• birinci sinifta java, ucuncu sinifta c.

    bilisim sektorunde nasrettin hoca ekolu, esege ters binmisler.
  • senelerimi çalan, her gece yatağa girdikten sonra sabah ne yapacağım aklıma geldikçe uyumamı geciktiren ömür törpüsü bölüm. haziranda bölümün ortasında kurban kesip derisini yeni gelenlere dağıtmanın hayallerini kuruyorum.
  • sorunu ders programı veyahut c yerine scheme'le java'yla başlanması değil. web sitesinden "kim ulan bunlar?" denecek öğretim üyerleri gözüküyor. muhtemelen bölümün çoğunu doktoraları bile olmayan şahıslar oluşturuyor. (alanında uzman insanlar yokken meraklı undergrad'ler kiminle çalışacak?) yoksa ders programlarının türkiye'nin diğer üniversitelerinden pek farkı yok. (muhtemelen eksik gözüken bazı dersler web sitesinde görünmeyen elective'ler arasında.) evet türkiye'nin diğer üniversiteleri gibi operating systems dersleri de boktan. syllabus'a bakılırsa standard bir os ders kitabı kullandıkları ve ana os konseptlerinin öğretildiği görülür. bu derslerin eksikliği şu ki öğretilenler farazi şeyler olarak kalır ve öğrenciye bi işletim sistemi yazdırılmaz. yazdırılmayınca da ders boktan olur.

    programlama dilleri alanında araştırma yapan dünyanın önde gelen profesörleri hangi dille başlanmalı diye ciddi kafa yoruyorlar. mesele böyle "high level dilde başlanmaz" gibi basit değil. hayatında program yazmamış adamı hemen memory management'la uğraştıracaksın diye bişey yok. onun dikkat dağıtması olmadan öğretilebilecek daha önemli daha temel şeyler var. mesele soyutlama ve çeşitli soyutlama düzeyleri arasında geçiş yapabilme meselesi. (buna sahip olmayan insan da zaten bilgisayar bilimi değil başka bişey okusun.) misal dan friedman ve plt scheme ekolü, functional programming'le başlamakta ve hatta bunu ortaokul-lise düzeyine indirmekte çok ısrarcılar. bu sene icfp'de matthias felleisen, bir dergi röportajında gelen soruya kesin bir dille "evet öğrenciler programlamaya high level functional programming dilleriyle başlamalı" diye cevap vermek yerine yuvarlak konuştuğu için simon peyton jones'u haşladı.

    bilgi üniversitesinin bilgisayar bilimi bölümünün olumlu yanı olarak chris stephenson'ı gösterebilirim. belli ki dan friedman ekolünden gelen bu adam functional programming'in önemini anlıyor. türkiye'de bunu çok fazla kişi için söyleyemeyiz. türkiye'deki undergrad düzeyindeki tek düzgün programlama dilleri dersi de burda. bu öğrencilere lambda calculus, operational semantics, type theory falan dediğinizde aval aval bakmıyorlar hiç değilse. (bir de diğer üniversitelerde okuyanlara sormayı deneyin.) diyeceğim o ki dışardan bakan biri olarak bu bölümün türkiye'deki bölümlerin tüm olumsuzluklarını içermesine rağmen olumlu yönleri olduğunu da görüyorum.
  • bilgisayar mühendisliği mezunu olmadıkları için kendilerini işe almayan işverenle işi olmayan mezunlara sahip bölümdür. hatta ilanlarında bilgisayar mühendisi aradığını iddia eden firmaları ciddiye almadan önce iki kere düşünen mezunları da vardır.

    ama iyi ama kötü hocasından öğrencisine, mezunundan işverenine sağlam bir takım ruhuna sahiptir. sürekli bir savunma ve savaş halinde bir ekiptir. gün gelir özgür yazılım olur bu savunulan, gün gelir computer science vs computer engineering, bazen eser anadoluyu dolaşırlar lise öğrencilerini bilgisayar bilimleri ile tanıştırmak için, bir başka gün öğrencilerinin uluslararası akademik çalışmalarını fonlandırmak için çabalarlar, gün gelir sosyal bilimler öğrencilerinin de adam akıllı bir matematik altyapısı öğrenmesi gerekliliği olur dertleri, gün gelir kendi bölümleri kapanmasın diye uğraş verirler..

