nemesiss

• etipufum. tatlı aşkım. benim yumuşak tatlım.
• (bkz: nemesis)
• kim oldugunu bilmiyorum ama bana benziyor.
• bilerek yanlış nicki seçmiş... bundan dolayı hem üzüntü duyan hem de duymayan insan.^*
  yine de bu durumu düzeltmek için çaba sarf etmiş ama başaramamış insan...^*
• havyar ve beyaz cikolatanin ne kadar iyi uyum saglayabilecegini kestiremeyen bunye.^**
• pek yakinda aramizda gormeyi umdugumuz; resme ve heykele merak salmis sanat dostu(m), sanatin ve sanatcinin hep yaninda olan hatun kisi.^* elleri cizim yapmaktan kararmis, kille ugrasmaktan catlamis hatta alci kalip hazirlamaktan bembeyaz olmus olsa da hep sevecegimiz kahraman.^****
• yanımda olmasını istediğimde, kulağımda "aya bak! aya bak!" fısıltıları çınlıyo. kafamı kaldırdığımda "belki ay güneşe benim herkese yakın olduğumdan daha yakın, ama bi istisnam var holey" düşünceleriyle yıkanıyo beynim, çünkü sadece onu tanıdığımdan beri ay hep tepemde, karanlık olsa da.. her şeyin şimdi harika olduğunu hiç söylemeyeceğim ona, ama ikimiz de biliyoruz bi gün olucağını.
• "do you know what nemesis means? a righteous infliction of retribution manifested by an appropriate agent. personified in this case by a 'orrible cunt. me."
  (bkz: snatch)
• "dear nemesiss, i wish you the best. happy birthday. peace!.... brian" gibi bir karti bir gun alabilmesi gibi biraz utopik birsey diliyorum kendisi icin bugun.
  
  happier, healthier, more productive years!!
• korku bizi nereye götürür? endişe nereye? çekinmek nereye?
  aya götürmeyecek. balıkların arasında boğulup gideriz anca.
  
  ..ama kim boğulmuş gözyaşından?
  
  en iyisi ben sözlerini de yazayım tam olsun:
  
  call her moonchild, dancing in the shallows of a river.
  lovely moonchild, dreaming in the shadow of the willow.
  ..
  she's a moonchild, gathering the flowers in a garden.
  lovely moonchild ,drifting on the echoes of the hours.
  ..
  playing hide and seek with the ghosts of dawn, waiting for a smile from a sun child.