hesabın var mı? giriş yap

  • 51 km.

    gidiş dönüş toplam 102 km.

    muhtemelen anadolunun bağrından istanbul'a bakan adam bize "g e r i z e k a l ı s ı n ı z" diyordur.

    edit: en beğenilenlerimde yukarılara doğru yükseldikçe üzerime alınıyorum ama :( arkadaş en son honda activa motosikletlere baktım; ne kadar yakıyor, işe bununla gitsem kurtarır mıyım diye... yok anasını satayım! şuncacık motorla bile şirketin verdiği yol parasının iki katı benzin tüketiyor olurum ayda. o derece uzak yani...

    temmuz 2016 editi: hehe!! işyerim taşındı, artık 41+41= 82 km. şimdi, "20 km için mi seviniyon yarraam?" diyecekler olabilir; evet yarraam 20 km için seviniyom. çünkü eskiden 6'da çıkıp 8:30'da evde olurken, şimdi 5'te çıkıp 6:30'da evde oluyorum.

    ağustos 2016 editi: ben de taşındım; artık 21+21=42 km. ıs ıs ıs ıs.

    gördüğünüz gibi mesafe giderek kısalıyor! umarım ilerleyen zamanlarda işyerimle ortak bir noktada buluşup sonra ters yönde tekrar uzaklaşmaya başlamayız.

    nisan 2020 editi: çokça soran oluyor son durum nedir diye; 2020 mart itibariyle ankara'ya taşındım, ev ile iş arası mesafe 8 km, araba ile ulaşım 7 dakika, toplu taşıma ile 25 dakika :)

    ankara rocks biçassss!!!
    viva la başkent!!

    ocak 2022 editi: yine taşındım! 2021 ağustosta kavaklıdere’den çayyolu’na geçtik. mesafe 15 km’ye çıktı ama sürede kayda değer değişiklik yok. arabayla 15-20 dakika, toplu taşımayla yarım saat. ben niye sürekli taşınıyorum aq?

    ankara hala rocks biçalar!!!

  • osmanlının duraklama döneminde olsa da askeri ve donanma gücünün nereye kadar erişebildiğinin en önemli kanıtlarından biridir bu sefer.

    1625 yılında bristol körfezi ağzında yer alan lundy adası ele geçirilmiş ve bu ada daha sonraki atlantik denizi seferinlerde üs olarak kullanılmıştır. lundy adasının sağladığı bu lojistik destekle türk amirali murad reis 15 gemiden oluşan bir filo ile cezayir'den atlantik denizi'ne açılır. izlanda kıyılarına varan donanma 26 gün boyunca izlanda'ya hakim olmuştur. yakınlardaki vestmannaeyjar adası da yağmalanır ve daha sonra anılarını yazacak olan oluf eigilsson (olaf egilson veya olafur egilson), eşi ve iki oğlu da esir düşer. murad reis'in komutasındaki donanma yaklaşık 400 esir ve büyük bir ganimetle cezayir'e geri dönmüştür.

    bu sefer sırasında ele geçirilen esirlerinin en ünlüsü ise esir ve cariye olarak cezayir'e getirilen (bkz: tyrkja gudda)'dır.

    olaf egilson ki kendisi rahiptir ve bir kaç esir ile birlikte fidye karşılığı serbest bırakılır ve bir yıl sonra egilson murad reis'in seferini anlatan bir kitap yazmıştır. eşi ancak 1637 yılında dönerken oğulları hiçbir zaman geri dönmemiştir.

    bu seferden sonra da donanma bir çok kez izlanda'ya sefer yapılmıştır. örneğin ali biçin reis'in seferinde yaklaşık 800 esir alınmıştır. başka bir seferde ise 1631 yılında 12 gemiden oluşan bir filo gene bol bol ganimet ve esirle cezayir'e geri dönmüştür.

  • bu ciddi bir konu. yazar arkadaşın etrafındaki insanlar aynı zamanda sizin de etrafınızda olabilir.

    edit: ulan 2 fav alacağız diye yapmadığınız embesillik kalmıyor şu alemde. insandır bu. düşer, kalkar. yarın öbür gün sen düşersin, olmadık bir sebeple bir borcun altına girersin, tanıdığından yardım istersin, veririm ama kız kardeşinle veya karınla bir gece birlikte olurum, al paran hazır derler. o zaman erkeklik yapmaya kalkarsın. ama söz konusu kadın olunca rerere,rörörö. yabancı değil oğlum bu mesajı yazanlar. sizin de çevrenizde var düşmenizi bekleyip, düştüğünüz an arkanızda bitecek olanlar.

    bu mesele meriçlik meselesi değil. insanlık meselesi. ekonomik şartlar ortada. insanlar maddi olarak zor dönemler geçirebiliyor. ya destek olursun ya da olmazsın. bu kadar basit!

    debe editi: bu başlık altında yazılanlara baktığınız zaman ülkeye olan umudunuzu kaybedebilirsiniz. destek verip debe ye girmesini sağlayanlara baktığınızda ise hala bir şeylerin düzeleceğine dair umudunuz olsun!

    bu memlekette namussuzlugun bu kadar prim yapması, namusluların sesinin çıkmamasından kaynaklıdır. lakin biz henüz ölmedik ve hala çok kalabalığız. namussuzlugu normalleştirmenize izin vermeyeceğiz!!! ne kadın, ne erkek, ne çocuk hiçbir şekilde sizin insafınıza bırakmayacağız. ama birgün olurda karşılaşırsak böyle bir durumla çevremizde, annenizin bile tanıyamayacağı hale getireceğiz, bilginize..

    siz elalemin kızına 3 kuruş para için bunu söyleme cesareti gösterecek kadar cesursanız, biz de gerekeni yapmak için hazır bekliyoruz! hodri meydan..

  • stadyumu olmadığı ve maçlarını zannedersem 6 ayrı stadyumda göçebe şeklinde yaptığı bir sezonda, ekonomik olarak pek de iyi gitmezken ve hakemler tarafından 10 tane kırmızı kartla cezalandırılacak kadar örselendiği bir ligte,

    55-65bin kişilik mükemmel stadyumlarında oynayan, biri 10 penaltı almış biri sıfır kırmızı kart görmüş yani kısaca önü pek fazla tıkanmayan, kurulu düzen tarafından sürekli el üstünde tutulan 2 büyük rakibinin önünde 29 uncu haftayı lider bitirmiştir.

    daha da bir şey demiyroum. şampiyon olamasa da bu sene benim için çok büyük işler yaptı bu takım. feyenoord, tottenham, liverpool zaferlerini de ekliyorum bunlara.