• ruhi su yorumunu plaktan dinlediyseniz, artık ölseniz de gam yemenize gerek merek kalmamış demektir.
  • zülfü livaneli'nin söylediği güzel türkülerden biri:

    "bilmem bu feleğin bende nesi var
    her gittiğim yerde yar ister benden
    sanki benim mor sümbüllü bağım var
    zemheri ayında gül ister benden"
    ...
    hem ironi hem şikayet var ama halinden de memnun görünüyor söyleyen. mor sümbüllü bağım yok ama olabilir de, bulurum da istesem, yaratırım. zemheri ayında benden gül istiyor felek. neden başkasından istemiyor? çünkü ben istesem zemheri ayında cemreler düşürürüm, güller devşiririm...
    her gittiği yerden yar istenmesi olayı da ayrıca irdelenmeye değer. neden senden benden değil de ondan isteniyor? hı? neden? demek ki feleğin bi bildiği var...
    ....

    "yoruldum da yol üstüne oturdum
    güzeller başıma derilsin diye
    gittim padişahtan ferman getirdim
    herkez sevdiğine sarılsın diye"
    ....

    yorulursam öyle yalnız başıma yorulmam ben diyoruz. yalnız yalnız yorulmadığım gibi, velev ki dinlenmek istesem; gene yalnız yalnız dinlenmem ben. güzelleri toplar etrafıma öyle dinlenirim. her yorulduğum mahalde, bi dinlendirici "güzeller kadrosu" bulundururum.
    ayrıca, padişahten ferman getirmek, yetkili makamlardan izin almak ve bunu haykırmak, vuslata eremeyen bir aşığın "artık bıçak kemiğe dayandı mı ben bunu da yaparım" çığılığıdır. dosta düşmana duyurur:
    ben sarılıyorum. işime taş koyanı yakarım. hadi siz de sarılın bakiiim sevdiğinize... ne duruyorsunuz?
    ....

    evlerinin önü zeytin ağacı
    dökülmüş yaprağı kalmış siyeci
    eğer senin gönlün bende yok ise
    sen bana kardeş de, ben sana bacı
    .....

    aha burda olmadı işte.
    sen feleğe şikayette bulun, sonra bu yetmesin, git fermanlar getir, herkes sevdiğine sarılacak de, müjdeler ver.
    neden çıktı şimdi bu korku? hani reddedilirsem, ola ki yanılırsam, efendilik bende kalsın hesabı... bu olmadı işte. delikanlılık, işte tam da burada, sonuna kadar gitmeyi gerektiriyor. yok öyle bacı-kardeş ayakları. sevdim mi tam severim diyecek üstüne üstüne gideceksin ki; söz vücut bulsun değil mi ama?

    yorum ciddiye alınmasın efendim. aslında müziğindeki sevimliliğe, sözlerindeki siteme bakılacak olursa her bir öğesi yerli yerine oturan türküdür. türküdeki şirinliğe ve hınzırlığa kapılınıp yazılmış bir yazıdır bu.
    arz ederim.
  • erzincan

    bilmem şu feleğin bende nesi var
    her gittiğim yerde yar ister benden
    sanki benim mor sümbüllü bağım var
    zemheri ayında -canım- gül ister benden
    evlerini önü zeytin ağacı
    dökülmüş yaprağı kalmış siğeci
    eğer senin gönlün bende yok ise
    sen bana kardeş de -canım- ben sana bacı
    yoruldum da yol üstüne oturdum
    güzeller başıma derilsin diye
    gittim padişahtan ferman getirdim
    herkes sevdigine -canım- sarılsın diye
  • gün olur adlı parçadan sonra dinleyici konser bitsin istemez ve zülfü livaneli sahneye gelir,bu türküyü söyler.bir o söyler bir seyirci söyler!
  • zerrin ozer'in yorumunda kendisine pembe fil cocuk yuvasi korosu eslik ediyor sanirim. hayatimda bir albumde duydugum en berbat, en acemi koro!
  • livaneli konserlerinin vazgeçilmez sonlandırılış şekli... gün olur alır başımı giderim dendikten sonra, aslinda gidilmez ama gidiş sinyalleri verilir, ayrılık fikrine seyirci alıştırılır önce...

    sonra birden, lallall lallal lara lallal lal lallal lalll llaall diye başlar müzik yeniden...

    bir livaneli soyler, bir dunyanin en buyuk korosu... zıplana zıplana livaneliye eşlik edilir.

    sonra, livaneli, arkasındaki müzisyenlerin adını teker teker söyler ve sırayla hepsi konserde çaldığı müzik aletiyle bu müziği solo çalarak şov yapar...

    seyirci hem coşmuştur yeteri kadar, hem de konser sonu nedeniyle bir garip hüzne bürünmüştür.

    bi daha! bi daha! bi daha! denir ve bi daha çalınır, bi daha söylenir bilmem şu feleğin bende nesi var, her gittigim yerde yar ister benden... bi daha güzel söylenir ve daha bi güzel söylenir işte!

    mutludur seyirci. yani dunyanin en buyuk korosu... bir güzel konser daha mutlulukla, umutlulukla, yüzlerdeki tebessümle sonlanmıştır. herkes birbirine yansıtır konser sonrası gülümsemelerini ve muhteşem sevgi dolu, kardeslik dolu enerjisini... süperdir kısacası! süppeeeerr!
  • benim partim olsa bu melodiyi seçim şarkılarımda, tv reklamlarımda, sosyal medya videolarımda vs. vs. her yerde kullanırım. üstüne de güzel sözler yazarım. kitleleri etkilememe imkanı yok. çok etkili bir melodisi var.
  • gerçi dost kervanı ile birlikte ruhi su'nun dudaklarından akmalı kulaklara bu türkü.
  • "bilmem şu feleğin bende nesi var"

    dinleyince tarifsiz bir huzur buldum gece gece. içimde derin bir rüzgar esti sanki; o denli gerçekçi ve savunmasız. türkülerin her zaman ayrı bir yeri olmuştur bende. oradan oraya alıp uçsuz bucaksız savurur seni, belli belirsiz yerlere.. teşekkür ederim ruhi su! tarifsiz bir hüzüne ve mutluluğa bürüdüğün için beni...
  • sabahları işe giderken zülfü livaneli versiyonunu dinlemek güne ve mesaiye capcanlı başlanmasını sağlıyor. öyle bir enerji, dinçlik ve gençlik veriyor. şu an mesela bir koşu nilufer'e gidip tekrar geri gursu'ya donebilirim ve mesaiye de yetişirim yani.
hesabın var mı? giriş yap