ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ekşi sözlük'ten en az 15 bin yazar uçurulmalı
-
sözlükte kalabilecek yazarların kriterlerini öğrenir öğrenmez balık haline koşup ahtapot aldım bi tane, vaktim kısıtlıydı pişirmeden yuttum. sörf tahtası pahalıydı, deponun tahta kapağını söküp koltuğumun altına kıstırdım koşarak venice beach'e gidiyorum. allahını seven varsa yerini söylesin bu venice beach'in. sörf yaparken karakter geliştirme dersleri alıcam. lütfen bana bir şans daha ver sözlük.
chp'nin 13 yıllık akp iktidarını özetlediği video
-
tüyleri diken diken eden, ne türlü stres testlerinden geçtiğimizi hatırlatır;
https://www.youtube.com/watch?v=sc4aruxi_m4
https://twitter.com/…nchp/status/660143253014970368
içerik;
(bkz: 13 mayıs 2014 soma maden ocağı patlaması)
(bkz: madenciler güzel öldüler)
(bkz: 17 mayıs 2010 zonguldak grizu patlaması)
(bkz: yusuf yerkel)
(bkz: 31 mayıs 2013 taksim gezi parkı polis saldırısı)
(bkz: hrant dink)
(bkz: ergenekon operasyonu)
(bkz: 10 ekim 2015 ankara barış mitinginde patlama)
(bkz: 20 temmuz 2015 suruç canlı bomba saldırısı)
(bkz: 28 aralık 2011 şırnak'taki köylülerin bombalanması)
(bkz: 11 mayıs 2013 reyhanlı bombalı saldırısı)
(bkz: 19 ekim 2011 çukurca çatışması)
(bkz: 5 eylül 2012 afyonkarahisar'daki patlama)
(bkz: 11 şubat 2015 özgecan aslan cinayeti)
(bkz: kadına şiddet abartılıyor)
(bkz: ak-saray)
(bkz: yarbay mehmet alkan)
(bkz: sırtta çuvalla cenaze taşımak)
(bkz: 11 haziran 2013 çağlayan adliyesi gözaltıları)
(bkz: dilek doğan)
(bkz: metin lokumcu)
(bkz: 10 yılda 10723 işçinin iş kazası sonucu ölmesi)
(bkz: 6 eylül 2014 mecidiyeköy asansör kazası)
(bkz: 28 ekim 2014 ermenek kömür ocağı kazası)
(bkz: madenci oğlunu yırtık ayakkabıyla uğurlayan baba)
(bkz: oğlum yüzme de bilmezdi suyun içinde ne yaptı)
(bkz: 23 ekim 2011 van depremi)
(bkz: 2015 ekonomik krizi)
(bkz: kıyıya vuran suriyeli göçmen çocuk cesedi)
(bkz: suriyeli mülteciler)
ve daha onlarca rezalet.
edit: (bkz: oy ve ötesi t3 gönüllüsü çağrısı)
(bkz: özet oy ve ötesi sandık müşahidi eğitimi)
yaran diyaloglar
-
d smart adlı kuruluşun aylar süren ısrarlı call center aramaları, arkadaşımda şu radikal yalana neden olmuştur.
d: şöyle indirimler var böyle indirimler var bıdı bıdı...
a: ya bizim televizyonumuz yok aslında.
d: o zaman şöyle yapalım, televizyon verelim. böyle yapalım hebe hübe..
a: ben körüm.
d: pardon...... geçmiş olsun.
bir filmin tamamını anlatan tek repliği
-
ailesiyle vakit gecirmeyen adam asla gercek adam olamaz. (bkz: the godfather)
bankadan kredi çekip bedelli askerlik yapmak
-
- nasılsın asker?
- vadaaaaa!
şeklinde diyalogları oluşturacaktır.
88 yıl aradan sonra ayasofya'da teravih kılınması
-
toplumun hiçbir derdine derman olmayacaktır.
ankara'nın en çok sevilen yanı
-
adini seviyorum ben. ankara guzel geliyor lan kulaga, ayaklari yere basiyor soylerken bile. bi de istanbul'a bak bildigin yavsagin gevsegin teki. ankara'yi en cokta agbi ankara gri yea, cok sikici yea diyen gotverenlere inat seviyorum. sen gokkusaginda yasiyosun sanki amina kodumunun.
işler güçler
rent a mourner
-
"rent a mourner", 2013 yılında ingiltere'de kurulan, cenazesi olanlar için profesyonel yas tutucu kiralama hizmeti veren bir işletmeydi. bu sıra dışı sistem, cenaze törenlerinde az sayıda misafir beklendiğinde tercih ediliyordu.
sistem nasıl işliyordu?
