boogeyman

• gereksiz bi film sanki. yatak altına, dolaplara, kapalı kapılara ve karanlığa sakladıgımız çocuk korkularımızı hatırlatıp tedirginlik verir sandım ama bombos bırkac saatten baska bır sey yoktu bu filmde. hatta uzun zamandır ilk defa salondan cıkarken "vay be bıdı bıdı sahnesi nasıldı, oraya dikkat etmedim de adam nası..." diye giden entel dantel kaygılarımı sırtlanıp insanları guldurmeyı basaramadım. oysa sinema super bı sey, hayat ne güzel demeye ihtiyacım oldugu bi zaman dilimine sıkıştırmıştım bu filmi izlemeyi. ama tek diyebildiğim "bok gibi filmdi yazık oldu vaktimize" bir de boogeymen are coming diye sarkılar mırıldanarak oturmustum koltuğuma, resmen hayalkırıklığı oldu. arada "aa negsel çekmişler, ne yakısıklı adam, ne güzel bi ev, aa kusa bak" dedik, eğlendik ama iki saat boyunca da boyle seyler soyleyip eğlenemiyor insan.
• para verdiğime, zamanımı harcadığıma pişman olduğum film
• --- spoiler ---
  "madem korkuyorsun, viran evlerde, kuytu köşelerde ne işin var?bak kız bırakayım seni diyor, ne diye ıssız ormanın içinden gecenin bir yarısı yürüyorsun?" gibisinden sorular eşliğinde cem yılmaz'ın sık sık kulağı çınlatılan bir film. aynı zamanda çocuğu bir korku unsuru olarak kullanma ve tüm olayı "korkularınla yüzleş!" temasına bağlama geleneğini de sürdürmüş. "boogeyman" i somut olarak görmemiş olsaydık da, olayın bilinmezliğinden korksaydık daha etkili olurdu sanki dedirtmiştir bana.
  --- spoiler ---
• --- spoiler ---
  boogeyman cok siradan bir "korku filmi".. bir kere afisteki kiz filmin hicbir yerinde yok. cogu eblek filmde oldugu gibi; ilk sahne esas oglanin kucuklugundeki en carpici olay ile basliyor. sonra "x yil sonra" yazisi ile devam ediyor. yazmayin artik, biz ezberledik. sonra da eski olay yerine donus yapiliyor, bu filmde sebep annenin olmesi. ve klasiklesmis bir sekilde, ayni kaderi yasayan ve yardimci olan baska kucuk cocuk. yani hic mi "benim filmim onlarinkilerden farkli olsun" dusuncesi yoktur, ben anlamiyorum. ya da biraz gercekcilik? kimse oyle ses gelen dolaplarin ustune ustune gitmez, bos ve virane bir evde yalniz bir gece gecirmez. eger ki ben bir korku filmi cekecek olursam, kahramanim kose bucak kacacak heryerden. bir de herkese anlatacak "ben bunlari bunlari goruyorum" diye.
  --- spoiler ---
• fragmanında "sesizce çığlık at" diyen bir filmden ne beklenir ki, herkes yaratıcı olamaz ama biz seçici olabiliriz
• sabah 4te kuzenimle birlikte izlediğim, pek fazla korkutamayan film.. tabi biz uyurken hava aydınlanıyordu ve dehşet uykum gelmişti belki de o yüzden pek tırsmamışızdır.
  
  --- spoiler ---
  ayrıca film ilginçti o kadar kişi kayboluyorsa nasıl oluyorda kimse birinden yada birşeyden şüphelenmiyor anlamadım.. birde o sarışın nereye gitti yaa, geri gelmez mi?^*
  filmin sonunda farkettim ki lucy lawless nam-ı değer xena ablamız da oynuyormuş filmde ama ben göremedim..
  sanırım tim'in ölen annesi rolündeymiş, yazık olmuş..
  --- spoiler ---
• gitmeyen şanslı kişilere hakkında tek bir öneri yapılacak film.. gitmeyin hem para hem vakit kaybı..
  
  edit: filmin tümünde kate adlı ablayı lucy lawless diye seyereden başka bir salak varsa bana ulaşsın lütfen..
• sürekli ürkütmek için yapılmış saçma film.
  --- spoiler ---
  orjinallikle yakından uzaktan alakası olmayan bir son yazdığı için senariste en güzel duygularımı yolluyorum. ayrıca kim hayal ettiyse canavar arkadaş da bir hayli orjinal.
  --- spoiler ---
  
  (bkz: para kolay kazanılmıyor) (bkz: yazıktır günahtır)
• aman da cop tenekesinin kapagı kapandı, aman da cesme acildi, aman da at kisnedi, aman da gokten karga dutsu, aman da simdi bi yerden yine bisey cıkcak derken bosa zaman gecirten,
  yaklasık 15 dakikasında sadece kapı tokmaklarını izlettiren, o dolap senin bu yatak altı benim, dur kardes sen cekil ben su öcünün bi hakkından gelicem, olmuyo yeter artıkın helele hülele diye diye icleri kıydıran, tıklım tıklım dolmus afm sinema salonundaki 3-4 kızın cıglıklarına ve neredeyse tum milletin oturdukları yerlerden ön ve yan koltuklara sıcramasına sebebiyet veren bi garip film.
  insanları seyir sırasında "cok oturdunuz yeter kalkın biraz fizik egzersiz yapın" gibilerinden hop oturtup hop kaldırması basarı mıdır tartısılır ancak evde vcd/dvd formatinda izlendiginde kesinlikle aynı etkiyi yapamayacak film.
  filmi izlemeden once belki bir konusu vardır gibi bir beklenti asla edinilmemelidir, aksi halde hayal kırıklığına uğranılır. ses efektleri konusunda da cok basarılı olup olmadıgı tartısılır, yapılan olay karanlık bir ortamda bir seyler izlemek isteyen halkın orasını burasını mıncıklayıp böööö demekten baksa bir sey degildir.
  hatta film komedi dalında basarılı bulunabilir, az once bahsi gecen tıklım tıklım halk sinir bozuklugundan mıdır bilinmez filmin pek cok sahnesinde gulme krizlerine girmistir. ^{* *}
• ya tamam artık korku filmleri iice komikleşti falan diyoruz, bir tek japonlar olayı çözmüş diyoruz, ama bu resmen sıkıcı bir film..
  
  --- spoiler ---
  tek ilgi çekici şey minik kız çocuğudur. bunun dışında hakatten bir bok yok..üstelik saçmasapan. mantıksız. bir bağlam yok anasını satiim. dolaptan gir, öbür evin dolabından çık. yok otele gitmişti de, hatırlamıyor..boogeyman amcamız da inanılmaz başarısız. ne diyeyim ki ben daha..içinden beşe kadar say, altıya gelince napıcan? bi bok yapmiican..altıya gelince film iice saçmalıyor..
  --- spoiler ---