hesabın var mı? giriş yap

  • ve halen aramızda 1 tane bile kız kaldıramayıp, sözlükte sağa sola abazanlık saçanların suratına tokadı yapıştırmış ablamızdır. yürü bea.

  • saatlik $1'a calisan turko'lari dehsete dusuren olmasi gereken zamdir.

    calis turko calis, daha ebu bekkir siddik bebegin mevlidi, elifcan ayasofya bebegin babyshoweri, pelikan yalisinda night safari ve tika nijeryada 31 kat fazla maliyete toplu sunnet toreni var. calis turko calis.

  • ben yıllar öncesinde buna bağdat caddesi teyzesi ismini takmıştım. şimdi karen diyorlar.

    o gıcıklık, o her şeyi ben bilirim, her şey benim hakkım havaları, herkese carlama hakkını kendinde görme özgürlüğü, insanlara her türlü hakareti ve terbiyesizliği yapabileceğini sanma hadsizliği, medeniyetin ve modernitenin arkasına saklanıp medeni maskesi altında her türlü medeniyetsizliği ve zorbalığı yapma, sürekli kendinden görmediği insanları küçük görme, böcek muamelesi yapma, sürekli bir üst merciyle muhatap olma çabası ve şikayet etme merakı.

    hah! bir de unutmadan, tabii ki kısa küt kesim saç(ekseriyetle sarı).

    bu türün diğer karşılığı olarak chp kadın kollarındaki teyze de diyorlar.

  • yirmi yıl önce bir sobaya iki avuç içini, on parmağını yapıştırmayı bile sevmektir. üstünde portakal kabukları kurutulan, kestaneler kızartılan, insana sıcağın ‘’yuva’’ olduğunu öğreten sobanın diyetini vermektir.

    sonradan öğrendiğin bir hastalık sebebiyle, çocukken ayaklarının üşümekten acıdığı, soğuktan kesildiği bir gece vakti, ‘’üşüyorum baba’’ dediğinde, çaresiz kalan babanın, senin için döktüğü gözyaşlarını sevmektir.

    sabahları uyandırılmak için annenin söylediği ‘’kar yapıyor’’ yalanının, gerçek olduğu günü sevmektir.

    bereketiyle gelen kışın, dozunu arttırıp, okulları tatil ederek, hediye ettiği özgür pazartesiler sevmektir.

    anadan babadan uzakta yaşarken, kavuşmana muhalefet ettiğinde inat edip, yollarda kalma, donarak hasta olma ihtimallerini göze alıp, zafer kazanmayı sevmektir.

    arkadaşlarınla evde takılırken, ‘’bu havada gidilmez’’ bahanesine sığınıp, geceyi sabaha bağlamayı sevmektir.

    sevgilinin sana yaklaşmak için kıvrandığı anlarda, üşüme bahanesini kullanarak, onun işini kolaylaştırmayı sevmektir.

    sıcak kahveyi, şarabı, film izlemeyi, patik giymeyi, kalorifer peteğinin üstünde uyuyan kediyi izlemeyi, sıcak sütü, el örgüsü hırkaları sevmektir.

    sana rastlayıp, tüm hayatını bahara çevirmesi için, yıllar önce ocak ayının on sekizinde doğmuş bir adamı sevmektir.

  • rekabet iyidir, satsınlar. çeşit olsun, ürünün fiyatı belli olsun. kredi kartına ekstra komisyon da kesmezler hem. bir de vergisini öderler devlete. ayrıca personel istihdam ederler.