hesabın var mı? giriş yap

  • ilay (4), ege (6)

    ilay: nasıl görünüyorum?
    romica: çok güzelsin.
    ilay: iyi de tarif et...
    romica: saçların rengini güneşten almış, gözlerim kamaşıyor bakamıyorum...gözlerin menekşeleri kıskandırıyor...
    ilay:hihihihi...
    ege: beni de tarif et...
    romica: saçların altın bir madalyon gibi parlıyor, gözlerin ise aynı adını aldığın ege denizi kadar derin mavi bakıyor...
    ege: yakışıklıyım yani...
    romica: evet, dünyanın en yakışıklısı sensin...
    ilay: kendini de tarif et...
    romica: saçlarım alev renginde bir deniz gibi dalgalanıyor, gözlerim bal gi...
    ege: bir kere senin saçını kuaför boyuyor, ayda bir de dibi geliyor, hiç kendini övme!
    romica: eşşoğlusu!%!!

  • anayasa cumhurbaşkanlığını bütün siyasi ideolojilerin dışında, üzerinde tarafsız bir statü olarak tanımlıyor.bunun için de ‘seçildikten sonra, eğer varsa partisiyle bağı kesilir’ diyor.

    tayyip erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı sırasında yaptığı tüm açıklamalar, mitingler anayasaya aykırıdır.akp'ye oy isteyerek anayasaya göre tarafsızlığını yitirmiş olup bulunduğu makamdan ihraç edilmesi yasal olarak gerekmektedir.

  • henry morgan karakterini izlerken nedense bir huzur kaplıyordu içimi. "görmüş geçirmiş" insan temasını çok güzel işliyorlardı, popüler vampir dizilerinde gördüğümüz 500 yaşında olan ama son 450 yıldır ergenlikten çıkamamış oyuncu müsveddelerinin sıkıcı tripleri yoktu, rafine bir duruşu vardı. gerçek bir beyefendinin nasıl olması gerektiğini güzel işlemişlerdi. abe ile arasında olan baba-oğul temasına ise hayrandım, bir babanın nasıl olması gerektiğine dair el kitabı çıkartacak kıymette mesajlar vardı. lucas karakterinin rol modeli oluşu ve aralarındaki tatlı sürtüşmeden doğan espriler, hanson'ın standart amerikan polisini oynarken aslında sıradan bir insanın henry gibi birisine denk gelirse vereceği tepkileri aktarması, hepsi güzeldi. lakin bitti ve bize bu güzel diziyi -di'li geçmiş zamanda anmak kaldı, üzücü.