ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1995'te kartal anadolu lisesinde çekilen video
-
old laik days.
özcan deniz'li coca-cola reklamı
-
sıla nın nefesinin kokusundan bayılan bir özcan deniz içeren reklamdır.
çaresizliği anlatan en iyi cümle
-
(bkz: aşk bu kızıl ötesi yaralı müzesi hareket edemem)
ben hayatımda bu kadar çaresiz kaldığımı hatırlamıyorum. korkunç bir durum.
müslüm gürses şarkılarında geçen mükemmel sözler
-
kim bilir kimler var şimdi kalbinde
sen beni unuttun çoktan belki de
ben hala yaşarım eski günlerde
her şeyde sen varsın unutamadım
---------------------------------------------
her şey boş anlamsız şimdi gözümde
bin öfke bin nefret her bir sözümde
yılların çilesi belli yüzümde
aynada baktığım yüze küskünüm
-----------------------------------------------
huzurlu günlere kavuşamadım
yıllardır sevgiyle tanışamadım
dünyanın haline alışamadım
ben de bu dünyada yaşayamadım..
----------------------------------------------
sensiz kalacak yine
evim barkım ocağım
bakıp bakıp resmine
bugün ağlayacağım
----------------------------------------------
avunurum senin hayallerinle
unuturum belki günün birinde
bana bıraktığın zor günlerimle
boğuşur yüreğim ağlamaklıyım
çaresiz yüreğim ağlamaklıyım
-----------------------------------------------
hataya düşmüşüm bunca sevmekle
aramı açtılar benim gülmekle
ömrümü geçirdim boyun bükmekle
yine de kimseye yaranamadım
------------------------------------------------
bir içten bakışına delice tutulmuşum
esrarlı gözlerine gönülden vurulmuşum
-------------------------------------------------
bir başkaydı aramak
keşke hiç bulmasaydım
kalbimin sahibini
ömrümce arasaydım
---------------------------------------------------
çok kalpsizsin sevgilim
aşk nedir bilmiyorsun
hemen darılmak için bahane arıyorsun
-----------------------------------------------------
gece vakti tekele yollayacaksınız beni be kardeşim...
çocukla sucuğu karıştıran adamın dramı
-
-okula gitmeden eğitim alınır mı sucuk ?
game of thrones
elf düğününde havaya ok atmak
-
magandalığın orta dünyada vuku bulmuş hali.
avrupaya giden doktorların pasaportu iptal edilsin
-
bak cahil arkadasim, kimse bu ulkede bedava yasamiyor. her insanin annesi, babasi, akradasi vs.. esek gibi vergi oduyor.
ondan dolayi sacmalamak otesinde birsey soylemiyorsun. okuyan insanlari devlet degil anne babalari okutuyor.
kaldi ki kimse sen hakaret et diye senin agiz kokunu cekmek zorunda degil.
comfortably numb
-
ben geldim!
var mı içerde biri?
duyuyorsan beni başını salla sadece...
acaba var mı biri evde?
hadi... yapma ama böyle!
duydum ki keyfin değilmiş yerinde...
acını hafifletebilirim istersen,
ayaklarını bastırabilirim tekrar yere...
sakinleşsene!
biraz bilgiye ihtiyacım var öncelikle,
sadece basit gerçeklere:
acıyan neresi göstersene...
aslında acımıyor hiçbir yerim...
ama sen kaçırıyorsun dumanını ufukta kaybolan geminin
artık sadece dalgalarla boğuşarak kurtulabilirsin!
dudakların kıpırdasa da duyamıyorum ne dediğini...
çocukluğumda... bir gece ansızın fırlamıştı ateşim...
ellerim büyümüş, büyümüş... ve taşlaşmıştı sanki!
aynı duyguyu yine hissediyorum şimdi...
açıklayamam, açıklasam da sen anlayamazsın nedenini
hem zaten ben hep böyle değildim ki...
son zamanlarda halinden memnun bir uyuşuk oluverdim...
tamam... peki!
sadece ufacık bir iğne deliği,
ve sonra geçecek hepsi!
ahhhhhh!
ama kendini biraz kötü hissedebilirsin...
ayağa kalkabilecek misin?
sanırım işe yaradı. iyi!!
bu sağlayacak gösteriyi devam ettirmeni.
hadi ama... gitme vaktimiz geldi!
aslında acımıyor hiçbir yerim...
ama sen kaçırıyorsun dumanını ufukta kaybolan geminin
artık sadece dalgalarla boğuşarak kurtulabilirsin!
dudakların kıpırdasa da duyamıyorum ne dediğini...
çocukluğumda... bir bakış yakalamıştım ani,
gözümün ucuyla bir an için...
ama tekrar baktığımda o çoktan gitmişti!
ne olduğunu bile hatırlamıyorum oysa şimdi...
o çocuk büyüdü... kurduğu hayallerse yitip gitti...
halinden memnun bir uyuşuk oluverdi şimdi!
kuleşov efekti
-
sinemasal hareketin yarattigi bir illüzyon. bu hareketin uygulanmasina kısa surede dönemin mekanist ve teknolojist görüşlerin etkisi altında olduğundan makine montajından gelen montaj denmiştir. zira sinema teorisi ile ilgilenenlerin çoğunu mühendisler oluşturuyordu.