hesabın var mı? giriş yap

  • malatya/ arguvan’dan net görülen doğa olayı, yaklaşık bir saat kadar önce düşmeye yakın yeşil bir renk alıp düştükten sonrada gökyüzünün çeyreğini kızıla boyadı. traktörle çift sürerken görmek de ayrıca güzeldi benim için. ve fakat umarım kimseye zarar vermemiştir. zira tepelerin ardında epey büyük bir ışık çıktı düşünce.

    bu arada babam traktörleri durdurtup “ daha yeni iyi aydınlandı ortalık böyle devam ederse sabaha kadar tarladayız“ dedi. hangisine şok olayım bilemedim.

    edit: yıllardır yazmıyorum sözlüğe, bir takım tenekeler mesaj atmış, çok güzel troll ehe ehe diye. o troll dediğin ben değilim, sabah mazotu 5,87 den bize kaktırtanlar troll. avukatım, adliye kapalı diye geldim adama destek olsun bazı seneleri zararla kapatıyor işçi tutmasın, hem bizde de iki aydır ofis kapalı yardım edeyim adama deyip sen fosur fosur yatarken ben bu mevsimde 6-7 derecede tarla sürüyorum. ben 15 sene önce burda yazmaya başlayınca çift sürmek nedir bilen adamlar vardı. ne ara buralarda demirin tuncu insanın .... hüküm sürmeye başladı ona şaşırdım. göktaşı falan hikaye, asıl göktaşı çiftçiye çoktan çakıldı biz şimdi ışığını görüyoruz.

  • sanırsın en-cinnu diyarından gelen kötü bir ruhu hapsediyor; kem alametlere nişan olmuş ruhani varlıklara pıranga vuruyor ki bir daha dünyaya hiç çıkmasınlar...

    ...kavanoz kapağı kapatıyor yaa! içinde salça, hadi bilemedin turşu olan cam bir kavanozun kapağını.

    bu ne hırstır, ne gözü dönmüşlüktür anlamıyorum. bir kavanoz kapağını kendine namus meselesi yapmayı ise hiç kavrayamıyorum; sanki acı çekmeden açılan kavanoz kapakları törelerimize ters, kan davasına gebe objeler.

    hayır bir de daha sıkı kapatınca değişen bir şey yok ki? alırsın kavanozu, sonuna dek çevirirsin... en sonunda da şöyle yarım saniye sıkarsın içine hava almasın diye.

    bunun için kafadaki kılcak damarları çatlatmanın, spartalılar gibi manyaklaşmanın anlamı nedir allahasen...

  • fantasy lig'e davet ettiğim birkaç yazarın nasıl oynandığını bilmediğini ifade etmesi dolayısıyla bu entry'i yazmak istedim.

    öncelikle fantasy lig, basketbol bilgisi değil takibi gerektiren bir oyun. oyun aktif oyuncuların gerçek performanslarını baz alarak oynanıyor ve gerçek oyuncuların elde edeceği istatistikleri tahmin yeteneği fantasy lig oyuncularının başarılı olmasını sağlıyor.

    oyunda şut ve serbest atış yüzdesi, üçlük isabeti, sayı, rib., asist, blok, top çalma ve top kaybı kategorileri mevcut ve aynı ligde oynadığınız rakiplerinizden o hafta eşleştiğiniz rakipten bu 9 kategoride daha yüksek rakamlara ulaşmanız gerekir. örneğin kurduğunuz takım oyuncuları rakip takım oyuncularından +200 sayı, -1 blok iststistiklerine ulaşırsa bu iki kategori eşit olduğu için elde ettiğiniz devasa sayı farkı bir anlam ifade etmeyecektir, iki takım da birer puan alacaktır. bu yüzden takım kurarken veya takas gerçekleştirirken oyuncu kalitesi değil, ihtiyaçlar göz önünde bulundurulmalıdır.

    oyun bir draft ile başlar. çoğu lig 12 kişiliktir ve takımlar sırayla oyuncu seçer. 1. sıradan seçen oyuncu, ikinci turda sonda, 3. turda yeniden baştan sececek sekilde bir seçim sıralaması olur.(isteğe bağlı olarak salary cap uygulanabilir.) seçim sırasında iyi oyuncu değil, iyi rakamlara ulaşan oyuncular seçilmelidir. benim bakış açıma göre en iyi oyuncular listesinde ande drummond veya lonzo ball'un yeri ile fantasy basketbolda bu oyuncuları seçeceğim sıra arasında belki 50 kademe fark vardır. tam tersini p.j. tucker için diyebilirim.

