hesabın var mı? giriş yap

  • başlık: kucuk iskender tipi siir yaziyorum gelin hemen lan

    - ooff dedi.
    - ne oldu? dedim .
    - hiiç dedi.
    - herşeyi bırak, gel benimle dedim.
    - olur mu?!. dedi.
    ... - topu topu bir tabak fazla koyarız soframıza dedim.
    - olmaz! dedi.
    - neden? dedim
    - al dedi çocuklarını dedi çocuklarını istiyorsan dedi kendini dedi al kendini nerde kalırsan git dedi kal dedi bana..

    bir daha sevindim ¦

  • strongyloides stercoralis ile birlikte hem intestinal boşluğu hem de dokuları tutabilen ve ondan sonra* insanda hastalık yapabilen en küçük ikinci nematoddur.

    insana bulaş larva içeren doku kistleri ile özellikle iyi pişmemiş domuz etlerinin yenmesi ile olur. mideye geçen kist ve larvalar mide asiditesinden etkilenmeden ince barsağa gelir ve barsak mukozası içerisinde erişkin forma dönüşür. çiftleşen erişkin parazitlerin yumurtaları dolaşım sistemi vasıtası ile çizgili kas adelelerine yerleşir ki larvalar gelişimlerini sadece burada tamamlayabilirler.

    trichinella'nın bu şekildeki evrimi kendisine hem ara konağında hem de son konağında üreme siklusunu tamamlama imkanı verir ( aynı strongyloides stercoralis ve taenia solium'da olduğu gibi). dolayısıyla erişkin formları ile dolaşım sistemi bulguları verirken, larvaları ile de miyalji gibi kas bulguları verirler.

    tanı; serolojik testlerle, kas biyopsisiyle veya kanda larvaların görülmesi ile konulur. dışkıda yumurta bulunmaz ve eozinofili de tipik bir bulgudur.

    erişkin formların tedavisinde mebendazol veya tiabendazol kullanılabilir ancak larvaların etkili bir tedavisi yoktur.

  • kozmik odayı fetöcü piçlere teslim ettiğiniz gün, türk ordusunun fişini çektiğiniz gündü.
    dünya var oldukça utançla anılacaksınız. evet başta da sen bülent arınç

  • asteroitler - uzayda yörüngesel hareketlerle savrulan kayalık cisimler - özellikle olumlu bir his uyandırmazlar. bunlardan milyon yıllar önce birinin dünya'ya çarptığını ve dinozorları yeryüzünden sildiğini bilmekteyiz. öyle görünüyor ki, başka bir asteroit dünya'yla çarpışma rotasında olabilir ve büyüklüğü nedeniyle ciddi küresel hasara yol açabilir. 1998 or2 olarak adlandırılan göktaşını nasa, önümüzdeki yıl nisan ayında dünya'yı etkileyebilecek ölümcül asteroidi izliyor. neyse ki, göksel cisim şu anda bir kaçış yolu üzerinde, bu da bazı anormal faktörler ortaya çıkmadıkça yeryüzüne çarpmayacağı anlamına geliyor.

    nasa'nın yakın dünya nesne çalışmaları merkezi (cneos), 1998 or2 asteroitinin tahmini olarak 13.500 fit çapa sahip olduğunu ve 29 nisan 2020'de edt'de (17:26) dünya'dan geçmesinin beklendiğini ortaya koydu. en yakın noktasında, asteroit dünya'nın merkezinden yaklaşık 0,04205 astronomik ünite veya 3,9 milyon mil mesafede olacak. güvenli miyiz? asteroitin hareketleri birkaç fenomenden dolayı değişebilir ve sonunda dünya'ya çarpma olasılığı meydana gelebilir.

    birincisi, asteroitlerin yarı majör eksenini etkilediği bilinen ve harici veya dahili olarak üretilen radyasyona bağlı olarak bir vücut sıcaklığındaki değişikliklerden dolayı gök cisminde uygulanan sonuç kuvvet olarak tanımlanabilen yarkovsky etkisidir. bu, 1998 or2 asteroitinin dönüşünü ve sonunda yörüngesini etkileyerek dünya'ya dönmesine neden olabilir. ve sadece bu asteroitin ne kadar tehlikeli olduğu hakkında bir fikir vermek için, var olduğu bilinen en parlak ve en büyük potansiyel olarak tehlikeli asteroitlerden biri olduğu bilinmektedir.

    katastrofik asteroid çarpışma olayına yol açabilecek ikinci faktör, yerçekimi anahtar deliğinin neden olduğu yörünge rahatsızlığıdır. sonuncusu, gezegenin yerçekiminin asteroit gibi uzamsal bir uzuv gövdesinin yörüngesini değiştirebileceği ve bir çarpışmaya yol açan içe doğru çekebileceği (içe çekilim) bir gezegenin etrafındaki uzayda küçük bir bölge olarak tanımlanabilir. 1998 or2'nin neden olduğu tektonik hasarın ve canlısal yaşamın yanı sıra, etki gezegenin hava ve atmosfer koşullarını da ciddi şekilde değiştirecektir.
    eğer asteroit dünya'ya çarpmaz ve selam verip geçip giderse asteroitin bir dahaki geçişini ömrünüz yeterse 2079 nisan ayında göreceksiniz.

