıkarılması
-
çok sevindirici bir gelişmedir. darısı diğer işçilerin başına. (bkz: svihs)