    ( tercihe bağlı olarak )genelde 5 mevkiye birer oyuncu; birer adet gard, forvet, pivot ve iki adet sınırlama olmayan oyuncu ile 3 adet yedek oyuncu seçilir. günlük olarak sadece 10 oyuncunun istatistikleri baz alınacağı için seçimde mevki dağılımına dikkat etmek önemlidir. basitçe ifade etmek gerekirse oyunda 3 gurd, iki tane limitsiz oyuncu spotu var, bugün 6 tane gurdınızın maçı varsa birini değerlendirme dışı bırakmak zorunda kalırsınız.

    bir oyuncunuz sakatlanırsa onu sakat listesine alarak yerine bir serbest bir oyuncuyu takıma katabilirsiniz ama sakat oyuncunuz iyileşince kadronuzdan bir oyuncuyu serbest bırakmanız gerekir.

    (oyun kurulurken tercihe bağlı olarak) haftalık 4 tane oyuncu alma aktivitesi gerçeklestirebilirsiniz. (sakat oyuncu yerine oyuncu alma, oyuncu serbest bırakıp yerine oyuncu alma vs.) ama hakkınız kullandıktan sonra bir oyuncunuz sakatlanırsa yerine oyuncu alamazsınız. (bütün hakları hızlıca kullanmamak önemli) yine her oyuncunun serbest oyuncular üzerinde hak iddia ederken eşit bütçesi vardır ve bu bütçe, oyuncular takıma katmak istediğinde kullanılır. örneğin bu hafta üst düzey performans gösteren bir oyuncuyu birkaç takım kadroya katmak isterse hepsi hak iddia eder ve 100 dolar olan bütçenin bir kısmını vaat eder, en fazla vaadi gerçekleştiren oyuncuyu alır. (diğer takımların teklifini bilemezsiniz.)

    serbest oyuncuyu takıma katmak isterken kimse bütçe harcanmazsa en az oyuncu alma aktivitesi olan takım oyuncuyu alır.

    genelde draft'te seçilen son 1-2 oyuncu nispeten zayıf oyuncular olacaktır ve bu oyuncuları serbest oyuncularla değiştirmek faydalı olabilir. nba'de sürekli olarak çok değerli olmadığı halde rolü artan oyuncular olmaktadır. ( sakatliklar vs) bu tür oyuncuları takıma katabilme kazanma da etkili olan önemli bir faktördür.

    serbest oyuncuları takıma katarken değerli oyuncuları serbest bırakmak önemli bir risk veya tuzak olabilir. ( bütçelerden para tırtıklama) yine serbest piyasasından alınacak oyuncuların yapacağı maç sayısı, oyuncunun degeri kadar önemlidir. mesela haftanın kalanında iki maçı kalan oyuncunun bir maçı kalan oyuncuya göre cok daha fazla katkı potansiyeli vardır.

    hafta sonuna doğru haftalık sonuç büyük ölçüde netleşmis olabilir ve bu zamanda oyuncularınızın daha az maç yapması avantaj olabilir. mesela top kaybında rekabet sürüyor ama diğer kategorilerde sonuç aşağı yukarı belliyse harden gibi çok degerli bir oyuncuyu kenara çekmek, eksik maç yapmak daha isabetli olabilir.

    ilk defa girecekler için özetledim, genelde kavramaz 5 dk. almaz. ligimizde birkaç kişilik yer var, isteyenleri bekleriz.