hesabın var mı? giriş yap

  • atar yapan magandalık yapana haksız olana birden fazla kişi engel olmaya kalkınca haksızı tutmak gibi bir huyu var bizim milletin. adam barzo adam hödük. adamın ensesinin kalın olması avrupa görmüş olması bir şey ifade etmiyor. eşeklik bakii. hem gücü yettiği ile üstelik uçakta kavga etmeye kalkıyo. başkaları kulaklarından tutup s..ip attılar diye haksız mı olacaklar. aferin onlara.

  • belli ki bipolar bozukluğu olan bir garibin günlük olarak kullandığı web sitesi.
    ben açıkçası site içerisinde gülünecek bir şey göremedim, aksine gözlerim doldu. mental disorder yaşayan bir kafanın içerisine girmek çok hüzünlü bir şeymiş. eşyalara, yerlere ve olaylara bakışı öylesine farklı ki. kafaya takılan değişik ayrıntılar ve paranoya içinde boğuluyor sanki.
    insanın zihinsel engellerinin, fiziksel engellerinden hiçbir farkı yok, dolayısıyla, "lan deliye bak" tavrı ile, "lan bak adamın bacağı yok" tavrı arasında bir fark göremiyorum.
    allah kendisine ve çevresindekilere sabır versin.

  • pekmezli simide alışmak demektir. hatta 2 simide bir ayranı yetiştirmek. hele baharsa mevsimlerden, kızılday'dan bulvara vurup kendini soluğu meclis parkında almak. hiçbir şeyin olmadığı o parkta gelip geçeni izlemek.

    hayat boyu kullanmadığın sokak isimlerine alışmak demek ankara'da öğrenci olmak.

    + sevgilim burası neresiydi?
    - karanfil
    + peki burası?
    - burası da yüksel
    + şurayı biliyorum konurdu değil mi?
    - evet orası konur. peki dostun olduğu sokak neydi?
    + hangi dost? şaşırtmalı soru bu : )

    ezberlemeye çalışırsınız sokakların adlarını. buluşma yerleriniz kısıtlanır ankara'da. ya karanfil sokakta dost'un önünde buluşursunuz arkadaşlarınızla ya da ziya gökalp'te gima'nın önünde. her seferinde gima'nın hangi tarafı çelişkisini yaşarsınız. hoş gima falan da kalmadı ya artık.

    paranın geldiği gün sokaklara atarsınız kendinizi. kızılay'dan tunalı'ya kadar yürür, kıtır'da oturup bir kumpir yer, üstüne 2 de bira içersiniz. bazen kuğulu parkta kuğulara simit atarsınız. banklarda kuşlar üzerime pisleyecek diye korkup oturamaz, sonra oradan esat'a, oradan da kurtuluş'a eve kadar yürürsünüz.

    limon'a gidip manga, gölge'ye gidip raindog* dinlersiniz. ssk'da dolanıp çıkışta midye dolma yemek şarttır. sonra belki bir taksiyle esat. soluğu aspava'da alıp 1 dürüm döner, soslu olsun! dersiniz. yemeği yerken ayılıp, sonraki gün girilecek vizeyi hatırlar, boşver deyip kahkahalarla gülmeye devam edersiniz.

    odtü'lü değilseniz odtü şenliklerine özenirsiniz. giriş yasak diye yolun ortasında inip dolmuştan, tanımadığınız arabalara otostop çekersiniz. beytepe'de rektör kar küreme makinası almış geyiği yapar, gülersiniz. olgunlardan kitap alır, güven park'ta otobüs ararsınız. dolmuşların tek fiyat uyguladığını öğrenir ve alışmaya çalışırsınız.

    kış geldiğinde atkı kullanmaya alışırsınız ankara'da. soğuktan ciğerleriniz yanar, hatta sürekli tekrarlayacak bir hastalık kaparsınız. ellerdeki çatlaklara alışırsınız bir süre sonra. birbirini ısıtmayı öğrenir insanlar ankara'da. tek çift eldiveni paylaşır ve saçları kısa olan bereyi takar.

    ankara'da öğrenci olmak hayatta hiç unutamayacağın bir deneyim yaşamak demek. ve ne kadar geçerse geçsin, bahsi her geçtiğinde gözlerinin dolması demek...

