ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
başarısız çapkınlık hikayeleri
-
18-19 yaşındayım o zaman. bir gün sürekli takıldığımız bilardo cafe'de üç arkadaş oturuyoruz, muhabbetteyiz. derken cafeye üç kız geldi bir masaya oturdu. cidden çok güzellerdi ama. fena. neyse dedik tanışalım bir şekilde ama nasıl. hiçbirimizin de gidip konuşmaya yemiyor.
madboy: kola gönderelim. hayırdır falan diyeceklerdir illa, zaten deyişlerinden anlarız, ters giderse, kapıdan ilk girenlere kola ısmarlayacaktık, öyle bir karar almıştık sebebi bizde saklı, siz girdiniz size ısmarladık deriz.
-: meyve suyu gönderelim kola belki içmezler ama meyve suyunu kesin içerler. bazı insanlar var ya kola içmez.
garson osman abi çağrılır.
madboy: abi şu arkadaşlara üç meyve suyu sana zahmet. neli olduğu farketmez. sana diyecekler biz istemedik şu arkadaşlar gönderdi dersin.
osman abi: tamam.
osman abi gitti meyve suyu yapmaya. o sıra kızlardan biri kalktı lavaboya gitti. gitti gelmez. o sıra osman abi masaya meyve sularını bıraktı. kızlar o lavaboya giden söyledi hesabına buna bir şey sormadılar muhabbetlerine devam ettiler. osman abi bekliyor hayırdırı ama diyen yok. osman abi'ye ayrıl yaptım kaşla gözle. dedim içimden lavabodaki gelir der hayırdır diye çağırırlar nasıl olsa. geldi o da oturdu. o da sandı herhalde masadakiler söyledi yine bir hareket yok. dedim osman abi al parasını bizi karıştırma.
5. fatih terim dönemi
-
bunlar vallahi eğitilmezdir.
yaran başlıklar
-
(bkz: bu gece olmaz diyen sağ el)
otomobilin kalitesini gösteren küçük ayrıntılar
-
arkadaş bu sözlükteki küçük ayrıntı kavramını anlamıyorum ben. küçük ayrıntı demişsiniz ama adam mercedes s serisinin özelliklerini yazmış. amk 500 milyarlık arabada bir zahmet olsun o ayrıntılar.
geçen de mesela tam hatırlamıyorum ama toplumun geri kalmışlığıyla mı ne alakalı ufak ayrıntılar vardı. adam kadın dövmek falan yazmış. lan o küçük ayrıntıysa büyük olan ne? ışid liderliği yapmak mı?
batı'da sokağa işeyip sıçmıyorlar zanneden tip
-
biz hep hastaneye sıçtığımızdan, bizi bağlamayan tip.
sokakta öpüşmeye gelince iş, "uuuu batının ahlaksızlığı". ortalığa sıçmaya gelince "e orda da yapıyorlar." batının ahlaksızlığını alıyor muyuz almıyor muyuz gençler, bi karar versek artık?
sezaryenle doğurup kendine anne diyebilen kadın
-
eşimden biliyorum, bebeğimiz doğalı beş gün oldu ve beş gündür onu sezaryenle doğuran anne hiç uyumadı. o annenin bundan en ufak bir şikayeti de yok. çok mutlu. anne olmak senin anlayamayacağın bir şey troll kardeşim. bu konuda bari yavşaklık etmeseydin...
ekleme: başlık bizim başımıza kalmış :/
bir sinemada yaşanabilecek en dumur olaylar
-
bir arkadaşın filmin ilk bölümünde sıkılması sebebiyle tavanda oynaşan güvercinleri bütün yarı boyunca "gel geh geh" "cık cık cık" diye çağırması. aranın ardından ışıkların sönmesiyle güvercinlerden bir tanesinin arkadaşın kafasına konması, arkadaşın bonus kafası gibi kıvırcık olan saçlarına güvercinin dolanması, dolanan güvercinin iyice korkup çırpınması, arkadaşın da panikleyip çırpınmaya ortak olması, tüylerin uçuşması, arkadaşın "makinist imdaat" diye bağırması, ışıkların yanması zaten bi sikime benzemeyen filmin iyice piç olması..
(bkz: oof of)
kalori sayarak kilo vermek
-
nasıl kilo verilir ve kilo vermenin alınan kalori ile ne kadar alakası var?
yediklerini değiştirirsen (bu kısmı çok önemli) kilo verirsin. bu da temelde aldığın kalori ile alakalı mıdır? tabi ki. ama işleyiş ve süreç, `kalori sayımına fokuslanıp diğer her şeyi yok sayarsanız, kesinlike doğru noktaya varamayacağınız kadar handikaplı.
neden kalori saymak bu kadar bilimik şekilde bize enjekte ediliyor?
kilo vermenin eşittirinin, sadece kalori saymak olduğunu araştıranların arka planına biraz bakmak lazım!! hangi şirketler, ne için bu araştırmaları yapmış?
çünkü şöyle bir şey düşünüyorum, kapitalle az buçuk alakası olan biri olarak? farkında mısınız abur cuburların üzerlerinde kalorileri yazıyor (yazmak zorunda), ama bazı abur cuburların kalorileri, paketlerinin üzerinde daha belirgin bir şekilde yazılıyor. neden?
çünkü, sen bakacaksın, diyeceksin ki "ben kilo vermek için kalori sayıyorum, günde 1500 kalori almam lazım (kilo vermek için), bu cips 80 kalori, o zaman ben bu cipsi yiyeyim ve günde almam gereken 1420 kalori kalsın"... owww :)
şimdi, araştırmaların bizleri bu derece "kalori sayma" işine fokuslandırmasının nedenini umarım anlatabilmişimdir.
uğur şahin
-
hala milliyet tartışıyorlar. yıl olmuş 2021. bu adam alman eğitim sisteminde yetişmiş birisi.
türkiye'de olsaydı ne olurdu? akademide denyo hocaları tarafından mobbinge uğrardı, belki ayrılır zar zor kendi şirketini kurardı. teşvik almak için parti kıdemlilerine yalvarmak zorunda kalırdı. hadi onu da başardı aşıyı piyasaya sürene kadar bir ton badem bıyıklının "bizim payımız nerede?" baskısına uğrardı. en sonunda da şirkete atanan başka badem bıyıklar tarafından iş bilmezlikle batırılıp giderdi.
düğün davetiyesine kendi resmini basan damat
-
(bkz: sünnet düğünü)