hesabın var mı? giriş yap

  • fifa espor olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. bu bağlamda her yıl oyundan nasıl bir "büyük" değişiklik bekleniyor ki, tıpkısının aynısı gibi saçma eleştiriler alıyor anlamıyorum.

    demoyu oynayan biri bu oyuna 18'inin aynısını diyorsa ya kördür ya da kötü niyetlidir. bu yılın önceki yıllardan en büyük farklarından biri geçen yıl topluluktan gelen feedbacklerin teker teker dikkate alınarak oyuna eklenmesi oldu.

    - haftasonu ligi tüm platformlarda 40 maçtan 30 maça indirildi.
    - haftasonu ligine katılım puanları geldi. böylece istediğiniz zaman katılabileceksiniz, bu puanları ne zaman kullanacağınız size kalmış.
    - aylık ödüller kalktı, haftalık ödüllere eklendi. 1 haftasonu kaçırıp kötü aylık ödül alma dönemi bitti.
    - haftasonu ligi ile işlevini yitiren divisions olayı tamamen değişerek, bol ödüllü, division rivals olayı geldi.

    50 euro şuan bizim kurumuzda çok para, ama kur böyle olmasa her yıl verilen bir para için hiç bir şey. silkelediklerini düşünüyorsanız oynamayın, almayın. oynayanları da kendi değerlerinize göre yargılamayı bırakın.

  • is cikis saati zincirlikuyu'dan metrobuse binmeye calismamis kisilerin nankorluk yapiyosunuz dedigi hede.

    lan erkek halimle uc cocuk dogurdum metrobus sayesinde. devlet de yardim etmiyor. cocuklarin babalarini bile tanimiyorum amk.

  • umarsızca sözcüğünün olur olmaz yerde ve sıklıkla kullanılması bunların başlıcalarındandır.

    diğerleri ise kısaca:

    *marifetmiş gibi oksimoron ifadelere abanmak (zifiri aydınlık, kalabalık yalnızlık, sessiz çığlık vs.)

    *sonsuza kadar uzayıp giden zincirleme şiir tamlamaları (sonbahar hüznüne tutsak umarsız bir kelebeğin kanadında çarpan yüreğimin vs. vs.)

    *hep ayrılık teması içermesi (sen gittin ya, şimdi sen yoksun ya.. diye başlayıp depresifliğin dibini bulmak)

    böyle gider.

  • parfüm almak için girilen parfümeride, parfüm şişesinin yere düşüp kırılması ve akabinde arkadaş görünümlü iki yamyamın t-shirtlerini çıkarıp yerdeki parfüm ziyan olmasın diye üstüne bastırmaları.

  • hangi mesleği yaparak mutlu oluyorsa o meslek. eve geldiğinde yaka silkiyor olmasın, mutsuz gelmesin. gerisi de halledilir.

  • ben de mesela parasız kaldığım zaman geçici süreliğine sigarayı bırakıyorum. geçen ay çok içtin rita, bu ay sana sigara yok, diyorum. fakat burada sebep de etken de edilgen de benim.

    şu mantıksız olurdu mesela ama değil mi: sigara içiyorum, parasız kalmışım, bu arada bir de çocuğum var. sigarayı bırakmıyorum da çocuğuma "geçen ay çok yedin, bu ay sana yemek yok." diyorum.

    kendine saray yapıp vatandaşının boğazından kısan devlete çok afedersiniz kafam bile girmesin, çıksın gitsin.

    ekleme: başlık başa kalmış.

    açan yanlış hatırlamıyorsam sevojan'dı ve uçuruldu.

    ve yine yanlış hatırlamıyorsam mehmet şimşek maliye bakanı kimliğiyle söylemişti.

  • annemin kizkardesi. hic gormedigim teyzem.
    adi melek.
    14'unde degil, 16'sinda olmus. 2 cocuk dogurmus. sonra oluvermis.
    kocasina, annemin diger kizkardesini vermisler. kabahatleri buyuk tabi (!) niye 16'sinda olecek kiz verirsinki elin adamina. neyse ki, kiz bolmus. o olmadi, oteki. hem nolcak ki, kadin dedigin baska ne ise yarar (!) olurse, yenisini alirsiniz. ona da boy boy cocuk dogurtursunuz, felcliyken bile her gece kadinlik beklersiniz. basiniz secdeden de kalkmadi mi oh mis !
    varsa, belanizi versin.
    melek teyzem, hep melek..