ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1-evlenmeyin 2-evlenmeyin 3-evlenmeyin
-
4- evlenin.
5- boşanın.
6- nafaka verin.
3 yıl sonra gelen edit;
7- evlendim.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"hayatımda en çok da, inekden süt sağmayı bulan adamın,bulmadan önce inekle ne yapmaya çalıştığını merak etmişimdir."
gake no ue no ponyo
-
sinemadan tatlı bir gülümsemeyle çıkmanızı sağlayan depresyon ilacı gibi bir filmdir. renklerin güzelliğinin ve karakterlerin şirinliğinin sizi sarıp sarmaladığı büyülü bir dünyada kayboluyorsunuz âdeta.
*
annesi temizlikçi olanların yaşadığı burukluk
-
bütün fakirlerin hırsız olduğunu iddia eden tiplerin iddia ettiği burukluktur.
alnının teriyle kazanıp burslu okuduğu okulda, annesinin helal parasıyla yediği yemek burukluk değil gurur kaynağı olabilir mi? hiç böyle düşünmüş müydün?
yıllar sonra gelen edit: başlık sahibi umuyorum ki yazdıklarından utanmış ve kaçmış.
beslenme çantası hazırlayan annenin videosu
-
rakinin eksik oldugu beslenme cantasi.
kolomb takası
-
terim amerikalı tarihçi alfred w. crosby tarafından 1972 tarihli kitabının adıyla ortaya atılmış. kitabın orijinal adı the columbian exchange. dünya tarihi ile ilgili videoları seyrederken, ki kaynakta ekleyeceğim, bu terime denk geldim.
hepimizin genel bilgisi, “amerika’dan domates, patates geldi, buradan oraya buğday, at gitti” kadar. oysa burada üç koca kıta, orada iki koca kıta var. insanlık tarihi boyunca birikmiş kültür zenginliği… amerika keşfedildikten sonra sadece bunlar mı gidip geldi?
khan academy türkçe
türkiye'nin khi'de 152. sırada olması
-
şu endeksin doğruluğunu ülke dışına çıkıp özgürlüklerle içli dışlı olmadan anlayamıyorsun.
bir lgbt birey "lan yine de yaşanıyor burada" diye debelenirken bir gidiyor ispanya'ya sıradan biri olduğunu fark ediyor.
türkiye'nin çok sosyal olduğunu düşünen kişi bir gidiyor porto riko'ya dünyanın farklı döndüğünü görüyor.
türkiye o kadar da kötü değil kadın bir gidiyor kanada'ya erkekten hiçbir farkı olmadığını görüyor.
övmeyin anam. listenin olabilecek en doğru yerindeyiz.
didier drogba
-
bir beşiktaşlı olarak söylüyorum;
adam, sırf anılarını anlatsa aldığı parayı hakeder.
dağılın amk yavşak fenerliler.
pala'nın en büyük hatası
-
çok güvenmesi. para sevdalısı olması.
birileri sıcak yatağında uyurken o dağda yatıyordu. belinde bombalarla hain başını öldürmeye giderken satılmıştı. pala, o günden sonra dönüp para için adam öldürmeye başlayan birisi olmuştu. aslan akbey cinayeti aslında onun da sonu olmuştu. böyle bir cinayetin sonunda kendi kellesinin gideceğini de hesap edemedi. bildiği işi yapmaya devam etmeye çalıştı. sonunda da yakalandı.
bedir'in dediği gibi dağlara dönseydi, belki daha fazla yaşardı ama sonucu değiştirmezdi...
ne alacağını anlamadan bakkala giden çocuk
-
eğer ki algıda büyük bir problem yaşamışsa, dünyanın en saçma talebinde bulunabilen çocuktur.
apartmanın altıncı katında oturan yaşlı teyze sokakta oynamakta olan bana seslenir:
- evladıııım; bana bakkaldan '...' alır mısın?
- ne aliiim?
- '...' oğlum '...'
- ne kabıııııı?
- '...', '...!!!!' al bu da parası!
- ne kabuğu yaaaaa anlamadım ki (mırıldanarak tabi)
- kısa olsun unutma!
teyze kağıt parayı mandala sıkıştırıp atar, sarı bir paraydı ama miktarını hatırlamıyorum. parayı alıp bakkala giden ben, çekingen ve ne dediği kendi kulaklarım tarafından bile anlaşılmayan bir ses tonuyla:
- abi balkabağı var mı?
- ne?
- balkabağı abi, kısa olcakmış
- yok be evladım, bakkalda ne işi olsun balkabağının
- tamam abi hayırlı işler
sokağa dönen ben, sepetini salmış balkabağını bekleyen teyzeye;
- teyzeeeee balkabağı yokmuuuuuş???
- ne balkabağı oğlum, maltepe maltepe, kısa maltepe alıcaksın
- heeee tamaaaam (bozuntuya bile vermeden)
şimdi düşünüyorum da;
balkabağı lan balkabağı...
hangi insan evladı bakkala gidip balkabağı ister, ulan?
o değil de, balkabağı dediğimde bakkalın suratındaki ifadeyi hatırlıyorum da.. :)
a 101 mağazasında kameraya yakalanan tacizci
-
"şort giymeseydi, o saatte orada ne işi vardı, kuyruk sallamış" savunmacılarının hakkında ne diyeceğini merak ettiğim, başörtülü bir hanımefendiyi hedef alan tacizcidir.
dini, ideolojik etkenlerle tacizi, tecavüzü meşrulaştırmaya çalışanların ders alması gerekir.
tek hamlede mississippi yazabilen şahıs
kübra nur palut'un 28 kiloya düşmesi
-
edit: kübra nur kendi hesabından tweet atmış, heyet raporu çıkar çıkmaz uçak ambulans ile yurtdışı nakli yapılacakmış.
https://twitter.com/…?s=20&t=uwyjgi34-hgpuvjkvol4hq
emeği geçen herkese teşekkürler, inşallah bir an evvel sağlığına kavuşur.
edit ( eylül 2023) :
gerekli tedavisini yurtdışında aldı. ancak zaman içerisinde komplikasyonlardan dolayı sağlığı kötüleşen kübra; 6 eylül 2023 tarihinde vefat etmiş, geride kalanlarına sabır dilerim, çok üzgünüm.
------------------------------
30 yaşında bir anne. acil tıp teknisyeni kübra nur palut bursa'da 3 yıl önce doğumdan sonra ‘kronik atriyal ve bağırsak disritmi’ (caıd) hastalığına yakalanmış ve şu an 28 kiloya düşmüş. tedavisi için buluduğu bursa uludağ üniversitesi’nde (buü) gastroenteroloji bilim dalı öğretim üyesi prof. dr. macit gülten tarafından yapılan açıklamada hastalığın türkiye'de tedavisi olmadığı; belçika'daki leuven katolik üniversitesi hastanesi’nde görevli gastroenterolog prof. dr. jan tack tarafından tedavinin yapılabileceğini söylemiş. kendi imkanları ile tedavi için belçikaya gidemeyen kübra'nın 3 yaşında bir çocuğu var, onun için direndiğini ve fazla vakti kalmadığını söylüyor. yardım çağrısı umarım sonuçlanır, evladı ile uzun ve güzel bir hayat yaşar.
https://www.hurriyet.com.tr/…-kiloya-dustu-42043169
https://www.yenisafak.com/…orundayim-2063273?page=3
https://www.haberturk.com/…yim-fazla-vaktim-kalmadi