hesabın var mı? giriş yap

  • bu görevi son saniyede tamamlamış biri olarak adrenalinin ve gerilimin doruklarında gezdiği söyleyebilirim. bir de motorsikletle bir hatunu mekana yetiştirme görevi vardı son saniyelerin adamı olarak o görevi de son saniyede tamamlamıştım. heyecanlı zamanlardı.

  • baktılar millet koca gün evde, sıkıntıdan saracak yer arıyor, erkekler konsol oynuyor kadınlar evde makyaj yapıyor, önce konsollara yaptılar zamı, şimdi de makyaj malzemelerine...

    yatacak yeriniz yok ulan bırakın milletin en azından evinde zaman geçirecek bir eğlencesi olsun...

  • en büyük korkularımdan biri. mesela sırf bu yüzden trois couleurs filmlerini izleyemedim. ezkaza şöyle bir diyalog yaşasam:

    - abi bu filmler çok güzelmiş, öyle duydum. sen izledin mi?
    + izledim.
    - yönetmeni çok meşhurmuş, adı neydi yahu? sen bilirsin...
    + bilmez miyim... kıriş... kıriz... kıriştof kieş... kıriştofkieşloooo... olm yazıyor şurada, bak. kendin oku işte, of be... ağrı girdi başıma.
    - aaa, müziklerini de şey yapmış...
    + evet, zıbıng... zıbıngniyiw... zıbıngniyivpıreieşşedüeeeeeee...
    - abi? abi iyi misin? yetişin lan, adam ölüyo...
    + kırişpireisszcwzieszcisiesaelnaelnzzzzzzzzz... (burda üç ayrı çeşit z, ortası çizgili l, tepesi çentikli n, altı kuyruklu a ve e var aslen)

    allahınızı, kitabınızı, papa 2. jean paul'ü, adam malysz'i seviyorsanız yapmayın. şu isimleri parantez içinde telaffuzlarıyla mı yazarsınız, ne yaparsınız bilemiyorum. leh leksikolojisi öğrenmek durumunda mıyız hepimiz yahu?

    (bkz: krzysztof kieslowski)
    (bkz: zbigniew preisner)

  • ilkokulda, okulu teröristler bassa ben de hepsini öldürsem; kahraman olsam.
    ortaokulda, ingilizce öğretmeni bana aşık olsa keşke.

  • bu film hakkında kimse teknik olaylardan bahsetmez. kimse kameranın açısından bahsetmez. hiç kimsenin umurunda değil yönetmenin sinematografisi. kimse oyuncuları performansları üzerine birbiriyle ayrı düşecek yorumda bulunmaz.

    bu film sadece etkiliyor. babasıyla hiç bir şekilde konuşmayan, konuşamayan insanları etkiliyor. yaşamak istediği aşkı görebildiği bu filmi sessizce izliyor insan sadece. ah çekiyor. zamanda yolculuk yapabilme umuduyla ah çekmiyor ama, bir gün, hiç konuşmadığımız baba denilen karakter göçüp gittikten sonra onunla anılarını bu şekilde canlandıramayacak oluşundan dolayı üzülüyor. çok az şey yapsanız bile ister istemez aklınıza yer ediyor durduk yere. bu film bunları düşündürüyor insana. nick cave dinletiyor.

  • - alo, rüya yorum hattı mı?..
    - evet buyrun?..
    - ben rüyamda maç yapıyodum...
    - evet?..
    - maçta tam gol atacakken beni düşürdüler ama hakem penaltı vermedi...
    - hatalı...
    - formamdan çektiler...
    - tamamen hakem hatası..
    - çok teşekkür ederim..
    - rica ederim..

  • araştırmanın kısmen de olsa bir geçerliliği varsa eğer bunun sebebi, virüsün sigara içenlerin ciğerlerinde tutunacak bir dal, içine sızıp çoğalacak doğru düzgün bir hücre bulamamasından kaynaklıdır.

    bu iyi midir, kötü müdür siz karar verin artık.