    10 nesillik mezunları vasıtasıyla rüştünü ispatlamış ve kocaman bir aile olmuştur. hocası, asistanı, öğrencisi zorluklara alışkındır kolay pes etmez.
  • chris stephenson ve ali nesin'in cabalari sonucu kapatilmamis, aksine matematik bolumuyle birleserek daha da guclu hale gelmis bolumdur. hayirli ugurlu olsun.
  • buradan mezun bir arkadaşım sırası ile;

    google (staj)
    oracle
    aws

    ve son olarak da;

    facebook'ta çalışmaya başladı. bölümü kapatan dangalozlar paraları iç etmeye devam etsin.

    not: başkası da tumblr'da. bunlar hatırlardıklarım.
  • para ugruna orijinal bir egitim anlayisini ziyan etti universite. 2 senedir yeni ogrenci alinmiyormus. burada okuyan insanlar taniyorum ve cogu vakif universitesinin bilgisayar muhendisligi bolumunden daha iyi kendilerini gelistirdikleri asikar. demek ki iyi yonlendiriliyorlardi bir noktada. yazik oluyor.
  • kapatma kararı kesinleşmiş olan bilgi üniversitesi'nin en taşaklı bölümlerinden biri. biriydi daha doğrusu. büyük ihtimalle hocalarının bir kısmı bilgisayar mühendsiliği bölümüne geçirilecekler.
  • benzer bolumlerin sik yaptigi hatalardan biri de, sudan yeni cikmis balik degil de daha cok ilk kez ekin verecek taze tarlalar olarak tanimlanabilecek birinci sinif ogrencilerine, java gibi yuksek seviye bir dille programlamaya giris egitimi vermektir.
    araba kullanmayi ogrenmek isteyen bir kisiye, otomatik vitesli arabayla bu isi ogretebilirsiniz. evet, kisi cok kisa bir surede otobanin krali olacaktir. ancak kisa surede gelen basariya biraz supheyle bakmak gerekir, hele bir de tum diger kisiler de ayni basariya ayni kisa surede ulasabiliyorsa.
    bu kisi daha sonra bir duz vitesli araba kullanmaya calistiginda sokaktan koseyi bile donemeyecektir. araba disindaki benzer tasitlari ornegin bir motorsiklet kullanmaya calistiginda otomatik vitesin olmamasi ve daha az koruma yuzunden allah muhafaza daha kotusu de olabilir. gene bir gun kamyonet kullanasi geldiginde dumur olacaktir ayni sekilde. bir traktorle tarla bile suremez buyuk ihtimalle. oysa bu kisi motorsikletin manuelini soylea bir yarim saatte rahatca okuyup anlamis gibi hissedebilir kendini ama yola ciktiginda temel birseylerin eksik oldugunu hemen algilayacaktir.

    kisacasi, universite temel bir egitimse, sadece otomatik vitesli araba kullanmayi yarim yamalak ogrenip oradan cikabilirsiniz. ama usta sofor oldugunuzu hic iddia etmemeli, bana manueli yarim saatteyle baslayan cumlelerle gelmemelisiniz. otomatik vitesten sasmadan birkac yila baska mesleklere, ornegin bilet kesme gibi islere yonelmenizi oneririm. iyi para var (gibi gozukur hep) o iste...
  • 70-70-70 sloganıyla anamızı ağlatan ,akabinde 90-70-70 ölçülerimle seksapelimi kullanarak, yunan entirikalarıyla geçmeye çalıştığım ama malesef başarılı olamadığım bölüm, asistanlarımıza başarılar dilerim efem hepsi çok temiz iyi insanlar hepsi cano.
hesabın var mı? giriş yap