ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kocasının eski sevgilisine davetiye yollayan kadın
-
oteki kadinin asil ben senin kocanla eglendim, bundan bisey olmayacagini anlayinca sana iteledim demis olma ihtimali beni helecanlandiriyor
kıçlarından yeni bir kurtuluş günü oluşturuyorlar
-
yunan mağlubiyeti epey zoruna gitmiş olan bir siyasal islamcının çığlığıdır.
e. bulut'u görüntüleyen kişinin gözaltına alınması
-
niye ? çünkü devletin eksiğini oy verenlerine göstererek devleti müşkül duruma düşürdü. en ufak oy kaybına tahammülü yok tabi yönetenlerin.
1+1=69
-
dogrusu
i + ! = 69 olan denkliktir.
yemeksepeti sipariş notuna yazılanlar
-
lahmacun siparişi verilirken,
"hocam bu sefer 9 tane lahmacun söylüyorum bak, getirin artık bi ezme... var biliyorum."
jesus'un okan buruk'u umursamaması
-
jesus dede gibi olm, farkında bile değil olayın.
benim ev sahibi böyleydi rahmetli.
ilk kez amed'e gideceklere tavsiyeler
-
paranızı yerel para birimine türkiye'den çevirerek giderseniz daha iyi oranlar bulabilirsiniz. ayrıca bir çok yerde dolar da geçerli ama kredi kartına güvenmeyin fazla. ayrıca oranın güneşi buralara benzemez, güneş kremi falan kesinlikle alın yanınıza.
vize'yi havalimanında halledebiliyorsunuz. turistik bölgede bile halk yeterince ingilizce bilmiyor ama yine de gündelik kısmı kotarırsınız. öyle müzeydi kalıntıydı beklemeyin, camış gibi yatıp içip denize girmelik bir yer. balık avlamayı seviyorsanız eğer muhteşem ötesi seçenekleriniz var. ayrıca dalmak için dünyadaki en güzel 5 yerden birisidir aynı zamanda.
wikitravel sayfasına bakmadan zaten hiç bir uzak asya ülkesine gitmeyin. buradan planınızı yapın, orada internet de sıkıntılı olabiliyor zaman zaman.
murphy yasaları
-
bir insan işler ters gittiğinde gülümseyebiliyorsa aklına suçu üzerine atacak birisi geldiği içindir...
j harfinin tahrik edici etkisi
yeni nesildeki tırtlığın sebepleri
-
serdar kuzuloğlu bu konuyla ilgili çok tatmin edici açıklamalar yapmış.
bir kere, yeni nesiller gerçekten hiç yokluk görmedi. ya da hiç kendileri "elde etmeyi" bilmedi. her şey hazır. her şey önlerinde. tek hırs sosyal medya üzerine kurulu şu an. ne kadar like'ı varsa o kadar mutlu. ne kadar takipçisi varsa o kadar tatmin olmuş. ama anlık bu mutluluk ve tatminler. sonrasında hemen boşluğa düşüyorlar işte.
kıçına hasta olduğun kıza aşık olmak
filtre kahve makinesi
-
ucuz, pratik, basit ve çok miktarda kahve yapmaya yarayan alet. bir diğer adı ise otomatik drip kahve makinesidir.
bu makineler percolatorlardan esinlenilerek geliştirilmiştir. çalışma mantıkları neredeyse aynıdır. makineye ihtiyaç duyulmasının sebebi ise percolator, suyun kaynamasını sağlardı ve bu kaynamış su 96-97 santigrat derecede olduğu için kahvedeki acı tatları ortaya çıkartıyordu.
(bkz: percolator/@ridefort)
elbette bu istenmeyen bir durumdu ve bunn şirketi ilk filtre kahve makinesini restaurantlar için üreterek yeni bir dönemi başlatmış oldu. aynı zamanda geleneksel bez filtre yerine kağıt filtre kullanmaya da başladı. bu makineyi ilk defa evlere sokan marka ise mr. coffee'dir. bu markanın arkasında ise vincent marotta vardır. marotta yaptığı makinenin isminin duyurulması için yollar arıyordu. bir cumartesi sabahı telefon rehberinden numarasını bulup efsane beyzbol oyuncusu joe dimaggio'yu aradı. marotta, reklam kampanyası için oynamasını istediğini söyledi. dimaggio ise bi golf turnuvasından mr. coffee makinesi kazandığını hatta şuan kız kardeşinin şuan o makine ile kahve yaptığından bahsetti. dimaggio ilk başta ilgilenmediğini söylese de sonrasında marotta onu reklamlar için ikna etti ve mr. coffee, dimaggio sayesinde büyük bir marka değerine sahip oldu.
yahu ben suyun tanktan kahveye akışına dair birkaç cümle yazacaktım yine tutamadım kendimi. neyse çıkış hikayesi bittiğine göre artık teknik konulara geçebilirim.
anlatmaya başlamadan önce bir tane resmin elimizde olması işleri kolaylaştıracaktır(filtre kahve makinesi). başta da bahsettiğim üzere çalışma prensibi percolator'a benzer. su ısınır, yukarı çıkar ve kahveye dökülür, filtreden geçip sürahide birikir. peki makinenin altında ısınıp nasıl yukarı çıkıp kahveye dökülür?
üzgünüm yanlış tahmin, bir pompa yok. aksine oldukça basit ve ucuz bir mekanik sistemle çözülmüş bu problem. şöyle ki resimde görüldüğü gibi su tankına koyulan ılık su yer çekimi etkisi ile ısıtıcı elemana doğru bir borudan akar. ısıtıcıya gelmiş olan bu su ısınmaya başlar, ısındıkça basıncı artar, baloncuklar çıkarmaya başlar. bu da suyun boru içerisinde kahve yönüne doğru yükselmesini sağlar. suyun ilk yükselmeye başladığı yükseklikte de tek yönlü bir valf bulunur. bu valf suyun yukarı çıkışına izin verirken aşağı inmesini engeller. böylece kaynamış olmayan bir sıcak su elde edilmiş olur. ve bu sıcak su yavaşça kahvenin üzerine akar. sonuç olarak güzel bir kahve demlemesi olur ve ortaya lezzetli bir kahve çıkar.
bu tarz makinelerde bence en iyi sonuçlar kaliteli bir kağıt filtre ile elde ediliyor. çeşit çeşit her bütçeye uygun yüzlerce filtre kahve makinesi var. hoşunuza gideni alıp bol bol kahve içebilirsiniz. ayrıca 1-2 ayda bir kirecini çözmeyi de unutmayınız. (bkz: descaling/@ridefort)
afiyet olsun!
100k doları olup bozdurmayanın psikolojik durumu
-
halen 100k doları vardır.