ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cinci hoca seansı
-
doktora gitseler yok karımın saçını gördü yok şöyle oldu böyle oldu diyecek ve arıza çıkaracak, belki de doktora saldıracak tipler bu hocalara hiç seslerini çıkarmıyorlar. adam, kadına başka bir şey yapsa hiç itiraz edecek gibi görünmüyor. cidden şu zihniyeti anlamak mümkün değil.
yaran diyaloglar
-
sevgili dedem 90 yaşında, boğazına müthiş düşkün bir adamdır. tatlıyı, tuzluyu, eşkiyi, pastayı, böreği, çöreği buldu mu hayatta affetmeyen bir adam olarak, haliyle de kilo ve sağlık sorunları yüzünden anneannem tarafından sıkı bir perhize maruz bırakılmaktadır.
bir yaz günü öğle vakti odasındaki kanepeye uzanmış, gözleri kapalı, yüzünde mutluluktan oluştuğu belli olan bir gülümseme ile parmakları ile alnına hafif hafif vurarak bir ritm tutturduğunu gördüm ve aramızda şu diyalog gelişti:
- dede yatmışsın güzellik uykusuna. maaşallah, keyfin yerinde.
+ öyle öyle (halen gülümsüyor)
- hayırdır dede ya? niye gülüyosun böyle, ne düşünüyorsun?
+ anneannen yarın kurabiye yapacakmış da, onun hayalini kuruyorum.
sadece bir kurabiye yemesine izin verildi diye bu kadar mutluymuş meğer adam... ey yaşlılık, bakalım bize neler yaptıracaksın?
le petit soldat
-
"ben kış olduğunu hissedene kadar yaz geldi" mevsiminde; paul klee tablolarını hatırlatan bir gökyüzü ve gözlerinin altı velazquez grisi bir kadın, "yaşamanın güzel yanı henüz ölmememiz" diyen godard filmi. arabada okudukları jean cocteau'nun kitabında geçen "gerçek ve rol aynıdır", banyodaki işkence sahnesine göndermedir. ayrıca godard, klasik müzik için şöyle der:
bach için çok geç, o sabah 8'de dinlenir.
mozart için çok erken, o akşam 8'de dinlenir.
beethoven ise çok derin, gece yarısı dinlenir.
ey müslümanlar kudüs'e sessiz kalmayın
-
en son bunu dedikleri insanlar mavi marmara gemisine binip ölüme gittikten ve israil ile türkiye'nin arası mecburen düzeldikten sonra sakat kalanlara ve ölen insanların yakınlarına "size gidin diye başınıza silah mı dayadık!" demişlerdi. bu da burada böylece dursun.
merkez bankasının 30 milyar tl bağışlaması
-
getirin ordan matbaayı, merkez kardeşim şov yapacak!
lionel messi
-
amk zitvatorok antlaşması gibi adam bundan sonra sen benim değil, sadrazamım suarez'in dengisin dedi resmen ya la.
gelen mesajlar üzerine edit: avusturya-macaristan imparatoru ile osmanlı sadrazamının denk tutulduğu antlaşma, 1533 tarihli istanbul antlaşması'ymış, zitvatorok antlaşması ile bu durum ortadan kaldırılmış, lise tarih bilgisi ile bu kadar oluyor işte. özel mesaj ile durumu ileten arkadaşlara teşekkürler.
beşiktaş şampiyon olursa anırırım
-
rasim ozan kütahyalı'nın beyanatı. ahmet çakar ayarı verdi:
-senin anırmana gerek yok ki.
31 mart 2020 fatih portakal'ın yürek yemesi
-
şu an canlı yayında, kötü yönetim nasıl olur örneği türkiye dedi.
kendisinin en ağır eleştirisi oldu sanırım...
tanım, yürek yiyerek eleştiri yapmıştır.
tekrarı
link eklendi.
ahey uluslararası halay suçları mahkemesi
-
düğünlerde silah sıkıp adam öldürenlerin yargılandığı mahkeme.
iş çıkışı spora giden insan
-
fakirdir. spor dediğin sabah güne başlamadan önce yapılır, duş ve kahvaltı sonrasında da güne başlanır. ednan ziyagil'ler öyle yapıyordu, ordan biliyorum.