hesabın var mı? giriş yap

  • cevabı (bkz: karanlık madde) olabilecek soru. karanlık madde'nin bizim evrenimizin büyük bir kısmını oluşturduğunu biliyoruz, fakat henüz çoklu evrenler hipotez aşamasındayken net konuşmak yanıltıcı olacaktır.

    yazar, türkçe yazım kurallarını bilse ya da kafasındaki soru işaretlerini daha net ifade etmeyi becerebilse, saygıyla meramını giderebilmeyi düşünürdüm.. lakin olmadı.

    edit: ha bir de, kelebek etkisi misali, farklı yaptığı her davranışta ayrı bir paralel evren oluşturabileceğini sananlar var. bakın, masa, sandalye, kulaklık falan demiyor " evren " diyor. bildiğiniz 'evren' oluşturabileceğini sanıyor. lan sen kimsin ?

  • bu her türlü saygısızlığı yapmayı sırf kadın olduğu için kendine hak gören tiplerden bezginlik geldi.
    tamer karadağlı haklıdır.

  • yine de iflah olmamış kuşaktır. bu faturalardan ebeveynin canı artık iyice yanınca abonelik kesilirdi ama çocuklar vazgeçmezdi.
    (bkz: 146)
    aboneliğin kesilmiş olmasına rağmen konu komşunun "aradık sürekli meşgul çalıyordu size ulaşamadık" demelerine bir türlü anlam veremezlerken çocuklar da ortamdan sessizce sıyrılabilmenin hesabını yapardı...

  • çok tatlı bir olay bence. şöyle konuşmalara vesile oluyor:

    anne: uyudun mu?
    ben: hayır.
    anne: biliyorum, gördüm. (anne burada kendini tam bir stalker tam bir ajan olarak görüyor ve ben bozuntuya vermiyorum)
    ben: aa nasıl?

    ehiehi. yerim ki.

  • siz, sendrom diye diye pazartesiyi nam nam nam yiyip bitirmeden (tamam illa yiyecekseniz, bana da bir lokma ayırın) önce, bir şey anlatayım.

    bu sabah, mal varlığımın en kıymetli parçalarından biri olan "ac/dc" tshirtümü giydim. tamam, biraz eskimiş olabilir ama hâlâ çok güzel. ben gözlerim yerde, kulağımda müzik, metroya yürüyordum. kafamı bir ara kaldırdım, karşımdan 45- 50 yaşlarında bir kadın geliyordu. üzerinde de "ac/dc" yazılı bir tshirt. tshirtler farklı, ama ac/dc aynı ac/dc. birbirimize iyice yaklaşana kadar, ayırmadık bakışlarımızı. ben ne yapsam diye düşünürken, kadın benden önce davrandı ve yan yana geldiğimizde şu hareketi yaptı; devil horns
    ben de karşılık verdim, ac/dc kardeşliğimizi kutsadık ve yollarımıza devam ettik. saatler geçti; rüya mıydı, değil miydi... emin olamıyorum.

  • bu sorunun bir benzeri zamanında clinton'a sorulmuştu : "neden aldattınız?". o da "yapabilme gücüm vardı da ondan" diye cevap vermişti. insan davranışları üzerinde çok da düşünmeye, sebep aramaya gerek yok; "yapabileceği" her şeyi insandan beklemek daha mantıklı.