ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
özdemir asaf
-
'off dudağım acıyor' dediğimde, 'öpeyim de geçsin' diyen sevgili
'yüreğim acıyor' dediğimde çekip gitti..
255 oy kullanılan sandıkta 255 hdp oyu çıkması
özcan deniz'in i feel good performansı
-
izledikten sonra soğuk lahmacun yemiş kadar mutsuz olduğum gudik performanstır. o nasıl bir gırtlak kullanımı, o nasıl bir ingilizce, bu nasıl sistem, bu nasıl teokrasi...
vay anasını sayın seyirciler.
so guu so guu... on dakika ara...
http://youtu.be/vbx9rue9mwk
richard dawkins'in down sendromlular ölsün demesi
-
adamın attığı tweet burada:
https://twitter.com/…kins/status/502106262088466432
haberin içeriğinde tweetler gerçek çevirisiyle verilmiş.
"bir kullanıcının, “dürüst olmak gerekirse, down sendromlu bir bebeğe hamile kalırsam ne yapardım bilmiyorum. gerçekten ahlaki bir ikilem” şeklindeki ifadelerine “kürtaj yaptırıp yeniden denersin. seçeneğin varsa, onu dünyaya getirmek ahlaksızlık olur” diyerek yanıt verdi."
dawkins'in görüşü size yanlış gelebilir ancak, "down sendromlular ölsün" demek ile "down sendromlu olacağı bilinen birini hayata getirmek yanlış olur" demek arasında dağlar kadar fark olduğu da bir gerçek. yalan yanlış başlık atmanın/açmanın insanları provoke etmek dışında bir anlamı yok.
edit: habertürk haberin başlığını "ingiliz profesörden tartışma yaratacak öneri!" olarak değiştirmiş. dün "down sendromlular ölsün!" yazıyordu.
tinder
-
suanki kız arkadasimla tanistigimiz olusum.
tahmin edebileceginiz gibi turkiye'de yasamiyorum.
aracınızı çeker misiniz yaya kaldırımındasınız
-
belediyenin yapamadığı işi, dayak yemeyi göze alarak yapan vatandaşımızın isyan cümlesi.
benim yerel seçimlerde istanbul büyükşehir belediye başkanı adayım, bu vatandaştır.
türk televizyonlarındaki unutulamayan anlar
-
yıllar önce... ateş hattı'ndaydı sanırsam. konu neydi tam hatırlayamıyorum ama tartışma feci kızışmıştı onu biliyorum. ortamın en hararetli anında melih gökçek ile emin çölaşan birbirlerine laf sokma, akabinde de inceden tehdit etme yarışına girmişlerdir:
m.g. : belediyede sana bir kameraman ekibi tahsis ettik, takacağım onları peşine, tüm gün seni takip edecekler, açığını yakalayacağız, o zaman gör...
e.ç. : asıl ben senin arkana takacağım koca bir kameraman ordusu, rezil rüsva olacaksın, asıl sen kendine dikkat et!
tam bu sırada reha muhtar programın akışını kurtarmak için araya girer:
"lütfen sakinleşelim efendim, daha fazla tartışmanın anlamı yok, zaman gösterecek artık kim kime takacak... ee... kameraları yani..."
bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
sınıfta anıl var. anıl'ın cyborg olduğunu düşünüyoruz. anıl bir anadolu lisesinden bizim okula bizim bilmediğimiz bir puanı yükseltmek için gelmiş. anıl odasının duvarına güneş saati çizmiş.
sınıfta gülcan var. matematik hocası gülcan'ı seviyor. bu dünyada belki de bir tek gülcan'ı seviyor. hatta gülcan'ın karnesine "unutma unutulanlar unutanları asla unutmaz" yazmış. (bkz: ibrahim erkal)
hocanın sorduğu bütün sorulara ya anıl parmak kaldırıyor ya gülcan. biz de not tutmak zorunlu olduğu için deftere çizdiğimiz şekillere not süsü vermeye çalışıyoruz. figüranız biz.
bir gün hoca tahtaya bir soru yazdı. yabancı bir ses "30 derece" dedi.
hoca sınıfı bakışlarıyla taradıktan sonra sordu "kim dedi onu?"
alper, anıl ve gülcan'ın sultasını kırmanın verdiği sevinçle "ben" dedi.
hoca alper'in sırasına doğru ilerledi. hoca yaklaştıkça alper'in suratındaki zafer ifadesi yerini endişeye bıraktı. gelen bir aferinse şimdiye kadar gelmiş olmalıydı...
hoca kendisinden beklenmedik bir çeviklikle alper'e dalıverdi. hem de ne dalmak... sağlı sollu. duvar tarafında oturan alper'in kafa lambrilerden sekip tekrar tekrar hocanın yumruklarıyla buluştu.
alper büyük bir şok ve küçük bir beyin sarsıntısı yaşarken hocanın soluk soluğa sesini duyduk:
"parmak kaldırmadan konuşma!"
türkiye'nin en hoşgörülü şehri
-
biri de çıkıp yazmamış ki hatay.
dünyada camisi, kilisesi ve sinagog'u yan yana başka hiçbir kent yoktur.
tarihi uzun çarşı 'da her din ve mezhepten esnafı görebilirsiniz; yan yana.
ramazan dayakları yok denecek kadar azdır; (hiç duymadım, belki ufak tefek sürtüşmeler vardır diye az dedim)
erdoğan hükümetin de başıdır
-
meraklandıran açıklama cümlesidir.
davutoğli neyin başı bu durumda??
tövbe est...