hesabın var mı? giriş yap

  • türk vatandaşları olarak allah bizim belamızı versin zaten.
    kendi memleketimizde bile biz ikinci sınıfız. suriyeliler elit.

  • ben bir kere küçükken bu konuyu dedeme açtım. "işte ona renk körü denir" dedi. konu kapandı.

  • yok kardeş 3 kişi 5 kişi değil. 6.000.000 kişi. düşünün ki 18 yaş altı çocuklar, oy kullanmamış kişiler, yaşlılar falan yok. öyle boş yere horozlanmayalım. makul olalım. rasyonel seçimler yapalım.

    12.000.000 chp seçmenini saymıyorum bile.

    danimarka 5.605.836
    kırgızistan 5.551.900
    finlandiya 5.497.302
    slovakya 5.424.058
    singapur 5.310.000
    türkmenistan 5.240.000
    norveç 5.214.890
    lübnan 4.822.000
    kosta rika 4.667.096
    orta afrika cumhuriyeti 4.616.000
    irlanda 4.585.400
    gürcistan[8] 4.483.800
    yeni zelanda 4.472.390
    kongo cumhuriyeti 4.448.000
    filistin 4.420.549
    liberya 4.294.000
    hırvatistan 4.290.612
    bosna-hersek 3.839.737
    ...

    edit : ne demek istiyorum? bu insanlar 'varlar'. havuz medyası istediği kadar yokmuş gibi davransın varlar. ve birkaç kişi değiller. sevelim ya da sevmeyelim. seçimleri doğru olsun, yanlış olsun, seçimleri bize zarar versin ya da vermesin, yok edilemeyecek, ortadan kaybolmayacak, hatta sayıları artacak milyonlarca insan var.

    türkiye'de 20 milyona yakın muhalif seçmen var. hiçbir zaman ortadan kaybolmayacak bu insanlar. bu ne demek?

    çatışma kültürü sürdürülemez. uzlaşı şart. bir seçim değil. mecburiyet. uzlaşmak zorundayız.

    bu ülke eğer çatışmayı devam ettirmek istiyorsa, hınçla, öfkeyle yönetilmek istiyorsa, kaynaklarını hızla tüketecek. iktidarı yönetenlerden bahsetmiyorum. bizzat halkımız rasyonel davranmalı, kamplaştırma niyetinde olan insanlara mesafe koymalı.

    chp: 12.000.000 kişi, 12.000.000 müşteri, ekonomiyi çeviren, örgütsüz, plansız 12.000.000 insan. bu demek değil ki yoklar. varlar kardeşim. seslerini duyuramadıklarına bakmayın. çocukları duyurur, torunları duyurur ama eninde sonunda varlıklarını farkedersiniz.

    ve siz bu insanları zorla örgütlü olmaya itiyorsunuz. inanın bana nasıl dindarlar zamanında bir yere itildiyse, bu insanlar da karşınıza çok daha örgütlü ve hırsla çıkacaklar. siz akıllı davranın. ülkemizin kaynaklarını, insan kaynağını, gençlerimizi boş kavgalar için harcamayalım.

    daha farklı bir çatı kuralım. yeniden biz olmanın bir yolunu bulalım.

    edit 2 : değerli arkadaşlar hala algı operasyonu falan diyorsunuz. ysk sonuçları ortada. 6.000.000 hdp seçmeni yok mu? manyak mısınız nesiniz? gerçek bu. işine gelse de bu gelmese de bu. ne yapayım? dünyanın gerçeklerini mi değiştireyim? var olanı yok mu edeyim. iyi alıştınız.

    gerçeği değiştirmek istiyorsan önce onu kabul edeceksin.

  • yer : taksim'de thy nin önündeki otobüs duragi
    zaman : üniversite yillari

    nazli yarim ile bekledigimiz otobüs uzaktan görününce o tarafa dogru bir hareketlenme oldu toplulukta... biz de elimizden geldigince hareketlendik...
    zaten ufak tefek olan kiz arkadasim zorlanmaya baslayip geri kaldi, ben de bir centilmen ve erkek arkadas kisvesi altinda elinden tutup otobüse dogru çektim, ama ne zor çektim bir ben bilirim...
    tam otobüse binerken "bu is bu kadar zor olmamaliydi, neden direniyor gibi ki sanki ?" diye düsünüp arkama döndüm ve benimkinden daha farkli hatta hiç benzemeyen kelalaka bir hatun kisinin elinden tutup otobüse dogru çekistirdigimi farkettim, ama daha da garip olan, kizin diger elinden tutup benden kurtarmaya çalisan, tam ters istikamette çekistiren çocukcagizdi... (nisanlisiymis, sonra uyandik mevzuya)
    bu esnada asil eli tutulmak istenen nazli yar ise, az ötede ebleklesmis bir surat ifadesi ile olayin nasil gelisecegini merakla izlemekteydi...
    çok fena gülüstük...