  • adana demirspor'un şampiyonluğunu kutlamaya gidiyorum deseydi ceza almayacak bir vatandaşın aldığı cezadır.

  • ikisiyle de vakit geçirdiğim için süper objektif bir karşılaştırma yapacağım. şimdiye kadar hemen hemen her jenerasyon elimden geçti ama asla snesten aldığım zevki alamadım. neyse.

    konsol: yani zevkler renkler falan diyordum ama yan yana bir bakın, ps5 o arapların her yere diktiği çirkin gökdelenlere benziyor. kazulet gibi ve abuk bir tasarım. bence xbox çok daha derli toplu, göze hoş geliyor ve siyah-yeşil uyumu daha hoş. bir de ps5'lerin çoğunda coil whine gibi bir ses geliyor, rahatsız etmedi fazla ama xbox'tan o derece bir ses duymadım ben. tipi de buzdolabı gibi zaten. oyumu series x'e verdim gitti.

    controller: ps5'in controller'ı resmen çağ atlamış gibi. bu taptik zımbırtı yapan firma nintendo switch'in pro controller'ı daha önce yapan firma olduğu için deneyimini bir üste taşımış. switch'te de çok iyiydi ama ps5 ile hissiyatı daha güzel. ergonomi ve tip olarak da iyiye gitmiş. xbox'ınki aşağı yukarı önceki nesil ile aynı ama söylemeden geçemeyeceğim bence ele daha iyi oturuyor. burun farklıyla ps5'e oy verdim burada.

    arayüz: sony arayüzü daha derli toplu yapmış. tepki süreleri daha iyi gibi. ps4 ilk çıktığında bile yavaş gibiydi. burada menü vs. daha mantıklı yerleştirilmiş. yüklemeler gibi bazı şeylerin takibi için biraz daha fazla butonla haşır neşir olmak gerekiyor ama olacak o kadar. xbox için arayüz aynı gibi neredeyse, senelerdir de microsoft türkiye "block" kelimesini engel diye çevirdiği için ana ekranda abuk bir çeviri olarak duruyor. düzeltin şunu artık. ps5 önde.

    oyun kütüphanesi: şu an için bizim her çıkan oyunu anında alabilecek kadar zengin olmadığımızı ve şanslıysak 3-4 ayda anca bir oyun alabileceğimizi düşünürsek ps plus ve game pass kapışması gibi bu. ps'nin exclusive oyunları tabii ki sony'nin temel silahlarından biri ama playstation türkiye'nin faydasız politikaları, saçma sapan bir oyun türkçe olacak olmayacak goygoyları vs. beni soğutuyor. game pass için de indie oyun cenneti diyorlar ama çok sağlam aa oyunlar da var. türkiye şartlarında oyumu xbox'tan yana kullanıyorum. xbox'ın indirimleri falan da daha iyi gibi.

    görüntü: hiçbir fark göremedim valla billa. ikisi de aşağı yukarı aynı görüntü teknolojilerini destekliyor.

    hız: yine net bir fark göremediğim alanlardan biri. ssd olayı iyi olmuş, her şey çok hızlı. boş zamanlarımda atom parçalayıp, aşı geliştirip dünya finansal piyasalarını yönettiğim için en çok bu yaradı işime.

    son ıvır zıvır: ps5 psvr'ı destekliyor, xbox kinect'i ciddiye alsa çok mantıklı bir hareket olurdu. bunun dışında ülkemizde ps şimdiye kadar hep daha fazla talep gördü, dolayısıyla çok oyunculu oyunlarda öndeydi ama ben xbox bu arayı kapatacak diye düşünüyor ve son sözümü söylüyorum;

    tercih yapacak olsam ilk değerlendireceğim xbox series x olurdu.

  • 9 sayfa davetiye dilenciliğinden ne sikim olduğunu zerre anlayamadığım uygulama. sorsan bilgi kaynağı, pratikte eyüpsultan camii avlusu.