cenaze sahibi, yas tutucu sayısını artırmak için rent a mourner şirketiyle iletişime geçerdi. şirket, ailenin verdiği bilgiler doğrultusunda uygun yas tutucuları görevlendirirdi. bu yas tutucular genellikle oyuncu olurdu.
görevliler cenaze törenine katılır, saygı ve üzüntü sergilerdi. hatta bazı durumlarda cenazeye katılan diğer misafirlerle sohbet de ederlerdi. amaç, törene katılımı artırmak ve atmosferi daha saygıdeğer kılmaktı.
yas tutan çalışanlardan birinin the sun'a verdiği ifade şöyle: “çok farklı türden insanlar öldüğü için, bir dizi farklı karakteri üstlenmem gerekiyor. bir keresinde biraz okçuluk öğrenmem gerekiyordu çünkü merhum bir okçuluk öğretmeninin eski koruması olarak buraya gelmem gerekiyordu ve gerçekten ok atmak zorunda kalma ihtimalim vardı."
eleştiriler
rent a mourner web sitesi, cenaze töreni gibi duygusal bir olayda samimiyetsizlik yaratabileceği ve ölen kişiyle gerçek bir bağı olmayan birilerinin yas tutmasının bazı kesimler tarafından yadırganacağı gibi eleştirilerle karşılaştı ve kapatıldı. şu anda birleşik krallık'ta bilinen aktif bir rent a mourner şirketi bulunmuyor.
ilkokul aşkına açık mektup
-
(bkz: oktay)
sana kufretmeden bu entry yazmam mumkun degil. o yuzden bastan soyleyeyim. senin ben amina koyayim oktay !
kicimi yirtiyordum beni farket diye. ama yok. sen napiyordun ? mal mal isler pesindeydin. bazen kizlarla konustugunu gordugumde, kendimi daga tasa vurasim gelirdi.
hayir zaten evlerimiz de karsi karsiya. ben o senin isigin sonmeden uyumuyordum biliyor musun oktay !
oktay dedim de aklima geldi. senden sonra hic baska oktay tanimadim. bak iki tane mustafa, bir tane kamil. bir tane ali, omercan. mesut, hakan tanidim sevgili olarak ama hic oktay'a rastlamadim.
neyse aklima geldi de yazayim dedim.
ha tabi buyudugumuzde isler degisti hatirlarsan. her yerde karsima cikmalarin filan ama, ilkokulda cok uzdun lan beni.
"seni bana verirler mi?"
demistin hatirliyor musun ? universite icin baska bir sehire giderken, sana aldigim kareli gomlegi eline utana sikila verdigimde, elimi skica kavrayip...
-mektup yaz bana, bol bol. uzun uzun..
demistin.
yazmistim hatirladin mi ?
ilk tatilinde eve kosa kosa gelip, bizim kapinin onunde dolanmani dun gibi hatirliyorum..
beni sana vermezlerdi. cunku bizi ayiran bir inanc sistemi vardi tepemizde.
sevmeyi bilecek kadar cesur, sistemi anlayamayacak kadar saftik.
yoksa..
neyse.
her seyi bi yana birak da. lan olm karin cok cirkin. bi kac defa karsilastik kil kil suzdi beni.
hayir benden sonra bununla nasil evlendin bilmiyorum. cok cirkin lan.
universitede hoca olmussun. hatta sozlukte arattim ismini, sevilen de bir hocaymissin. gurur duydum.
resimlerini arattim hic degismemissin. ben o resimlere bakarken cocukluguma bakiyor gibi oluyorum.
bir kere de karsilastik hatirlarsan. kizimi sevmistin..
oktay, sen benim cocuklugumun, ilk kipirtilari, gencligimin de buyuk bir parcasisin.
seni sevmeyi ben biraktim coktan ama, icimdeki o kucuk kiz sana hala asik.
gozlerinden operim..
not: olm karin cok cirkin.
ss
evli çiftlerin birbirine benzemesi
-
dikkat ederseniz sizin de fark edebileceginiz, her zaman yuzde yuz fiziki olmasa da, (ki bazen boyle oldugu da gorulmustur) genelde buyuk olcude fiziki olan benzerlik. bazen benzemeyen ciftler de uzun yillar suren evlilikleri sonucu garip bir sekilde tip olarak da birbirlerine benzemeye basliyorlar. yani ruh esi falan biraz hikaye geliyor bana. belki de kendimizden bir tane daha ariyoruz, onu bulduktan sonra da karsilikli iyice etkileserek 'bir vucut olma' taniminin hakkini vermeye basliyoruz. aklima ilk gelenlerinse politikacilar olmasi daha da ilginc. bkz:
rahsan - bulent ecevit, nazmiye - suleyman demirel, sevinc - erdal inönü, semra - turgut ozal...
(bkz: bu bir anket degildir)