  • 14 yıldır çalışma hayatında olan bir erkek olarak söylemeliyim ki; ne yazık ki kadın haklı.

    herkesi zan altında bırakmak doğru değil elbette, ancak kesinlikle bu şekilde olan ciddi bir güruh var çalışma hayatında.

  • çiğ et değildir, tenya falan da yapmaz, yıllardır şunu sokamadık o kalın kafanıza.

    az pişmiş etin iç sıcaklığı 50-55 derece arasındadır, o sıcaklıkta etteki bakteriler ölür, yani sağlıklıdır. o gördüğünüz kırmızılık da kan değil etin kendi suyudur, ete lezzetini ve faydasını veren bütün mineraller vitaminler oradadır. çok merak ediyorsanız parmaklarınızla sıkıştırın, o kırmızı suyun akıp altından pişmiş et çıktığını göreceksiniz.

    uzun süre pişirilecek et hayvanın devamlı hareket halinde olan kısımlarından çıkar, örnek vermek gerekirse kol ve but bu gruba girer. bunları az pişirseniz zaten yiyemezsiniz, hem yağsızdır hem de kas dokusundan ötürü taş gibidir, çiğnerken yüz felci geçirtir. antrikot, bonfile gibi etler sırt bölgesinden geldiği için hareketsiz ve yağlı olur, yumuşaktır, çok pişirirseniz ziyan etmiş olursunuz ve etin posasını yersiniz, alacağınız faydanın da onda birini alamazsınız.

  • süt kardeşler olm süt kardeşler. o kodumunun gulyabanisi kemal sunal filmlerinden korkar hale getirmişti beni. bir gece oturmuşum iyi kemal sunal filmi var diye sevindim sonra bi çıktı bu ibnetor, bi de etrafıma baktım herkes uyumuş gece olmuş bilmem kaç aha dedim zıçtık. bütün o osmanlı temalı kemal sunal filmleri de birbirine benziyodu hangisinde çıkıcak amk diye ödüm bokuma karışıyordu. bi hababam sınıfını rahat izliyodum, onda gulyabani çıkmayacağından emindim.

  • ana akım rap'çilere baksan "benim kalemim keskin, dudaklarım namlu, lafımı esirgemem, korkum yok kimseden" triplerinde takılırlar ama
    - ya birbirine söverler (diss atıp),
    - ya kendilerini överler (cepte para, altımda limo, yanımda kızlar vb.)
    - ya hayali düşmanı döverler ( sözleri yalan inanmayın, pişman olacak hergele, çıkamaz karşıma vb. *)
    vb. vb. vb.

    arkadaş hiç mi yaşadığınız topluma ilişkin bir şarkı yapmazsınız. adaletsizlikle, pahalılıkla, çocukla, kadınla... bir iki istisna hariç bomboş içerikler.

    ondan sonra şöyle süperim, cesurum, aslanım diye boş muhabbet yapmayın.

    edit: şanıser yapıyor, hakkını yeme diye sayısız mesaj aldım. bir kaç istisna var biliyorum. suya sabuna dokununca insanlar da sanatçıya sahip çıkıyor.

    edit 2: başlığa yazılan ve gönderilen mesajlardaki sosyal içerikli şarkılardan ciddi bir oynatma listesi oluşturulur. gerçi bazı rap şarkıcılarını yakın arkadaşları dışındakilerin tanıdığını zannetmiyorum. ailelerinin dahi haberi yoktur kimi isimlerden. rap müziğin başkaldıran ruhunu yansıtan şarkılar totalde %5'i geçmez.

  • an itibarıyla habertürk'te canlı yayın konuğudur.

    "cami, zalimlerin de mağdurların da sığınabileceği yerdir. çünkü orası hakk'ın evidir... gezi olayları'nda içki içilmiş/içilmemiş tartışmaları yapılıyor. ben olsam, velev ki içildi, caminin mahremiyetini öne çıkarıp bunu faş etmezdim... tarih boyunca kutsal mabedlere kaçan, sığınanlara hiç bir şekilde müdahale edilmemiştir, edilemez de.. bizzat allah'a sığınmış bir insan, suçlu olsa bile kimsenin taarruzuna hedef olamaz... her ne kadar hukuk pratiği bunu imkansız kılsa da bu böyledir.." sözleri kayda geçilmeli....