  • kendisi new york'ta, kardeşi pensilvanya'da okumuş olan abd patentli haluk'un çıldırması durumudur.

    mağdurum da mağdurum...

  • muzaffer izgu'nun su an adini hatirlayamadigim bir oykusunde anlatilmistir bu.

    kahramanimiz, otobuse biner. otobus kalabaliktir. yer bulup oturur, kitabini acar. ancak oturacak yer arayan yaslilar ve kadinlarin hedef tahtasi olur, "biz yer ariyoruz, bu oturmus kitabini okuyor" minvalinde soylenirler. bu kez ayaga kalkar, ayakta durdugu yerde rahat okumak icin pozisyon bulmaya calisir, bulur bulmaz da bir eliyle askiya tutunur bir eliyle de kitabini tutar. bu sefer de diger insanlara yaranamaz. "burasi kutuphane mi, git evinde oku, amma israr etti canim" laflari havada ucusur. itiraz etmeye kalktiginda da soforun ve diger baska herkesin tepkisini ceker, darp edilmek uzereyken otobusten kendini zor atar.

    otobuste ondan baska kimse kitap okumamaktadir. buyuk ihtimalle hayatlarinin akisinda kitap okumaya yer de yoktur. bu nedenle adama, belki kendilerinin dahi bilmedigi bir nedenden oturu tepki gostermektedirler.

  • mantikli insandir. misal adam dogma büyüme kesanli. keşan nereye bagli? edirne. e edirne kesan arasi 114 km öyle bakirköy-taksim arasi bir mesafe degil, yani belki adam hayatinda 3-5 kere gitti edirne'ye, olabilir mi? olabilir. bir de tabi kesan'da selanik tarafindan göcmenler bulunurken edirne merkezde selanik-makedonya göcmeni sayisi kesanla karsilastirilamaz. kendini dogup büyümedigi bir yere ait hissetmeyebilir. bunun bir benzeri de biga-çanakkale rekabetinde vardir ki asil nedeni aradaki 95 kmlik mesafe degil canakkale merkezin bundan 80-90 sene önce biga sancagina bagli bir ilce hatta bucakken bugün bunun tam tersi biga'nin canakkale'ye bagli bir ilce haline gelmesidir. bunun disinda mesela edremitli, ayvalikli, bandırmalı bir adam gidip de balikesirliyim demez, keza balıkesir ile ayvalık ya da bandırma arasinda her yönden daglar kadar fark vardir, adam haklidir.

    zöge: bunun nesini eksiliyorsun be allahin denyosu?!?! insan gibi aciklama yapiyoruz adam seri eksiye abaniyor hay amk.

  • çobanın biri dere kenarında koyunlarını otlatıyormuş.. yanına bir cherokee yanaşmış. cerruti ayakkablar giyen, ray-ban gözlüklü bir sürücü aşağıya inmiş ve çobana sormuş:

    - eğer kaç tane koyuna sahip olduğunu bilirsem, bana onlardan bir tanesini verir misin?

    çoban bir adama, bir de koyunlarına bakmış..
    - pekala anlaştık, diye cevap vermiş..

    genç adam arabasını park etmiş, telefonunu bilgisayarına bağlamış google earthe girmiş, gps'ini kullanarak yeri taramış, bir database ve logaritma ile doldurulmuş 60 excel tablosunu açıp ve 150 sayfalık bir rapor basmış ve çobana dönmüş;
    - tam olarak 1586 adet koyunun var, demiş..

    çoban da;
    - doğru, koyunu alabilirsin; diye cevap vermiş..

    genç adam bir tane almış ve cherokee'inin arkasına koymuş..

    bu sefer çoban genç adama dönmüş;
    - eğer ben senin ne iş yaptığını bilirsem, koyunumu bana geri verirmisin? diye sormuş.

    adam güvenle;
    - evet neden olmasın, diye yanıtlamış..

    çoban;
    - sen dünya bankası'nda danışmansın demiş..

    adam, çobanın bildiğini görünce, şaşırarak sormuş;
    - peki nasıl oldu da bildin?

    çoban;
    - çok basit, diye cevap vermiş..

    birincisi; buraya çağrılmadan geldin..
    ikincisi; benim bildiğim bir şeyi, bana söylemek için benden bir koyunumu istedin..
    üçüncüsü ise; yaptığın işten bir bok anlamıyorsun, çünkü koyun yerine köpeğimi aldın..